Gündem
Politika
Spor
Dünya
Ekonomi
Kurumsal
English
You are already subscribed to notifications.

İstanbul - Özgür Özel Silivri'de tutuklu bulunan Ahmet Özer'i ziyaret etti

İstanbul - Özgür Özel Silivri'de tutuklu bulunan Ahmet Özer'i ziyaret etti

ABONE OL
DHA

Veli GÜLCAN – Harun ŞAHBAZOĞLU / İSTANBUL, (DHA) - CUMHURİYET Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, terör örgütü üyeliği suçlamasıyla tutuklanan Esenyurt'un eski belediye başkanı Ahmet Özer'i cezaevinde ziyaret etti. Ziyaret sonrası açıklamalarda bulunan Özel, "Buradan acilen çağırıyoruz. İddianameyi bir an önce yazın dosya mahkemeyi görecek hakimini heyetini bulsun. Orada suçsuzluğumuzu ispat edelim.Bu bu iddianamenin yazılması biraz daha gecikir ise hukuki ve siyasi yönden çok daha aktif ve çok daha etkin yollarla, bu işle mücadele etmeye devam edeceğiz. Ne yaparsanız yapın, biz haklı bir zemindeyiz eninde sonunda başaracağız" diye konuştu.

Özel, "Akın Gürlek, gün gelir Özgür Özel yine burada dimdik durur ama sen yurtdışında kim bilir nereden, twitter hesaplarından sosyal medyadan bize saldırırsın bu sefer ya da o günlerde bu yaptığın hukuksuzlukların cezasını çekersin. Bak sen bir hukuksuzluğa tabi olsan senin de hakkını biz savunuruz. Buradan Akın Gürlek'e sesleniyorum. Hukuk içine dön, anayasa sınırları içine gir, verilen talimatlarla suç işleme, bundan sonra senin de hukuki ortamdaki güvencen biz olalım." dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, "PKK/KCK silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine Silivri'deki Marmara Ceza ve İnfaz Kurumu'na gönderilen Esenyurtûn eski belediye başkanı Ahmet Özer'i ziyaret etti. Sabah 08.00 sıralarında cezaevine gelen Özgür Özel 1,5 saat süren görüşme sonrası gazetecilere açıklamalarda bulundu.

'1 AY SONRA GERÇEKLEŞMİŞ BİR ZİYARET'

Özgür Özel, "Bir kez daha maalesef Silivri Cezaevi’nde özgürlüğü elinden alınmış kendisini seçen Esenyurt halkına 1 milyon Esenyurtluya hizmet etme imkanından, uzaklaştırılmış, haksız ve hukuksuz yere burada tutulan bir akademisyenin bir bilim adamının bir kanaat önderini ve bir belediye başkanını ziyaret etmek zorunda kaldım. Bu cezaevinde şu anda Hatay’ın seçilmiş milletvekili Can Atalay partimizin mensubu, İBB’nin Daire Başkanı Tayfun Kahraman, Sayın Osman kavala, Selçuk Kozağaçlı, Nasuh Mahruki gibi toplumun çok yakından takip ettiği ve tek suçları bu ülkede hak ve adalet mücadelesine nefes vermiş olan kişiler, söyledikleri sözlerden dolayı yaptıkları herhangi bir eylemden değil, söyledikleri sözlerden ve muhalif tutumlarından dolayı burada tutuluyorlar. Malum bugünkü ziyaret neredeyse 1 ay sonra gerçekleşmiş milletvekilleri ziyaretle ilgili taleplerini bildiriler, bu ülkenin yerleşmiş kamu yönetimi anlayışı gereğince bekletmeksizin gerekli işlemler yapılır ve görüşmeler yapılır. Bu cezaevinde daha önce bu ülkenin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'u terör örgütü lideri olduğu iddiasıyla ziyaret etmiştim. Partimizden seçilmiş milletvekilleri Mustafa Balbay’ı, Tuncay Özkan'ı, Milliyetçi Hareket Partisi'nin milletvekili Engin Alan’ı Mehmet Haberal’ı burada ziyaret etmiştim. O dönemde onların hepsi teröristi, ama şu anda hepsinin bir yalana bir kumpasa ve siyasi çıkarlara alet edilecek birtakım oyunlara argüman olarak burada tutulduklarını hepimiz biliyoruz." diye konuştu.

