Erdoğan: Önce enflasyonu kontrol altına almamız gerekiyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, emeklilere yönelik banka promosyonu ödemelerini yükselttiklerini belirterek, "İnşallah yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonun düşmeye başlamasıyla elimiz biraz daha rahatlayacak. Çünkü yüksek enflasyon ortamında ne verirsek verelim dipsiz kuyu misali kaybolup gidiyor. Önce enflasyonu kontrol altına almamız gerekiyor. Allah'ın izniyle bunu başaracak programa ve kararlılığa sahibiz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, seçim çalışmaları kapsamında Aksaray’da 15 Temmuz Milli İrade Meydanı'nda düzenlenen mitinge katıldı. Alandaki halka seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, mitinge 35 bin kişinin katıldığını belirtti. Emeklilerin alım güçlerindeki düşüşleri telafi etmek için yeni adımlar attıklarını belirten Erdoğan, şunları söyledi:
"Bölgemizde yaşanan krizlerin, savaşların, gerilimlerin, ülkemizi olumsuz etkilerini hep göğüslüyoruz. Dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de can yakan enflasyonun yol açtığı hayat pahalılığıyla boğuşuyoruz. Çalışanlarımızın ve emeklilerimizin alım güçlerindeki düşüşü telafi etmek için sürekli yeni adımlar atıyoruz. Tüm emeklilerimize bir defaya mahsus 5 bin lira ödeme yaptık. Yılbaşında emeklilerimizin ve çalışanlarımızın maaşlarını yüzde 50 oranında artırdık. Emeklilerimizin ikramiyelerinde aynı şekilde yüzde 50 artışa gittik. Son olarak banka promosyon ödemelerini 8 bin ile 12 bin lira arasında yükselttik. İnşallah yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonun düşmeye başlamasıyla elimiz biraz daha rahatlayacak. Çünkü yüksek enflasyon ortamında ne verirsek verelim, dipsiz kuyu misali kaybolup gidiyor. Önce enflasyonu kontrol altına almamız gerekiyor. Allah'ın izniyle bunu başaracak programa ve kararlılığa sahibiz."
'BİRAZ DAHA SABREDECEĞİZ'
Erdoğan, konuşmasının devamında, "Hep birlikte biraz daha sabredeceğiz. Ülkemizin gücünden ve potansiyelinden rahatsız olan çevreler, muhalefeti de kullanarak milletimizi karamsarlık bataklığına sürüklemek istiyor. Amaçları Türkiye'yi mevcut kazanımlarından edecekleri bir güvensizlik ve istikrarsızlık iklimine sokmaktır. Gelip geçici sıkıntıları, asırlık hedeflerin önüne koyarak milletimizle aramızı açabileceklerini sanıyorlar. Biz bu senaryoyu defalarca yürüdük. Vesayetin türlü tuzaklarıyla uğraşırken gördük. FETÖ'den, PKK'ya, terör örgütlerinin saldırılarına karşı koyarken gördük. Emperyalistlerin ülkemize yönelik kuşatmalarını kırarken gördük. Bu oyunu hep beraber bozacağız" dedi.
Ülkeyi 3 kat büyüttüklerini ifade eden Erdoğan, "Asırlık altyapı ihmallerini telafi ederek, nasıl 2023 hazırladıysak, şimdi de çok daha fazlasını yaparak Türkiye Yüzyılı'nı inşa edeceğiz. Ülkemizi bugüne kadar 3 kat büyüttük. Önümüzdeki dönemde 2 kat daha büyüteceğiz. Sadece kayıplarımızı telafi etmekle kalmayacak, ülkemizi dünyanın en büyük on ekonomisinden biri haline getireceğiz. Bunu da Aksaray'la birlikte, 81 vilayetimizle birlikte yapacağız" diye konuştu.
