Öğrencilerden karbonu doğal yollarla yakalayan proje
İklim değişikliğinin olumsuz sonuçlarını ve karbon emisyonunu azaltmak için yola çıkan İzmirli öğrenciler, karbon yakalama projesi hazırladı. Kaz Dağları'ndaki İda Madra Jeopark'ta gözlem yapan Sera Ertuğ (15), Bade Huntürk (15) ve Çağla Yağcı (15), doğada kendiliğinden oluşan mekanizmayla havadaki karbonu yakalayıp kalıcı olarak kayalara hapsetmeyi keşfetti. Öğrenciler, davet edildikleri Tayland'daki uluslararası kongrede projelerini sunacak.
Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında iklim kriziyle mücadele için 2040 yılına kadar atmosferdeki 1 milyar ton endüstriyel karbonun yakalanması hedefleniyor. Atmosferik karbonu kalıcı olarak tutmak ve kayalara hapsetme fikrinden yola çıkan özel lisede okuyan İzmirli Sera Ertuğ, Bade Huntürk ve Çağla Yağcı, iklim değişikliğinin olumsuz sonuçlarını ve karbon emisyonunu azaltmak sıfır karbon hedefi doğrultusunda 'Örnek Bir Karbon Yakalama Projesi' hazırladı. Proje kapsamında Kaz Dağları'ndaki İda Madra Jeopark'ta gözlemde bulunan öğrenciler, doğada kendiliğinden oluşan bir mekanizmayla havadaki karbonu yakalayıp kalıcı olarak kayalara hapsetmeyi keşfetti. Gençler, davet edildikleri 10-13 Haziran tarihlerinde Tayland'ın Bangkok şehrinde düzenlenecek olan 'Küresel Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı'nda projelerini anlatacak.
'DOĞANIN DOĞAL DÖNGÜSÜNÜ TAKLİT EDİP BİR REAKTÖR OLUŞTURDUK'
Okulun 9'uncu sınıf öğrencisi Sera Ertuğ, bugünün insan faaliyetlerinden dolayı atmosferde çok fazla karbon biriktiğini ve bu karbonların sera etkisine neden olduğunu belirterek küresel ısınmanın tetiklendiğini dile getirdi. Hazırladıkları projenin saha çalışmaları kapsamında ilk olarak Balıkesir'deki İda Madra Jeopark'a gittiklerini anlatan Ertuğ, "Orada jeolojik bir oluşumu izledik. İçinde magnezyum bulunan taşlar var. Bu taşlar havadaki karbonla tepkimeye girerek magnezit denilen oluşumu oluşturuyor. Bu sayede karbon, taşların içine hapsedilebiliyor. Doğanın doğal döngüsünü taklit ederek bir reaktör oluşturduk. Doğadaki süreç yavaş ilerliyor. Biz daha hızlı yol alabilmek için bu sistemi mekanik olarak hazırladık. Aynı mantıkla çalışan, magnezyumla karbonun tepkimeye girmesi sonucu taşın içine karbon hapseden bir sistemden bahsediyoruz" dedi.
'GÖNÜLLÜ İNSANLAR ARIYORUZ'
Hazırlık sınıfı öğrencisi Bade Huntürk ise "Kaz Dağları, İda'da bu doğal döngünün gerçekleştiği yeri inceledik. Travertenler vardı. Karbonun taşın üstünde nasıl katman katman geçtiğini inceledik. Su vardı. Doğal reaksiyonu daha iyi görmüş olduk.
Projeyi Tayland'da sunacağız. Gönüllü insanlar arıyoruz. Teknolojide çığır açabilir. Karbon salmayı azaltmak ya da bırakmak değil sanayi devriminden beri salınanları da nasıl yakalayabiliriz, onu hedefliyoruz. Tayland'da sürdürülebilirlik iklim krizi gibi konularla ilgilenen insanlar olacak" diye konuştu.
'GELECEK NESİLLER İÇİN DE ÇALIŞIYORUZ'
Hazırlık öğrencisi Çağla Yağcı da şunları söyledi:
"Asıl amacımız karbonu kayalara hapsedip yararlı şekilde yer yüzünde tutabilmek. Biz aslında gelecek nesiller için de çalışıyoruz. Şu an sadece kendimizden bahsetmiyoruz. İyi bir dünya bırakmak için herkesin bunu anlaması lazım. Daha iyi bir dünyanın nasıl olabileceği fikriyle yola çıktık. İlkokuldayken de çevreyle ilgili bazı projelerin içinde yer aldım. O zaman küçüktüm ama şimdi yaşım ilerledikçe işin ciddiyetini daha iyi kavrayabiliyorum."
'DOĞANIN DESTEĞİMİZE İHTİYACI VAR'
Sürdürülebilir Kalkınma Gençlik Liderleri'nden (SÜGEP) Umut Dilsiz de eğitim programı kapsamında hazırlanan proje hakkında yaptığı açıklamada, "Yaklaşık 8 haftalık eğitim programını tamamladık. Gençler eğitim sırasında çözüm odaklı bir proje fikri geliştiriyor. Yerel sorunlara küresel hedefler bakış açısıyla çözüm getiren proje fikirleri geliştiriyorlar. Bazıları ödül alıyor bazıları da yurt dışında konferanslara davet ediliyor.
Karbon azaltma konusundaki çabalarımız iklim kriziyle mücadelede tek başına yeterli olamaz. 1750'deki Sanayi Devrimi'nden beri atmosfere bıraktığımız karbon atmosferde asılı. Karbon emisyonlarını azaltmak doğru bir hedef ama havada asılı duran karbonu da geri çağırmamız lazım. Doğal döngüler sayesinde gezegenimiz şimdiye kadar yapabiliyordu. İnsan etkisiyle, yanlış uygulamalarımız nedeniyle döngüleri bozduk. Doğa, karbon ve azot döngüsünü çok iyi işletemiyor ve bizim desteğimize ihtiyacı var" diye konuştu.