'HUKUKUN DIŞINA ÇIKMAYIN'

Özel, "Fetövari kumpaslarla iş görenler fetövari sonu görürler. Kaçarak bu ülkeyi terk eden Zekeriya Öz’ü hiçbirimizi unutmadık. Ya yine günü gelince o çok güvendikleri arkalarından çekilirler. Ya kaçarak giderler ya da burada ettiklerinin cezasını çekerler. Bu yüzden tutuklamanın gözaltının ilk anından itibaren çalınıp da açılacak kapıya çilingirle balyozla gelenleri belediye kapısını balyozla kıranları aramaları, FETÖ'nün ilk dönemi gibi avukatsız yapanları, hukuksuz delilleri, avukatsız koyanları, oradan alanları, ilk gün soruşturmayı başka delille açıp, sonra o delillerin altı boşalınca, gizli tanıkla oraları doldurmaya çalışanları gördük, sonlarını da biliyoruz. Şimdi aynı şeyleri yapanlara şunu söyleyeyim, sonunuz aynı olur. Hukukun dışına çıkmayın sizi dikkatle izliyoruz sizi dikkatle takip ediyoruz. Hukukun dışına çıkanın günü geldiğinde hukuk arkasında da duramıyor. Çünkü diyor ki, sen de bunları yaptığına göre bir suç örgütünün mensubusun. Avukatsız arama mı olur diyor? Gizli tanık olup da gizli tanığa ne söyleyeceğini söyleyen savcı mı olur başsavcı mı olur diyor. O gün bugün birileri için suçlu yaratmaya çalışanlar, o gün dünya kadar suçun hesabını veremez duruma geliyorlar" dedi.

'BUNLAR NASIL OLUR İNANAMIYORUM DİYOR'

Özel konuşmasında, Ahmet Özer’in söylediklerine de yer vererek, "O gün Esenyurt'ta hizmet veriyordum. Şimdi görüyorum diyorum ki bunların hepsi durmuş kahroluyorum diyor. Esenyurt’un hizmete ihtiyacı var, Esenyurt'ta 2 kişiden biri beni seçti hizmet edeyim diye. Bunlar nasıl olur, inanamıyorum diyor. Dediği şu aynen. Ya ne terör örgütünün üyesi veya DEM bir siyasi partidir ama DEM’inde hiçbir zaman üyesi olmadım. Benim partim Cumhuriyet Halk Partisi diyor. 16 yıldır bu partideyim çabalıyorum diyor. Çalıştığım 3. genel başkansınız diyor. Hayatım boyunca hep teröre karşı oldum, yazdığım bütün kitaplar çatışmalı süreçlerin, terörün mutlaka ve mutlaka demokrasi yoluyla altedilmesi durdurulması, barışın sağlanması diyor. Bir yöntem, terörü bastırmaktır. 40 yıldır olmadı. Şimdi Devlet Bey, başka bir adım atmaya çalışıyor ya da ayrılmadır. Kürtlerin yüzde 85’i benim çalışmalarımda ayrılmaya hep karşıydılar. Ben de ayrılmaya karşı birlikte yaşama demokrasiyi savundum diyor" dedi.

'İDDİANAMENİN BİR AN ÖNCE YAZILMASI LAZIM'

