“Bel fıtığında mikrocerrahi yöntemi ile kısa sürede ayağa kalkabilirsiniz”

Bel disklerinin zaman içerisinde yıprandığı dile getiren Medicana Bahçelievler Hastanesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Burak Kınalı, bel fıtığının ortaya çıkışına yönelik şunları söyledi:

“İnsan vücudunda omurların arasında disk adı verilen ve adeta bir yastık görevi görerek omurların hasar almasını engelleyen yapılar bulunuyor. Zamanla omurlar arasında yastık görevi gören bu disklerde yaşlanma, ters hareketler yapma gibi çeşitli sebeplere bağlı olarak yırtılma ve yıpranma gibi durumlar ortaya çıkıyor. Oluşan bu yırtıklar ve yıpranmalar omuriliğe ve omurilikte bulunan sinirlere baskı yaparak bel fıtığına neden olabiliyor. Bel fıtığı rahatsızlığı bulunan hastalar çoğu zaman işyerindeki verimlerinin düşmesinden, uyku düzenlerinin bozulmasından ve hatta yürümekte zorluk yaşamaktan şikâyet ediyorlar. Bel fıtığı, hastaların yaşam konforunu etkileyen ciddi bir rahatsızlıktır. Bel fıtığına erken dönemde müdahale edilmediği takdirde ilerleyen dönemlerde kalıcı sinir hasarlanmaları ve daha da bozulmuş omurga dizilimiyle daha ciddi sağlık sorunları ortaya çıkma ihtimali yüksek. Bel fıtığı tedavisi ise hastaların şikâyetlerine göre değişebilir.”

“EN ETKİLİ AMELİYAT: MİKROCERRAHİ”

Bel fıtığı tedavisinin hastaya özgü yaklaşım gerektirdiğini aktaran Dr. Öğr. Üyesi Kınalı, “Bel fıtığına bağlı şikâyetlerin olması halinde detaylı muayene ve radyolojik analizlerin yapılması sonucu en uygun tedavi kararının verilmesi önem arz eder. Bel fıtığı rahatsızlığı bulunan kişilerde ağrıları hafifletmek amacıyla yatak istirahati, ilaç tedavisi ve ödemi azaltmak için kullanılan epidural enjeksiyon gibi ameliyat dışı yöntemler kullanılabilir. Cerrahi dışı uygulamaların yetersiz kaldığı durumlarda ise açık ve kapalı cerrahi yöntemlerden faydalanılır. Mikrocerrahi yöntemi günümüzde uygulanan en popüler ve etkili ameliyat yöntemidir” diye konuştu.

“SİNİRE BASKI YAPAN FITIK TEMİZLENİYOR”

Mikrocerrahi ile bel fıtığı ameliyatının mikroskop ve buna uygun mikro aletler kullanılarak yapılan bir ameliyat yöntemi olduğunu ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Kınalı, “Mikrocerrahi yönteminde hasta anestezi altındayken uygulanabileceği gibi uygun hastalardan belden aşağı uyuşturularak kolaylıkla yapılabileceğini unutmamak gerekiyor. Böylelikle anestezi riski yüksek olan ileri yaş ve ek hastalığı olan hastalarda bile bu işlem kolaylıkla uygulanabilmektedir. Mikroskop yardımıyla 1-1,5 cm’lik küçük kesiler açılıyor. Özel cihazlar yardımıyla açılan bu kesilerden girilerek kas dokusu az miktarda sıyrılarak sinire baskı yapan fıtık temizleniyor. Bel fıtığı ameliyatlarında mikrocerrahi yönteminin bazı avantajları da var. Bunlar daha az kesi, enfeksiyon riski, kas dokusu sıyrıldığı için ameliyat sonrası daha az bel ağrısı, mikroskop sayesinde dokular üç boyutlu ve en ince detayına kadar görülür. Bundan dolayı komplikasyon riski çok azdır” ifadelerini kullandı.

“BU BELİRTİLER VARSA MUTLAKA DOKTORA GİDİN”

Bel fıtığı tedavisinde özellikle dikkat edilmesi ve geç kalınmaması gereken hastaları gösteren bazı belirtileri de sıralayan Dr. Öğr. Üyesi Kınalı,  “Eğer kişide bağırsak ve mesanede fonksiyon kaybı (idrar ve dışkı kaçırma), bel ve bacak ağrılarının kötüleşmesi, bacaklarda güçsüzlük, denge ve yürüme bozukluğu, ilaç tedavisine yanıt vermeme, yanma, batma ve üşüme gibi sinir hasarını belirten bulgular varsa vakit kaybetmeden kontrollerinin yapılması ve gerekli olması halinde mikrocerrahi yöntemi ile tedavi aşamasına geçilmesi gerekiyor. Gerekli tetkikleri yapılan, diğer tedavi yöntemlerine cevap vermeyen, düşük ayak (ayak bileğini yukarı hareket ettirememe) veya kauna equina sendromu (bacakta ileri derecede güç kaybı, idrarı ve dışkıyı tutmakta güçlük yaşama) gelişmiş olan hastalarda mikrocerrahi yöntemi kullanmak gerekiyor. Hastayı muayene etmeden yalnızca görüntülerle alınacak kararlar kesinlikle yanlış ve yanıltıcıdır. Her bel fıtığında ameliyata gerek olmadığı gibi, erken dönemde doğru yöntemlerin kullanılması ise hayat kurtarır” dedi.