TBMM Genel Kurulu toplandı
TBMM Genel Kurulu'nda, grup başkanvekilleri gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca başkanlığında toplandı. Gündem dışı konuşmaların ardından, grup başkanvekilleri söz alarak gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
'VERİLEN SÖZLER TUTULMADI'
SP Grubu adına söz alan Grup Başkanvekili Bülent Kaya, Saadet Partisi ve Gelecek Partisi ile ortak grup kurduktan sonra, Meclis’te diğer parti gruplarına tanınan oda ve yer gibi hakların hala kendilerine verilmediğini söyledi. Bu konuda TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un tutumunu eleştiren Kaya, "Grubu kurduğumuz günden bu yana maalesef Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Sayın Numan Kurtulmuş’un uygulamada ayırımcı tutumlarına ve TBMM teamüllerinin, İç Tüzük’ün parti gurubuna tanıdığı hakları Saadet Partisi Grubuna tanımama konusundaki eylemsel tavırlarıyla karşı karşıyayız. Her seferinde şifahi olarak bize verilen sözlerin maalesef uygulamada yerine getirilmediğine şahit olduk. Hakkını yememek lazım, her konuştuğumuza şifahi olarak çaba göstereceğine dair söz verdi ama iş icraata geldiği zaman maalesef hiçbir adım atmadı" dedi.
İYİ PARTİ'DEN 'DEPREM' UYARISI
İYİ Parti Grubu adına Grup Başkanvekili Erhan Usta da, Marmara Denizi'nin Gemlik açıklarında meydana gelen ve İstanbul'da da hissedilen 5.1 ve 4.5 büyüklüğündeki art arda gerçekleşen 2 depremde panik ve korkunun yaşandığını kaydederek, "İstanbul'da hissedilen her deprem vatandaşlarımızda beklenen 'Büyük İstanbul depremi mi geldi?' endişesi yaratmaktadır. Depremle birlikte yaşadığımız büyük yıkıma ve vatandaşlarımızın ödediği ağır bedellere rağmen yine aynı noktadayız, maalesef yine aynı risk ve tehditlerle karşı karşıyayız. 6 Şubat Kahramanmaraş depreminin ağır yaraları henüz sarılmamışken, bütün bir ülke olarak yaşadığımız travma ortadayken, vatandaşlarımız endişeyle kaderlerini beklerken yetkililer halen İstanbul'da deprem hazırlığı ve tedbir için herhangi bir adım atmamaktadır. Ülkeyi ehliyetle yönetme sorumluluğu olanlar, vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini vebalini üzerinde taşıyanlar, depremle birlikte ödediğimiz tüm o bedelleri çabuk unutmuş olacak ki halen İstanbul'da gözle görülür tedbirler faaliyete geçirilememiştir" diye konuştu.
ENGELLİLER AÇIKLAMASI
MHP Grubu adına söz alan Grup Başkanvekili Erkan Akçay, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nü hatırlatarak, "Engellilerimize yönelik olarak yapılması gereken düzenlemeleri şu başlıklar altında toplayabiliriz; engellilerin toplumla bütünleşerek başkalarının yardımına muhtaç olmadan hayatını idame ettirebilmelerini temin edecek hukuki, fiziki ve diğer şartlar oluşturulmalıdır. Fırsat eşitliği sağlamak, yetenekleri doğrultusunda gelişmelerini teşvik etmek, ekonomik ve sosyal refahını temin etmek sosyal devletin en temel vazifesidir. Engellilerin günlük hayatını kolaylaştıran araç gereç, ortez, protez temininde bazı ürünler destek kapsamına alınmalı, destek nispetleri artırılmalıdır" dedi.
