Gündem
Politika
Spor
Dünya
Ekonomi
Kurumsal
English
You are already subscribed to notifications.

Kanser Haftası kapsamında doktorlar ve hastalar bir araya geldi

Dünya Kanser Haftası kapsamında Medicana International İstanbul Hastanesi’nde ‘Kanserin Ne Demek Olduğunu Bilirim’ semineri gerçekleştirildi. Seminerde, kanseri yenen hastalar ve bu alandaki uzman doktorlar bir araya geldi. Doktorlar hastalığa ilişkin bilgilendirme yaparken hastalar da kendi hikâyelerini paylaşarak kanserle nasıl mücadele ettiklerini anlattı.

ABONE OL
İSTANBUL, (DHA) -

Medicana International İstanbul Hastanesi ve Beylikdüzü Belediyesi iş birliğinde 7 Nisan’da düzenlenen seminerde kanser hastası olan ya da bu hastalığı yenen doktorlar dışında hastalar da yer aldı. Etkinliğe katılan Medicana  International İstanbul Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan kendisinin de 12 yıl önce lenfoma öyküsü olduğunu belirterek, “Erken tanı hayat kurtarır. Çektiğimiz tomografilerde bir sürü hastayı erken evre akciğer kanseri olarak yakaladık. Son üç yıl içinde Türkiye’de yapılan akciğer kanseri ameliyatlarında erken evre tanı oranı iki üç katına çıktı” dedi.  

 Etkinliğe, Medicana International İstanbul Hastanesi Genel Müdürü Dr. Öğrt. Üyesi C. Deniz Yorgancılar, Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan, 17 yıl önce kanseri atlatan Beylikdüzü Belediyesi Meclis Üyesi Nejla Kotil Saruhan ile eşi Vahdettin Saruhan ve kanser hastaları katıldı. 

 “FARKINDALIĞI YANSITMAK İSTEDİK”

 Medicana International İstanbul Hastanesi Genel Müdürü Dr. Öğrt. Üyesi C. Deniz Yorgancılar konuşmasında, “Kanser sadece hastanın problemi değil, yakın çevresiyle, sağlık hizmeti aldığı kuruluşuyla birlikte yürüttüğü bambaşka bir süreç. Aklınıza gelecek hayatınızdaki tüm süreçleri etkiliyor. Biz Medicana Sağlık Grubu olarak bu süreci 365 güne yayarken, süreci yaşamış kazanımları olan hastalarımızla, yakınlarıyla ve medya kuruluşlarımızın destekleriyle bu farkındalığı yansıtmak istedik” ifadelerini kullandı.

 PROF. DR. ÖZYURTKAN: “DOKTORLARA BİR ŞEY OLMAZ DEĞİL BEN BİZZAT YAŞAYANLARDAN BİRİYİM”

 Kanser hakkında bir gün değil bir hafta değil 365 gün konuşmamız gerektiğini söyleyen Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Oğuzhan Özyurtkan ise “Benim de 12 yıl önce geçirmiş olduğum lenfoma öyküm var. Bu süreçte cerrahi oldum ve kemoterapi aldım. Doğal olarak kanser bizim içimizde olan bir şey yani doktora bir şey olmaz değil ben bizzat yaşayanlardan bir tanesiyim. Bu hafta kanser haftası olarak kutlanıyor. Biz de çeşitli toplantılarla kanser farkındalığı yaratmaya çalışıyoruz. Kanserimiz ne olursa olsun ana fikrimiz aynı, rutin taramalarınızı aksatmayıp, check-up programlarına katılarak bir kanseri erken teşhis edebilirseniz tedavide en başarılı sonuçları elde edebilirsiniz. Birçok kanserin erken tanısıyla tedavisi çok başarılı olabiliyor. Tabi bunun için iyi bir sağlık hizmeti, güçlü bir bünye ve psikolojik olarak ayakta durmak gerekiyor. Kanser kişiye özgü bir hastalık değil. Ailesini de arkadaşlarını da yakın çevresini de etkileyen bir hastalık” şeklinde konuştu.

 Kanserden değil, geç kalmaktan korkmak lazım diyen Özyurtkan erken tanının hayat kurtardığını belirterek, çektikleri tomografilerde bir sürü hastayı erken evre akciğer kanseri olarak yakaladıklarını ve son üç yıl içinde Türkiye’de yapılan akciğer kanseri ameliyatlarında erken evre tanı oranının iki-üç katına çıktığını vurguladı.

 “ÜÇ KARDEŞ AYNI ANDA KANSER OLDUK, AYNI HOCA BİZİ AMELİYAT ETTİ”

 17 yıl önce meme kanserini atlatan Necla Kotil Saruhan hastalığıyla ilgili “Ben hissettim. Elime bir kitle geldi. Doktor mamografi ve ultrason çekti. Ardından bana bir yıl sonra gel dedi. O süreçte kardeşimde de meme kanseri çıktı ve aynı doktora gittik ona da bir yıl sonra gel dedi. Biz de sonra kardeşimin doktoruna gittik ben sonuçlarımı gösterdim. Doktor çok acil ameliyat olmam gerektiğini söyledi. Gelin görün ki üç kardeş aynı anda aynı hoca bizi meme kanserinden ameliyat etti. Bu süreç oğlum için de eşim içinde çok acılıydı” dedi.

