‘Yeni nesil akıllı ilaçlarla kanser tedavisinde yeni bir döneme giriyoruz’
Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Nail Paksoy, yeni nesil akıllı ilaç tedavilerinin gelişmesiyle son 5 yılda kanser tedavisinde büyük değişikliklerin yaşandığını söyledi. Doç. Dr. Paksoy, “Akıllı ilaç uygulamalarının da yer aldığı yeni nesil tedavi yöntemleriyle, vücuttaki sağlam dokuya zarar vermeden direkt tümörün büyümesi ve yayılmasının önüne geçiliyor” dedi.
Medipol Bahçelievler Hastanesi’nden Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Nail Paksoy, yeni nesil akıllı ilaçların kanser tedavisindeki etkilerini değerlendirdi. İlaçların hastadaki uygulama yöntemlerini de anlatan Dr. Paksoy, “Bunun için hastadan bir biyopsi alınıyor. Sonrasında alınan biyopsi örneğinde tümörün DNA ve RNA yapısı çok detaylı bir şekilde inceleniyor. Hastanın akıllı ilaca uygun olup olmadığı bu sayede belirleniyor. Multi disipliner tümör konseyinde hastanın hangi ilaca uygun olduğunu da tartışıyoruz. Bu şekilde en iyi tedavi yöntemine doğru bir şekilde karar vermiş oluyoruz” diye konuştu.
‘YAN ETKİSİ ÇOK DAHA AZ’
Akıllı ilaçlardaki temel mekanizmanın vücuttaki sağlam dokuya zarar vermeden direkt tümörün büyümesi ve yayılmasının önüne geçmek olduğunu söyleyen Dr. Paksoy, “Son dönemde, biyoteknolojinin de gelişmesiyle yepyeni akıllı ilaçlar geliştirilmiştir. Bu ilaçlar doğrudan tümörü hedef almaktadır. Her ilaç gibi, bu ilaçların da yan etkileri tabii ki olabiliyor. Ancak kemoterapiye nazaran çok daha iyi tolere edilen, daha hafif yan etkileri olan ilaçlardır” ifadelerini kullandı.
‘KANSER TEDAVİSİ ARTIK YEPYENİ BİR DÖNEME DOĞRU EVRİLDİ’
Dr. Paksoy son olarak şunları söyledi:
“İmmünoterapi tedavileri genelde damardan uygulanan ve bağışıklık sistemini çok daha aktif bir şekilde çalışmasını sağlayan ilaçlardır. İmmünoterapi son 5 yılda büyük gelişme gösterdi. Artık neredeyse tüm kanser tiplerinde immünoterapi tedavisini kullanıyoruz. Bazen birden fazla immünoterapi ilacını birlikte kullanabiliyor ya da akıllı ilaçla destekliyoruz. Kanser tedavisinde yeni bir döneme giriyoruz. Özellikle dördüncü evre hastalıkta hiçbir ilerleme kaydedemiyorduk. Hastaların çoğunu kısa süre içerisinde kaybediyorduk. Yeni nesil ilaçlarla birlikte bu süreç çok daha uzadı ve kanserde tıpkı bir diyabet, hipertansiyon hastalığı gibi kronik bir hastalığa doğru gitmektedir. Bu uzun ve zorlu yolculukta tümör de kendini yenileyebiliyor. Biz de tümörü daha iyi anlayabildiğimiz için yeni tedavi modelleri geliştiriyoruz.”