Gündem
Politika
Spor
Dünya
Ekonomi
Kurumsal
English
You are already subscribed to notifications.

28 yaşındaki kadına, karın iç zarından bir parça alınarak vajina yapıldı

Ankara'da Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Ulubay'ın gerçekleştirdiği cerrahi müdahale ile doğuştan rahmi ve vajinası olmayan G.G.'ye (28) karın iç zarından alınan parça ile vajina oluşturuldu. Başarılı geçen ameliyatın ardından sağlığına kavuşan G.G., "Sancılı bir sürecim kesinlikle olmadı. Sonrasında evime gittim, işlerimi yavaş yavaş yapabiliyordum" dedi.

ABONE OL
Ayça YASLI-Celal ATALAY/ANKARA, (DHA)-

Ankara'da yaşayan G.G., 16 yaşındayken doğuştan rahmi ve vajinası olmadığını öğrendi. G.G., yaşadığı sağlık problemini çözmek için yaptığı araştırmada Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Ulubay ile tanışıp, ameliyat olmaya kararı aldı. G.G.'ye karın iç zarından alınan parça ile vajina oluşturuldu. G.G., başarılı geçen ameliyatın ardından sağlığına kavuştu.

'İYİLEŞME SÜRECİNDE AĞRI YA DA YARA İZİ OLUŞMUYOR'

Prof. Dr. Mustafa Ulubay, doğuştan rahim ve vajina gelişmemesinin oldukça nadir görülen bir durum olduğunu söyledi. Rahim ve vajinanın olmaması sebebiyle kadınların cinsel hayatı olmadığını ve çocuk sahibi olunamadığını kaydeden Ulubay, "Biz doğuştan vajinası olmayan kadınlara, karın iç zarından vajina ameliyatı yapıyoruz. Bu ameliyatı robotik cerrahi ile gerçekleştirmekteyiz. Bu sayede çok hızlı bir şekilde ameliyat sürecini atlatıyor bu hastalarımız. Aynı zamanda kapalı yöntemle de yapıldığı için iyileşme sürecinde herhangi bir ağrı ya da yara izi gibi hastayı daha sonra mutsuz edecek problemler oluşmuyor" ifadelerini kullandı.

'AKINTI GİBİ PROBLEMLERİ DE GÖRMÜYORUZ'

Ameliyat sonrasında, kadınların sağlıklı bir cinsel hayata kavuştuklarını söyleyen Prof. Dr. Mustafa Ulubay, bu ameliyat yöntemi ile aynı zamanda akıntı, kötü kokulu akıntı veya ağrı gibi problemlerin görülmediğini belirtti. Ulubay, ameliyatın 18 yaşından sonra yapılmasını önerdiklerini vurgulayarak, "Daha erken yaşlarda bu hastalık saptanabilir. Ancak bu hastalığın daha erken yaşlarda tedavi edilmesinin bir aciliyeti olmadığı için 18 yaşından sonra, boy uzaması durduktan sonra bu ameliyat yapılabilir" diye konuştu.

'AMELİYAT SONRASI MUTLAKA HPV TESTİ YAPILMALI'

Kadınlarda 15-16 yaşlarına kadar hala adet kanaması başlamadıysa ve dış genital bölgede vajiner açıklık kapalıysa mutlaka doğuştan vajina gelişip gelişmediğinin anlaşılması için jinekolojik muayene yapılması gerektiğine dikkat çekti. Teşhis konulan hastaların ameliyat sonrası cinsel ilişkiden itibaren mutlaka HPV testi yaptırması gerektiğini kaydeden Ulubay, "HPV sadece rahim ağzı kanseri değil, vajinal kanseri de yapabiliyor. Bu nedenle doğuştan rahmi veya vajinası olmayan kadınlarda biz vajinal ameliyatı gerçekleştirdikten sonra cinsel ilişki sonrasında 6 ay mutlaka HPV testinin yapılmasını öneriyoruz. Çünkü rahimin olmaması bu hastada bir HPV'ye bağlı problem olmayacağı anlamına gelmemekte" dedi.

'ÇOCUĞUN OLMAZ, EVLENEMEZSİN DEDİLER'

Adet görmemesi nedeniyle 16 yaşındayken gittiği muayenede hastalığını öğrendiğini belirten G.G., "Evlenmeden önce ameliyat olmam gerektiğini söylediler. Hatta bir hastanede şey demişlerdi; 'Çocuğun olmaz, evlenemezsin.' İşte o zaman bayağı üzülmüştüm. Ondan sonra bırakmıştım, birkaç yıl sonra araştırdım. Hani, 'Ben de bir kadınım, tedavimi olayım' dedim. Araştırdım, internetten araştırırken Mustafa Hoca'ya denk geldim. Bir röportajını görmüştüm. Muayehanenesine gittim, kendisiyle konuştum. Çok güven aldım açıkçası. Çıktıktan sonra, 'Doktorumu buldum' diye düşünmüştüm. Ondan sonra geldim konuştuk, ameliyatla ilgili hocamız bana bilgi verdi. Öyle olunca ben de kabul ettim. Ameliyatımı oldum, ameliyatta 4-5 gün hastanede kaldım. Yani sancılı bir sürecim kesinlikle olmadı. Normal ameliyat olurken olan şeyler; yani hiç öyle aksi bir durum asla olmadı. Sonrasında evime gittim, evime gidince de rahat rahat işlerimi yavaş yavaş yapabiliyordum. Bir sorunum yoktu. Aksi bir şey yaşamadım açıkçası" ifadelerini kullandı.

G.G. aynı sağlık sorununu yaşayan ancak toplumsal baskı nedeniyle tedavi olamayan kadınlar için şunları söyledi:

"Toplum o kadar da önemli değil. Sonuçta onlar yaşayacak, başkalarının mutluluğunu gördükleri zaman onlar da üzülecekler. Bence buna gerek yok, sonuçta bir tedavisi var. Tedavisi olmayan bir şey olduğu zaman doğrudur; ama tedavisi olan bir şeyi de yapmamak bence doğru bir şey değil. Yani gelsinler ameliyatlarını olsunlar. Onlar da mutlu olacaktır benim gibi." (DHA)

 

Diğer Haberler

  1. ‘Elektronik sigaralar tehlike saçıyor’
  2. ‘Diyabet sebebiyle meydana gelen görme kayıplarının yüzde 95’i erken tanı ile önlenebilir’
  3. Prof. Dr. Erdal Karaöz: Kök hücre tedavilerinde umut verici sonuçlar alıyoruz
  4. Gereksiz hasta bezi kullanımı toplum sağlığı ve çevre için riskli
  5. Medipol Acıbadem’de Kozmetik Dermatoloji ve Sağlıklı Yaşam Merkezi hizmete açıldı
  6. Uzmanı açıkladı: Sarı nokta hastalığının sonunda körlüğe giden durumlar oluşuyor
  7. Başkent Üniversitesi'nin yapay zeka projesine büyük ödül
  8. 'D vitamini eksikliği üşümeye neden olabilir'
  9. Sağlık-Sen, ‘112 Acil Sağlık Hizmetleri Çalıştayı Sonuç Raporu’nu yayımladı
  10. 'Mesleki stres yükü yoğun olan kişilerin Alzheimer olma olasılıkları daha yüksek’

© Copyright 2024

DHA