'TÜRKİYE'DE BELKİ DE EN FAZLA EMEK SÖMÜRÜSÜNÜN VE YAŞAM HAKKI İHLALİNİN YAPILDIĞI YER MADENLERDİR'
HEDEP Grubu adına konuşan Hakkı Sarıhan Oluç da 4 Aralık Madenciler Günü'nü hatırlatarak, "Türkiye’de madencilik en zor işlerden bir tanesi çünkü büyük bir zorlukla çalışıyorlar, yaşam riski var, kölelik koşullarında çalışıyorlar, sefalet ücretiyle yaşamak zorunda bırakılıyorlar ve çalıştırılıyorlar; böyle bir durum var madenciler açısından. Dolayısıyla, Türkiye’de belki de en fazla emek sömürüsünün ve yaşam hakkı ihlalinin yapıldığı yer madenlerdir" diye konuştu.
'MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ÜN VİZYONUNU GÖSTERMEKTEDİR'
CHP Grubu adına söz alan Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, 5 Aralık'ın Türkiye'de kadına seçme ve seçilme hakkının verilmesinin yıl dönümü olduğunu belirterek, "1934’te milletvekili olma hakkını kazandı kadınlar Türkiye'de, 1930’da da belediye başkanı ve belediye meclis üyesi seçilme hakkını kazanmışlardı; bu, şüphesiz uzun yıllara dayalı bir mücadelenin sonucudur ancak ifade edilmeli ki Mustafa Kemal Atatürk'ün vizyonunu da göstermektedir" diye konuştu.
'KADIN ELİNİN DEĞDİĞİ HER YERDE, BAŞARILI İŞLERİN OLDUĞU HEPİMİZCE MALUMDUR'
AK Parti Grubu adına söz alan Grup Başkanvekili Abdülhamit Gül, 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü hem de Kadına Seçme ve Seçilme Hakkının 89. yıldönümü olduğunu belirterek, "Özellikle, toplumsal hayatın ana unsurunun kadın olduğu ve kadın elinin değdiği her yerde, toplumun her alanında çok başarılı işlerin olduğu herkesçe, hepimizce malumdur. AK Parti olarak kadınlara yönelik hem siyasal hakların genişletilmesi hem çalışma hayatı dahil toplumsal hayatın tüm alanlarında bu hakkın genişletilmesi, korunması, daha da güçlendirilmesi konusunda çok önemli adımlar atılmıştır ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu eylem planları, çalışmalar ve ortaya konan tüm reformlarla ve Anayasa değişikliklerinde yine kadına yönelik pozitif ayrımı ortaya koyan bir perspektifimiz vardır" dedi.
BAŞÖRTÜSÜ TEKLİFİ
Gül, hem eğitim hakkı hem başörtülü olarak okuma, çalışma hayatına katılma noktasında AK Parti ve MHP’nin bir Anayasa değişikliği teklifini hatırlatarak, "Bir kez daha bu dönemde kadınların hem eğitim hakkı hem sosyal hakkı hem istediği kıyafetle, başı açık olsun, başörtülü olsun bunun haklarının anayasal güvence altına alınması noktasında tüm partilere, tüm Meclise çağrımızı yineliyoruz; gelin bu hakkı anayasal güvence altına, daha da teminat altına alalım. Bugün 120 kadın milletvekili var Meclis çatısı altında. Meclisimizi bir kadın Meclis Başkanvekilimiz yönetiyor. Kadınların tüm bu haklarının her alanda daha da genişlemesi, varlığının artması bizim ortak dileğimizdir" diye konuştu.
GRUP ÖNERİLERİNE GEÇİLDİ
Konuşmaların ardından Genel Kurul'da, SP, İYİ Parti, HEDEP, CHP ve AK Parti’nin grup önerilerinin görüşmelerine geçildi.
MUHALEFETİN GRUP ÖNERİLERİ REDDEDİLDİ
TBMM Genel Kurulu’nda, SP’nin ve İYİ Parti’nin engellilerin sorunları, HEDEP’in, İzmir’de parti il binasına yapılan saldırı ve CHP’nin kadına karşı şiddet olaylarına ilişkin grup önerileri reddedildi.
