EÅŸinin öldürdüÄŸü Hülya’nın damadı: Görevini yapmayan mahkeme ve savcılıktan ÅŸikayetçi olduk
İzmir'in Bornova ilçesinde, iş yerinde başından vurulmuş cesedi bulunan 2 çocuk annesi Hülya Şellavcı Yeğin'in (52) damadı Avukat Ensar Aktürk, kayınvalidesinin ölümünde olası ihmali bulunan yargı mensupları hakkında Hakimler ve Savcılar Kurulu'na (HSK) şikayette bulundu. Aktürk, "İzmir 16'ncı Aile Mahkemesi ve tedbir kararlarının uygulanmasının sağlanmasında görevini yerine getirmeyen ilgili savcılık makamı hakkında şikayetçi olduk" dedi.
Işıkkent Ayakkabıcılar Sitesi'nde ayakkabı nakış atölyesi bulunan Hülya Şellavcı Yeğin'e ulaşmayan yakınları, 22 Ekim'de atölyeye gitti. Burada kanlar içinde bulunan Yeğin'in, tabanca ile vurularak öldürüldüğü belirlendi. Polis, şüpheli olarak kadının boşanma davası açtığı ikinci eşi Kaffar Yeğin'i (59) yakalamak için çalışma başlattı.
Hülya Şellavcı Yeğin'in, 6 ay önce evlendiği Kaffar Yeğin hakkında tehdit edildiği gerekçesiyle 4 kez suç duyurusunda bulunduğu ve uzaklaştırma kararı aldırdığı ortaya çıktı. Ayrıca Kaffar Yeğin'in daha önce Almanya'da baltayla ilk eşini öldürmeye teşebbüs ettiği iddiasıyla 7 yıl hapis cezası aldığı öğrenildi. Şüpheli eş aranırken, İzmir 16. Aile Mahkemesi'nden Yeğin için zorlama hapis kararı çıktı. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebi ile düzenlenen ek karara göre; sanığın tedbir kararını 4 kez ihlal etmesi nedeniyle 30 gün zorlama hapis ile cezalandırılmasına karar verildi.
'BU CÄ°NAYETÄ°N YAÅžANMASINDA FAÄ°L KADAR SORUMLU OLANLAR VAR'
Karara tepki gösteren Hülya Şellavcı Yeğin'in damadı Avukat Ensar Aktürk, uzaklaştırma kararının birçok kez ihlal edildiği için zorlama hapis talebinde bulunduklarını, ancak bu kararın kayınvalidesinin öldürülmesinden sonra çıktığını belirterek tepki gösterdi. Aktürk, bu kez de kayınvalidesinin ölümünde olası ihmali bulunan yargı mensupları hakkında Hakimler ve Savcılar Kurulu'na (HSK) şikayette bulundu. Aktürk, "İzmir 16'ncı Aile Mahkemesi ve tedbir kararlarının uygulanmasının sağlanmasında görevini yerine getirmeyen ilgili savcılık makamı hakkında şikayetçi olduk. Bu cinayetin yaşanmasında fail kadar sorumlu olanlar var. İlgili makamlara şikayetlerimizi yapmaya da devam edeceğiz. Bu kişilerin bulundukları görevlere devam etmesini istemiyoruz. Görevde kalmaları başka mağduriyetlere sebep olacaktır. Görevde kalmamalarını sağlamak için de hukuki anlamda elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz" dedi.
'TALEP AÇIKÇA HUKUKA AYKIRI OLARAK REDDEDİLMİŞTİR'
Avukat Ensar Aktürk'ün şikayet dilekçesinde ise şu ifadeler yer aldı:
"Maktulün hayati tehlikesi bulunduğunu, maktul ve ailesi için telafisi imkansız sonuçlar doğuracağını, duruşma açılmamasının bu açık deliller karşısında hukuka aykırı olduğunu bu sebeple duruşma açılmamasının tazyik hapsi uygulanması konusunda talepte bulunmuştur. Talep ekine Anayasa Mahkemesi'nin 2021 yılında yine İzmir'de yaşanan bir aile içi şiddet olayına ilişkin verdiği yaşam hakkı ihlali kararı da eklenmiştir. Aynı gün içinde İzmir 16. Aile Mahkemesi'nce; karşı taraf dinlenmeden hürriyeti bağlayıcı ceza verilmemesi gerekçe gösterilecek talep açıkça hukuka aykırı olarak reddedilmiştir. Bu açık keyfilik bir insanın ölümü ile yine bir yaşam hakkı ihlali ile sonuçlanmıştır."