‘İmkansız’ demişlerdi 9 yıl sonra kızları Delal’i kucağına aldılar

 

Tüp bebek tedavisi olmak için Van’dan Diyarbakır’a giden çifte ‘boşuna uğraşmayın sizin çocuğunuz olmaz’ denildi. Hayalleri yıkılan çift pes etmedi ve tedavi için Ankara’ya gitti. Başvurdukları merkezde iki kez tüp bebek tedavisi gördüler, fakat her iki tedavi de transfer sürecine ulaşamadan olumsuz sonuçlandı. Sosyal medyadan tesadüfen kendilerine benzer bir vaka gören Peker çifti son umutla İstanbul’a geldi. Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Doç. Dr. Özkan Özdamar ve Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Erol ile tanışan çifte ilişkin değerlendirmeler yapıldı ve kişiye özel tedavi uygulandı. Bahçeçi Tüp Bebek Merkezi’nde önce ilaç tedavisi ardından da sendrom nedeniyle spermleri hareketsiz olan Peker’e Tesa ve Pesa operasyonu yapıldı. Spermin hareket kabiliyetinin kazanıldığı işlemden sonra çıkan spermler ile işlem yapılınca güzel embriyolar elde edildi. Çift 4 ay önce de ‘Delal’ ismini verdikleri kız çocuk sahibi oldu. 

 PEKER: HASTALIĞIN ÇOCUK SAHİBİ OLMAMIZ ENGELLEYECEĞİNİ DÜŞÜNMEDİM

 Kızları Delal ile 9 yıllık hayallerine kavuşan baba Hakan Peker, “Hastalığım nedeniyle akciğerlerimde sorun yaşıyordum, rahat nefes alamadığım için burnumdan operasyon geçirmek durumunda kaldım. Ama bu durumun çocuk sahibi olmamızın önüne geçeceğini asla düşünemezdim. Yıllarca çocuğunuz olmaz denildi; umutlarımızın tükendiği anlar oldu ama hiç pes etmedik, elimizden ne geliyorsa sonuna kadar yapalım dedik. Çok mutluyuz dondurulmuş 2 embriyomuz daha var, ilerleyen yıllarda kızımıza kardeş düşünebiliriz” diye konuştu.

 “BİZE ‘ÇOCUĞUNUZ OLMAYACAK’ DEDİLER”

 Anne Behiye Peker (35) ise “9 yıl aradan sonra bebek sahibi olmanın mutluluğunu yaşıyorum. Evlendikten 1 yıl sonra normal yolla çocuğumuzun olmayacağını anladık. Doktora gittik, onlarda tüp bebek yoluyla çocuğumuzun olacağını söylediler. Van'da da tüp bebek merkezi olmadığı için biz de en yakın il Diyarbakır'a gittik. O süre için çok kolay olacağını söylediler, biz de erteledik. 5 yıl hiç doktora gitmedik. Sonra 2019'da tekrar Diyarbakır'a gittiğimizde ‘sizin çocuğunuz olmaz, boşuna uğraşmayın ama, yine de denemek isterseniz Ankara'da bir merkez var, oraya gidin’ dediler, bizi oraya gönderdiler. Orada 3 ay arayla 2 deneme yaptık. Embriyo oluştu, ama transfer olabilecek kadar değildi. Oradaki iki denememiz boşa gitti. Sonra biz olmayacağını düşündük, bir yanda da araştırma yaptık. Tesadüfen benzer bir vakanın Bahçeci Tüp Bebek Merkezi'nde başarıya ulaştığını internetten gördük. Bide orada deneyelim diyerek İstanbul'a gittik. Gitmeden önce de Özkan hocayla online üzerinde görüştük. Bize ilaçlar verdi ve kullanmamızı istedi. İlaçları kullandıktan sonra gittik. Yumurta ve sperm toplandı. 4 ay önce de kızımız oldu” dedi.

 ÖZDAMAR: SPERM PROBLEMİNİN YANI SIRA SINIRDA BİR YUMURTALIK REZERVİ İLE KARŞI KARŞIYAYDIK

 Tedavi sürecine ilişkin bilgi veren Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Doç. Dr. Özkan Özdamar da “Çiftimiz bize başvurduğunda 2 tane başarısız tüp bebek denemesi vardı. Biz çiftimizi detaylı bir şekilde değerlendirip, mevcut tüm problemlerini göz önünde bulundurduk. Sperm probleminin yanı sıra sınırda bir yumurtalık rezervi ile karşı karşıyaydık. Bu değerlendirmeleri takiben tedavilerine başladık. Yumurta toplama sürecinin sonunda elde ettiğimiz 6 adet yumurtadan 5 tanesinde sağlıklı bir şekilde döllenme elde ettik. Hakan Bey’e uyguladığımız tedaviyi üroloji ekibimizle birlikte yürüttük. Elde ettiğimiz embriyoların beşinci güne kadar ulaşmasını bekledik. Laboratuvarımızda 3 adet beşinci gün embriyosu elde ettik. Bu embriyolara genetik inceleme de yaptıktan sonra sağlıklı olarak belirlenen embriyomuzla transfer aşamasına geldik ve mutlu haberi hastamızla paylaştık. Hastamızın 2 adet dondurulmuş embriyosu da elimizde bulunmaktadır. Kartagener sendromu mücadele etmesi güç bir durumdur, detaylı değerlendirmeyi, özel birtakım tedavi tekniklerini uygulamayı, çok iyi laboratuvar şartlarına sahip olmayı gerektirir” ifadelerini kullandı. 

 “KARTAGENER SENDROMU ÜREME SAĞLIĞINI ETKİLEYEN BİR PROBLEMDİR”

 Kartagener sendromunun vücuttaki tüm tüylü hücrelerin fonksiyon kaybıyla kendini belli eden bir hastalık olduğunu söyleyen Doç. Dr. Özdamar, bu hastalıkta iç organ yerleşimlerinde de belirgin problemler olduğunu dile getirdi. Doç. Dr. Özdamar, “Genellikle hastaların çocukluk çağında kalplerinin sağda olmasıyla tanı konulmaktadır. Bu durumda iç organlar genellikle tam tersi yerleşimde bulunmaktadır. Bu hastalarımızda tüylü hücrelerdeki fonksiyon kaybı nedeniyle erken yaşlardan itibaren başlayan üst solunum yolları enfeksiyonlarına yatkınlık, akciğer fonksiyon bozuklukları ilk dikkati çeken bulgulardır. Erkeklerde üreme hücreleri olan spermler de hareketli hücrelerden oldukları için sperm hücreleri de kartagener sendromundan belirgin şekilde etkilenmektedir. Genellikle bu durumu yaşayan hastaların spermleri tamamıyla hareketsiz olmakta buna bağlı olarak da kartagener sendromuna sahip olan erkekler çocuk sahibi olma konusunda çok ciddi sorun yaşamaktadırlar” dedi.

 PROF. DR. EROL: TESA VE PESA OPERASYONU YAPILDI

 Peker çiftine uygulanan tedavide erkek kaynaklı problemin çözülmesine katkıda bulunan Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Erol ise “Daha önce farklı merkezlerde başarısız denemeleri olan hastamızın tüp bebek denemesinde bu defa menide çıkan hareketsiz spermler yerine ilaç tedavisi sonrası Tesa ve Pesa operasyonuyla spermin hareket kabiliyetinin kazanıldığı sperm deposundan alınarak elde edildi. Operasyon sonrası çıkan spermler ile işlem yapılınca güzel embriyolar elde edildi” diye konuştu.