AK PARTİ’NİN GRUP ÖNERİSİ KABUL EDİLDİ
TBMM Genel Kurulu’nda, AK Parti’nin genel kurulun gündemi ve çalışma saatlerine ilişkin grup önerisi ise kabul edildi. Öneriye göre; Genel Kurul’da 86 maddeden oluşan ve ekonomik düzenlemeler içeren torba yasa teklifinin gündemin ön sırasına alınması ve görüşmelere başlaması kabul edildi.
Genel Kurul’da grup önerilerinin ardından, çalışan emeklilere bir kereye mahsus 5 bin TL verilmesini de içeren torba kanun teklifinin görüşmelerine geçildi. Genel Kurul’da teklifin geneli üzerindeki görüşmeleri başladı.
TORBA YASA TEKLİFİNİN GENELİ ÜZERİNDEKİ MADDELERE GEÇİLDİ
TBMM Genel Kurulu’nda, görüşmeleri devam eden ekonomik düzenlemeler içeren torba yasa teklifinin geneli üzerindeki görüşmeler tamamlanarak maddelere geçildi. Teklifle ilgili milletvekillerinin sorularını yanıtlayan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Mehmet Muş, milletvekillerinin 'Görüşülmekte olan kanun teklifi gelir tedbirleri hedefiyle hazırlanmıştır' şeklindeki eleştirilerine, "Bu teklifte çiftçinin, esnafın, vatandaşımızın vergi yükünü artıracak bir düzenleme bulunmamaktadır. Görüşmelerde de ifade edildi, maddelerde de görüşülecek bu teklifin vergi alanındaki hükümleri başta döviz kazandırıcı düzenlemeler olmak üzere kayıt dışılıkla mücadele ve vergi uyumunu artırmaya yöneliktir" yanıtını verdi.
GEMİ CEZALARI
Muş, teklifte yer alan gemi cezalarına ilişkin soru ve eleştirilere, "Dünyada gemilere kesilen cezalarda sorumluluk birinci derecede geminin sahibi ve sigorta şirketinindir, gemiye herhangi bir ceza kesildiğinde cezanın ödenmesiyle ilgili devletler teminat mektubu isterler. Bazı durumlarda, örneğin tatil günleri cezalar anında ödenemeyebilir, gemi sahipleri bunu banka teminat mektubu olarak verirler, hatta bazı durumlarda geminin sigorta şirketi bile bunda garantör olabilir. Mevcut kanun metninde de bu ibare ‘teminat mektubu’ şeklinde olup ilave olarak yeni düzenlemeyle bu ibareye ‘süresiz ve şartsız’ ibaresi de eklenmiş olup idare istediği an bu teminatı nakde çevirebilir, maddede bir eksiklik bulunmamaktadır" dedi.
Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) olan borçlara karşılık gayrimenkul satın alınmasında değer tespitine ilişkin belirsizliğin olduğu eleştirilerine Muş şu yanıtı verdi:
"Burada bir komisyon oluşmaktadır. Komisyonun nasıl oluştuğunu açıklamak istiyorum. Mülkiyeti başta belediyeler olmak üzere kamu kurum veya kuruluşlarına ait olan ve teklife konu eden taşınmazlardan SGK tarafından uygun görülenler SGK'nın görevlendireceği 3 temsilci ile taşınmazın bulunduğu yerdeki İl Milli Emlak Müdürlüğü tarafından görevlendirilecek 2 temsilciden oluşan komisyon tarafından belirlenir. Gerektiğinde SPK lisanslı gayrimenkul değerleme uzmanlarınca hazırlanacak değer tespit raporlarında takdir edilecek değer üzerinden borçlu kurumun da uygun görüşü alınarak kurum bütçesinin gelir ve gider hesaplarıyla ilişkilendirilmeksizin kurumca satın alınabilir. Uygulama 2012 yılından bu yana başarıyla yürütülmektedir. Teklif edilen her gayrimenkulün alınması söz konusu değildir. SGK tarafından uygun görülenler alınmaktadır."