Özel, "Hepimiz biliyoruz ki hepiniz biliyorsunuz ki Ahmet Özer suçsuzdur. Bir şafak operasyonuyla evine gelip belediyeye gelip balyozlarla kırıp yaratılan yaratılan algı operasyonu onur kırıcıdır. Yatak odasına eşinin sokulmayıp, uykusundan polisler tarafından kaldırılarak gözaltına alınması onur kırıcıdır. Türkiye'de kimseye yapılmamış muameledir. Avukatsız işlemler hukuksuzdur. Normalde hukuk bir suçu tespit eder, delilleri bulur, suçluya öyle gider, delillerle kanıtlayarak birisini suçlar ve ispatlarsa mahkûm eder. Oysa düşman ceza hukukunda önce suçlu bulunur, sonra ona uygun delil üretilir. Sonra da suçun tanımı yapılır. Bugün yaşanan tam olarak budur. Mussolini'nin ön infaz yargısı uygulanmaktadır. Bunu 10 yıl önce de söyledim biliyorlar ki Ahmet Özer’i yargılamanın sonunda burada yatıramazlar. Bu delillerle olmaz, burada olsa üst mahkemeden döner. Oradan olmasa Avrupa İnsan Haklarından döner. En sonunda suçsuzluk ispatlanır. Bu durumda Mussolini ne yapıyor? Kendisi suça ikna olmış, o kişiyi suçlu hain ilan etti ya da bir sebepten birinin suçlu ilan edilmesi gerekecek ona ön infaz uyguluyorlar.30 gündür burada yatan Ahmet Özer 30 günlük ön infazındadır. Çünkü karar verici onu yatırmaya karar vermiş, deliller müsait değil. Onun için bu yönteme başvuruyorlar. Bakın, Ahmet Özer’e emniyette savcılıkta ve hakimin sorduğu soruların tamamı yanıtlandı ve yine de ona karşı tutuklandı. Tutukluluğuna bir başka mahkemede itiraz edince mahkeme şunu yazdı. Her ne kadar tüm deliller tartışmalı ve tutuklamaya gerek yoksa da bir gizli tanık beyanından dolayı tutukluluk halinin devamına o gizli tanığı o an duydu Ahmet Özer. Yani tutuklarken deliller haksız ama bir kere içeri alalım. Sonra suçu buluruz, bir gizli tanık uyduralım.Şu ana kadar iddianame çıkmadı, gizli tanıkla ilgili söylediği şeyler söylenmedi ama şunu açıklıkla söylemek gerekiyor ki bu gizli tanık ne uyduracaksa uydursun, bir an önce iddianamenin yazılması lazımdır. Bu noktada iddianame, hele bu savcının elinde 200 sanığın olduğu bir iddianame 4 günde yazılırken, tek sanıklı iddianame 1 aydır yazılmıyor. İçine delil bulamadıkları için oyalanıyorlar. Buradan acilen çağırıyoruz. İddianameyi bir an önce yazın dosya mahkemeyi görecek hakimini heyetini bulsun. Orada suçsuzluğumuzu ispat edelim.Bu bu iddianamenin yazılması biraz daha gecikir ise hukuki ve siyasi yönden çok daha aktif ve çok daha etkin yollarla, bu işle mücadele etmeye devam edeceğiz. Ne yaparsanız yapın, biz haklı bir zemindeyiz eninde sonunda başaracağız" diye konuştu.

'SENİN DE HAKKINI BİZ SAVUNURUZ'

Özel,"Siz kimin direncini kıracağınızı sanıyorsunuz? Kimin partisine diz çöktürmeye, kimin belediye başkanını teslim almaya çalışıyorsunuz? Akın Gürlek, cürümün kadar yer yakarsın. Yazıklar olsun ki gücünü diplomandan değil, sahiplerinden, talimat vericilerden alıyorsun. Akın Gürlek, gün gelir Özgür Özel yine burada dimdik durur ama sen yurtdışında kim bilir nereden, twitter hesaplarından sosyal medyadan bize saldırırsın bu sefer ya da o günlerde bu yaptığın hukuksuzlukların cezasını çekersin. Bak sen bir hukuksuzluğa tabi olsan senin de hakkını biz savunuruz. Buradan Akın Gürlek’e sesleniyorum. Hukuk içine dön, anayasa sınırları içine gir, verilen talimatlarla suç işleme, bundan sonra senin de hukuki ortamdaki güvencen biz olalım. Tövbe et, istiğfar et ve istifa et. İstifa et çekil, kamuoyu önünde de ki, 'Bir yanlışın içindeydim, pişmanım'. Geleceğinin güvencesi biz olalım. Sana kimse dokunamaz. Eğer bu yaptıklarını itiraf eder ve istifa edersen git, avukatlık yap bir köşede. Onurunla simit sat ama insanların geleceğiyle oynama, bir ülkenin geleceğiyle oynama, aparat olma. Seni uyarıyorum. Bugün Akın Gürlek’te simgeleşen talimatla yargıyı siyasi amaçlarına alet edenlere söylüyorum. Akın Gürlek gibi aparatları kullanarak bizimle baş edemezsiniz. Biz size teslim olmayız, olmayacağız, dimdik ayaktayız. Bundan sonra eğer bu iddianamenin yazılması biraz daha gecikirse Aralık ayına giriyoruz. Tek kişilik iddianamede. Bu iddianamenin yazılması biraz daha gecikirse hukuki ve siyasi yönden çok daha aktif ve çok daha etkin yollarla bu işle mücadele etmeye devam edeceğiz. Ne yaparsanız yapın, biz haklı bir zemindeyiz" diye konuştu.(DHA)

© Copyright 2024

DHA