Bölgede gerilimlerin arttığını belirten Erdoğan, "Daha yapmamız gereken çok iş var. Tamamlamamız gereken çok proje, başarmamız gereken çok mücadele var. Bölgemizde yaşananları görüyorsunuz. Bir yanımızda Rusya, Ukrayna savaşı alevlenerek sürüyor. Diğer yanımızda İsrail'in kadın, çocuk demeden katlettiği Gazze halkının yaşadığı vahşet giderek derinleşiyor. Balkanlar'dan, Kafkasya'ya her yerde gerilim artıyor. Sözde büyük devletlerin ve onların güdümündeki uluslararası kuruluşların kimseye hayrının dokunmadığına en acı örnekleriyle şahit oluyoruz" dedi.
'18'İNCİ DEFA MİLLETİMİZDEN DESTEK ALACAĞIZ'
Hiçbir alanda kazanımlardan taviz vermeyeceklerini ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:
"Maruz kaldığımız sayısız saldırıyla biz de bu felaket tablosunun içine çekilmek isteniyoruz. Yaşadığımız depremlerin omuzlarımıza bindirdiği yükü bunlara ilave etmek gerekiyor. Milletçe, birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimizi muhafaza ettiğimiz için karşılaştığımız badireleri birer birer atlatarak bugünlere gelebildik. Birtakım muhterislerin, keyfi öyle istiyor diye şimdi pes edemeyiz. Tam tersine mücadele bayrağını daha yukarıya taşıma vaktidir. Daha çok üreteceğiz. Daha çok ihraç edeceğiz. Devletimizi daha da güçlendireceğiz. Ordumuzu daha da güçlendireceğiz. Ekonomimizi daha da güçlendireceğiz. Aile yapımıza daha sıkı sıkıya sahip çıkacağız. Gençlerimize, çocuklarımıza daha sıkı sahip çıkacağız. Medeniyet mirasımıza, daha sıkı sahip çıkacağız. İmanımızdan, inancımızdan taviz vermeyeceğiz. Hayallerimizden, hedeflerimizden taviz vermeyeceğiz. Hiçbir alanda kazanımlarımızdan taviz vermeyeceğiz. Hep ileri gideceğiz. Hep büyüyeceğiz, hep beklenen olacağız. Çünkü biz Türkiye'yiz. Çünkü biz Türk milletiyiz. Çünkü biz kendi milletimizin iftiharı mazlumların ve mağdurların umuduyuz. Cumhuriyetimizin ilk asrında yaşadıklarımızdan aldığımız dersler ışığında önümüzdeki asrı, kendi çağımız yapmakta kararlıyız. Bugüne kadar sandıkta milletimizin önüne çıktığımız 17 sınamanın her birinde seçimin konusunun yanı sıra işte bu vizyona da destek istedik. İnşallah 31 Mart'ta da böyle olacak ve biz 18'inci defa milletimizden destek alacağız."
‘YEDİ DÜVELE MEYDAN OKUMAKTAN ÇEKİNMEYİZ’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aksaray’dan sonra Yozgat’a geldi. Burada konuşan Erdoğan, geçen yıl 26 Nisan'da Yozgat'ta hizmete giren hızlı tren hattının hayırlı olmasını dileyerek, "Yaparsa AK Parti yapar. Yine AK Parti yapacak. Öyle sağa sola savrularak birileri kalkıp da 'bir şeyler yapalım' derse buna da aldanmayalım. Cumhurbaşkanı kardeşiniz sizin hizmetinizde. Biz zaten sizlere efendi olmaya değil hizmetkar olmaya geldik. Ve şimdi 31 Mart‘ta Cumhurbaşkanınız, seçilecek olan yerel yönetimdeki kardeşlerimle, Celal Köse kardeşimle ve tüm diğer ilçelerdeki belediye başkanı kardeşlerimle Yozgat’ımıza hizmetimiz şüphesiz ki çok daha güçlü olacaktır. Ve şimdi Sorgun ve Akdağmadeni istasyonlarının da açılmasıyla daha fazla insanımız hızlı trenin konforundan istifade etmeye başladı. Rabbim ömür, milletimiz de destek verdikçe sizin için çalışmaya devam edeceğiz. Yeter ki Yozgatlılar olarak bizden duanızı, desteğinizi esirgemeyin. Allah‘ın izniyle gerisi bizim için mesele değildir. Sorun mu var çözeriz. Engel mi var aşarız. Sıkıntı mı var gideririz. Saldırı mı var göğsümüzü siper ederiz. Yozgat bizimle olduğu müddetçe gerekirse 7 düvele meydan okumaktan çekinmeyiz" dedi.