25 KURUŞ HİZMET BEDELİ ELEŞTİRİSİ
Gelir İdaresi Başkanlığı sistem sorgulamasından alınacak 25 kuruş hizmet bedeliyle alakalı eleştirilere Muş, "Onunla alakalı da bir açıklamada bulunmak istiyorum. Teklifin 15'inci maddesinde 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nda Gelir İdaresi Başkanlığı sisteminden verilen bilgi sorgulama hizmetlerinden katılma payı alınmasına ilişkin düzenleme yapılmaktadır. Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından bürokrasinin ve kırtasiyecinin azaltılması, mükelleflerin ilgili tarafa sunacağı bilgilerin onlar adına sunulması suretiyle uyum maliyetinin azaltılması ile kayıt dışı ekonomiyle mücadele edilmesi gibi amaçlar çerçevesinde 150'ye yakın kurum ve kuruluşla 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 5'inci maddesinde düzenlenen vergi mahremiyeti hükümlerine uygun olarak bilgi paylaşımı yapılmaktadır. Maddeyle amaçlanan husus gelir elde edilmesi değil, gereksiz sorgulamaların önüne geçilerek sistemin sağlıklı ve etkin bir şekilde hizmet vermesinin temin edilmesidir. Öngörülen düzenlemeyle günlük yaklaşık 4,8 milyon ve aylık 100 milyon sorgu yapılmaktadır" ifadelerini kullandı.
Teklifle yer alan bazı düzenlemeler ile 'Cumhurbaşkanına geniş yetkiler verilmektedir' eleştirilerini de yanıtlayan Muş, "Anayasa'nın 73'üncü maddesinin dördüncü fıkrasında vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerin muaflık, istisnalar ve indirimleriyle oranlarına ilişkin hükümlerinde kanunun belirttiği yukarı ve aşağı sınırlar içinde değişiklik yapmak yetkisi Cumhurbaşkanına verilmiştir. Verginin kanuniliği ilkesinin istisnalarından sayılan bu hüküm aynı zamanda yürütme organına vergilendirme alanındaki düzenleme yetkisinin anayasal temelini oluşturmaktadır" açıklamasında bulundu.
ÇALIŞAN EMEKLİLERE 5 BİN TL VERİLMESİ
Muş, çalışan emeklilere yapılan 5 bin TL'lik bir defaya mahsus ödemeyle alakalı gündeme getirilen bazı bilgiler talep edilmesine ilişkin sorulara da şu yanıtı verdi:
"Gelir ve aylık alan emekli ve hak sahiplerine tek seferlik 5 bin TL ödeme yapılmasına ilişkin kanuni düzenleme 2 Kasım 2023 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kasım ayında 10 milyon 429 bin 922 kişiye 44 milyar 468 milyon 838 bin 223 TL 34 kuruş ödeme yapılmıştır. Bu kapsamda daha önce ödeme yapılmayan 4 milyon 688 bin 945 emekliye 5 bin TL ödeme yapılacaktır. Çalışan emeklilere ödeme yapılması halinde ilave maliyetin ise yaklaşık 23 milyar lira olması beklenmektedir. Yine, burada gündeme getirilen ‘1'den fazla maaş alınmasına imkan verilmektedir’ şeklinde eleştirilmiş, ‘Huzur hakkı düzenlemesinde çoklu maaş sistemi uygulamasına geçiliyor’ şeklinde bir eleştiri yapılmıştır. Değerli milletvekilleri, teklifin ilgili maddesiyle Anayasa Mahkemesinin bazı Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinde yer alan huzur hakkı ödemesine cevaz veren hükümlere yönelik iptal kararları ve bu kararların gerekçeleri doğrultusunda konuyla ilgili 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin ek 29'uncu maddesinin yeniden düzenlenmesi amaçlanmaktadır. 1'den fazla maaş alınmasına imkan verilmemektedir. 631 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 12'nci maddesine göre memurlar ve kamu görevlileri hangi sayıda kurul, komite üyesi olursa olsun bunlardan yalnızca 1 adedi için ödeme alabilmektedirler. Dolayısıyla ne mevcut durumda ne de teklifle huzur hakkı vasıtasıyla çoklu maaş alınması mümkün değildir."