 Saruhan konuşmasının devamında süreçle ilgili şunları söyledi:

 “Kardeşimle saçlarımız birinci kemoterapiden sonra dökülmeye başladı. Biz de önce peruk almaya ardından kuaföre saçlarımızı kestirmeye gittik. Kuaför saçımı kesti sonra da kafamı öptü. İşte ben o zaman ağlamaya başladım. Kuaförden sonra da kardeşimle Fatih Caddesi'nde alışverişe çıktık. İkimizde de aynı renk aynı uzunlukta peruklar aldık. Herkes bize bakıyordu. Bizse sadece gülüyorduk. Ben daha sonra peruk kullanmadım” dedi

 “EŞİM BİR ARA VAZGEÇİYORDU BEN ONU İKNA ETTİM”

 17 yıl önce meme kanseri teşhisi konulan Nejla Kotil Saruhan’ın eşi Vahdettin Saruhan, eşi hastalığa yakalandığı zaman bir yanının koptuğunu söyleyerek “Çok üzüntülü bir süreç yaşadık. Eşim İstanbul’da ameliyat oldu. Ben Antalya’dayım bir iş kurmuşum onu bozamıyorum. Oğlumuz üniversite için İzmit’te. Yani ailecek parçalandık. Yaşam bize bir yol çizdi. O yolu yürüdük herkes bizi nefes alıyor diye görüyordu ama nasıl nefes aldığımızı biz biliyorduk. Dolayısıyla birbirimize dayanarak ancak ayakta durabildik. Eşim bir ara vazgeçiyordu ben onu ikna ettim. Zor bir süreçti ama kesinlikle yaşamı bırakmamak lazım. Şimdi yaşama çok bağlı. Morali çok düştü ama ben ve oğlum sürekli onun yanında olduğumuzu, hayatın yaşamaya değer olduğunu ifade ettik o da hayata sarıldı. İşte bu tür seminerler insanların bilinçlenmesi için çok önemli” ifadelerini kullandı.

 CAN: BU HASTALIK KÜÇÜCÜK BİR ŞEYDİ BEN İSE KOCAMAN

 9 ay önce meme kanseri teşhisi konulan 45 yaşındaki Yelda Can da hastalığı ile ilgili şöyle konuştu:

 “9 ay önce biraz şüphelenmeye başladık. Ki doktora gittiğimizde kanserin dördüncü evreye doğru gittiğini öğrendik. 6-7 aydır tedavi oluyorum. Kanser olduğumu öğrendiğim ilk bir iki gün şok oldum ama ondan sonra diyorsun ki hayatın bana öğreteceği bir şeyler var ve bu süreçte bende neler öğreneceğimi düşündüm. Ertesi gün Kemo’ya gidip oradaki hikâyeleri dinlemeye başladım çünkü yalnız değildim. Orada hikâyeleri dinledikçe hem önümü gördüm hem de ben bu hastalığı yeneceğim dedim. Bu hastalık küçücük bir şeydi ben ise koskocaman bir şeydim ve yaşanmış koskocaman bir hayatım vardı. Kemoterapiyi geçen ay bitirdim. Bu ayın 18’i için de ameliyata hazırlandım ve biyopsilerim de her şeyim de sıfır çıktı. Ben bunu biliyordum zaten”

 Kanser olan hastalara deneyimlerini aktaran Can, “Bir kere hastalık dediğiniz şey sizin enerjinizle ve size bir şey öğretmesiyle ilgili. Kemoterapi alanlar mutlaka o hikâyeleri dinlesinler. Ben akciğer kanseri olan bir kişinin bana, senden önce buradan çıkacağım deyip benden daha önce çıktığını gördüm. Ayrıca hasta mutlaka güvendiği bir hocaya muayene olsun. Ben hocalarıma çok güvendim. Hocama korkacak bir şey var mı diye sormuştum, hiç yok dedi. Ben o anda zaten iyileşmiştim” diye konuştu.

 

 

 

 

 

 

Diğer Haberler

  1. Emekli hemşirenin organları, 6 hastaya umut oldu
  2. Karnından 13 kiloluk kitle çıkarıldı
  3. Kanser ilaçlarındaki yan etkiyi minimuma indirecek proje
  4. ‘Keratokonus hastalığında erken tanı görme kaybını engelliyor’
  5. ‘Mide kanserinin en önemli nedenlerinden biri: 'Helicobacter pylori’
  6. Cep telefonu duruş bozukluğu nedeni
  7. Sağlık-Sen Genel Başkanı Doğan’dan aile sağlığı çalışanları açıklaması
  8. 'Pankreas ve tümör tedavisinde etkili sonuçlar alıyoruz'
  9. ‘Yapay zekanın refraktif cerrahideki rolü, gözlük ve lens bağımlılığını azalttı’
  10. Uzmanı uyardı: Tedavide geç kalınırsa zatürre ölümcül olabilir

© Copyright 2024

DHA