Erdoğan, aldığı rakama göre meydanda 50 bin kişi olduğunu söyleyerek, "Yozgat bugüne kadar bizi hiçbir zaman bu yolda yalnız koymadı. Terör örgütlerinden ihanet şebekelerine kadar ülke ve millet düşmanı kim varsa hepsinin de başını ezdik. Gabar’da ezdik, Tendürek’te ezdik, hala eziyoruz. Bak şimdi Gabar’da petrol çıkardık. Neden? Teröristleri temizledik ve şimdi oradan her gün binlerce, on binlerce varil hamdolsun petrol çıkarıyoruz. Devletimizin toprakları üzerinde operasyon yapılmasına, vatanımızın bölünmesine müsaade etmedik. Gazze meselesinden Filistin’e, Türkistan’dan Karabağ’a nerede bir işgal, zulüm, adaletsizlik ve hukuksuzluk varsa elimizle, dilimizle ve kalbimizle müdahale ettik" diye konuştu.
‘ÇOK DAHA FAZLASINI BAŞARACAĞIZ'
Erdoğan, düne kadar toplu iğneyi ithal eden bir Türkiye olduğuna işaret ederek, "Tabancasını bile yurtdışından satın alan değil 5,5 milyar dolar ihracatla savunma sanayiinde destan yazan bir Türkiye var. Bugün Balkanlar’da barışın korunmasında, Libya’da darbenin engellenmesinde aktif rol alan güçlü, cesur, dirayetli bir Türkiye var. Türkiye’yi bugünlere sizlerle birlikte getirdik. Ekonomiden ihracata her alanda ülkemizi 4-5 kat beraberce büyüttük. Ülkemizi birçok başlıkta parmakla gösterilen konuma beraberce getirdik. Başta savunma olmak üzere her alanda kendi göbeğimizi kendimiz kestik ve kesiyoruz. Milli savaş uçağımız KAAN’ı gördünüz mü? ‘Yapamaz’ dedikleri, ‘yapsalar bile uçuramazlar’ diyerek küçümsedikleri KAAN ilk uçuşunu başarıyla gerçekleştirdi. İnşallah 2028 yılında bir uçak sesi duyup başımızı kaldırdığımızda gökyüzünde Türk mühendislerinin yaptığı KAAN’ı göreceğiz. Gök vatanımızın korunmasında KAAN önemli rol oynayacak. Ülkemizin ilk milli markası Togg tam bir yıldır yollarımızı süslüyor. Bundan 60 yıl önce devrim otomobilini bir yolunu bulup engellemişlerdi; ama Togg’da buna muvaffak olamadılar. Çok uğraştılar. Pek çok iftira attılar. Togg’un milletimizle buluşmasına set çekmek için her türlü rezilliği sergilediler. Ancak emellerine ulaşamadılar. ‘Fabrikası bile yok’ diyenlere aldırmadan yolumuza kararlılıkla devam ettik ve hamdolsun sonunda başardık. İnşallah çok daha fazlasını başaracağız. Türkiye’yi dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisi arasına dahil edinceye kadar mücadelemizi sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı.
