Bazı yüksek teknoloji şirketleri kapanma noktasında
İhracat firmalarına getirilen ihracat bedellerinin yüzde 80'ini Türkiye'deki bankalara yatırma zorunluluğundan dolayı yüksek teknolojili ürün yapan bazı firmaların üretimlerini durdurduğunu ve kapatma yoluna gittiklerini söyleyen Atılım Üniversitesi İmalat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilgin Kaftanoğlu, "Bu Türkiye için büyük bir kayıp. Bu gibi düzenlemelerin yeniden gözden geçirilmesi lazım" dedi.
TÜİK tarafından açıklanan Ocak 2019 dış ticaret verilerine göre imalat sanayi ürünlerinin toplam ihracattaki payı yüzde 93,4 olarak gerçekleşti. İhracatta imalat sanayi ürünlerinin içindeki yüksek teknolojili ürünler yüzde 3'te kalırken ithalatta bu 5 katına çıkarak yüzde 15,2 oldu.
Geçtiğimiz yıl eylül ayında Resmi Gazete'de yayımlanan Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın tebliğine göre ihracat firmalarına, ihracat bedellerinin yüzde 80'ini Türkiye'deki bankalara yatırma zorunluluğu gelmiş, 6 ay boyunca geçerli olacak uygulama mart ayının başında 6 ay daha uzatılmıştı. Atılım Üniversitesi İmalat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilgin Kaftanoğlu bu durumun en çok yüksek teknoloji şirketlerini etkilediğini söyleyerek, "Bazı firmalar üretimlerini durdurdu" dedi.
Atılım Üniversitesi'nin katılım sağladığı Avrasya bölgesinin lider sanayi fuarı WIN EURASIA'da Demirören Haber Ajansı'na (DHA) açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Bilgin Kaftanoğlu, "2011 yılında başlamak üzere Sanayi 4.0 devrimi ortaya çıktı. Bu devrim daha çok otomasyonu, robotları, bilgisayar denetimli tezgâhları içeriyor. Bu nedenle ülkemizdeki teknolojinin de bunu kullanması lazım. Sanayicilerimiz genellikle yurt dışından gerekli tezgâhları ithal ediyor. Bu şekilde dışa bağımlı bir sanayimiz oluşuyor. Bunların hepsini tabii ki yapamayız ama en azından bir kısmını Türkiye'de yapmak mümkün. Takım tezgâhları üreten firmalarımız bu teknoloji yarışında geri kaldı ve çoğu kapandı. Üniversitelerimizde uzman öğretim üyelerimiz var. Bu tasarım ve imalatları istediğimiz takdirde yapabiliriz. Bu sayede ihracatını da gerçekleştirebiliriz. Bu çalışmaları destekleyen projelerin olması lazım. Gerek Avrupa'da gerekse Uzakdoğu'da özellikle ihracatçılara destekler var. Bunların da Türkiye'de olmasını istiyoruz. Özellikle üniversite-sanayi iş birliğini destekleyecek projelere devletin desteği lazım ki cesaretle bu işler yapılabilsin, sonuç alınabilsin" dedi.
"BAZI ŞİRKETLERİN ÜRETİMLERİ DURDU"
İhracat firmalarına getirilen ihracat bedellerinin yüzde 80'ini Türkiye'deki bankalara yatırma zorunluluğundan dolayı yüksek teknolojili ürün yapan bazı firmaların üretimlerini durdurduğunu ve kapatma yoluna gittiklerini söyleyen Prof. Dr. Kaftanoğlu şunları dile getirdi:
"Tedbir alınması küçük çaptaki teknoloji firmalarını olumsuz etkilediği için kapanma yoluna gittiler. Bu Türkiye için büyük bir kayıp. Bu gibi düzenlemelerin yeniden gözden geçirilmesi lazım. Hatta bu firmaların geri çağrılarak çalışmalarına devam etmelerinin sağlanması Türkiye lehine olacaktır."
"ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞ BİRLİĞİ SINIRLI"
Türkiye'de üniversite-sanayi iş birliğinin sınırlı olarak yapıldığını belirten Prof. Dr. Kaftanoğlu, "Bu konudaki en önemli kaynak TÜBİTAK kaynakları. Onlar da hem kısıtlı hem de çok uzun süreç alıyor. Bir projenin kabul edilmesi neredeyse 1 yılı aşıyor. Daha kısa yoldan bu çalışmaları sonlandıracak ve destek verecek mekanizmalara ihtiyaç var. Mevcut mekanizmalar yetersiz" şeklinde konuştu.
Üniversitelerde sınırlı da olsa yüksek teknoloji üretimi olduğunun altını çizen Prof. Dr. Kaftanoğlu, "Sanayinin de buna ihtiyacı var. Ama ikisi bir araya gelmekte zorluk çekiyor. Bunu kolaylaştırıcı yöntemlerin devlet tarafından alınması lazım. Milli politikaların oluşturulmasında da bizlere danışılması lazım, kalkınma planlarında stratejik ve yüksek teknolojik projelere yer ve destek verilmesi gerekir" ifadelerini kullandı.