'ÇALIŞANLARIMIZI VE EMEKLİLERİMİZİ ENFLASYONA EZDİRMEDİK'
Erdoğan, ekonominin ihracat, istihdam ve büyüme tarafında hiçbir sorun olmadığını işaret ederek, "Deprem sebebiyle oluşan 104 milyar dolarlık ilave yüke rağmen geçen sene yüzde 4,5 gibi çok yüksek oranda büyüme kaydettik. Milli gelirimiz ilk kez 1,1 trilyon doların üzerine çıktı. Nereden nereye. İşsizlik oranımız yüzde 9,4 ile son 10 yılın en düşük seviyesini gördü. Turizmde de 57 milyon turist ve 54,5 milyar dolar geliri yakaladık. En büyük sıkıntımız olan enflasyon konusunda da yılın 2’nci yarısından itibaren güzel haberler gelmeye başlayacak. Nasıl daha önce enflasyonu tek haneye biz düşürdüysek aynı başarıyı tekrarlayacağız. Hayat pahalılığının özellikle emeklerimizi bunalttığını biliyorum. Bu amaçla tek seferlik 5 bin lira ödemesinden yüzde 50’yi bulan maaş ve bayram ikramiyesi artışlarına kadar pek çok adım attık. Sadece bu 3 düzenlemeyle bütçeden 300 milyar liralık ek kaynak kullandık. Son olarak kamu bankalarıyla gerekli görüşmeleri yaparak promosyonların yükseltilmesini sağladık. Kamu bankalarımız 8 bin ila 12 bin lira promosyon ödemeyi kararlaştırdı. Hatta dünden itibaren bununla ilgili başvuruları almaya başladı. Özel bankaların da bunun altında rakamlar vermeyeceğine inanıyoruz. Bayram ikramiyesi Nisan’ın ilk haftası hesaplara yatırıyoruz. İktidarımız döneminde çalışanlarımızı ve emeklilerimizi enflasyona asla ezdirmedik, bundan sonra da ezdirmeyeceğiz. İçinde bulunduğumuz asra Türk’ün mührünü hem de çok güçlü, çok kararlı bir şekilde vurmadan durmayacağız. Bunun için yapmamız gereken bellidir; kimsenin bizi bölmesine, aramıza fitne sokmasına, nifak tohumları ekmesine izin vermeyeceğiz" dedi.
'ÇIRAK GENEL BAŞKAN SELEFİNDEN BİLE FASON ÇIKTI'
Erdoğan, kendilerinin siyasetinin eser ve hizmet siyaseti olduğunu vurgulayarak konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Biz bu millete efendilik taslamaya değil, hizmetkar olmaya talibiz. Yarım asrı bulan siyasi hayatımız boyunca meseleye daima böyle baktık. Kazandıkça kibri büyüyenlerden değil tevazu sahibi olanlardan olduk. Bugün de aynı yerdeyiz. Aynı samimiyetle hareket ediyoruz. Hak'kın rızasını kazanmak, halkımızın da hayır duasını almak dışında gönlümüzün meylettiği hiçbir şey yok. Sadece 'şu gök kubbede hoş bir sada bırakalım yeter’ diyoruz. Son nefesimize kadar istikametimizi bozmadan inşallah bu yolda yürümeye devam edeceğiz. Bizim duruşumuz da amacımız da niyetimiz de bellidir. Eksiğimiz, kusurumuz olsa da elhamdülillah niyetimiz sağlamdır. Biz sadece iş yapmanın, eser ortaya koymanın, sizlere layıkıyla hizmet etmenin, şehirlerimizi mamur etmenin peşindeyiz. Muhalefetin işler acısı halini sizler de görüyorsunuz. Son seçimlerde yaşadıkları yenilgiden sonra güya bir değişime gittiler. Ama '13'üncü cumhurbaşkanımız’ diyerek yere göğe sığdıramadıkları genel başkanları dışında hiçbir şeyi değiştirmediler. Darbe severlikten ayrımcılığa, milletle ve milletin inanç değerleriyle kavga etmekten faşizme kadar eski tas eski hamam devam ediyorlar. Bay Kemal’in yerine bin bir umutla getirdikleri çırak genel başkan selefinden bile fason çıktı. Daha 5 ay bile demeden muazere kayboldu, şaft kaydı, dingil kırıldı, motor su kaynattı. Özgür efendi ‘bu eziyet bir an önce bitse de kurtulsak’ havasında. 31 Mart’ı adeta iple çekiyor. Her gün konuşuyor, bir şeyler söylüyor. Hatta arada CHP’li belediyeleri eleştirip bizim ulaştırma yatırımlarımızdan övgüyle bahsettiği de oluyor. Hatta bazen belediye başkan adayını sahneye bile çıkaramıyor. Ama ne hikmetse bavullarla, çantalarla taşınan deste deste dolar, Eurolar hakkında ağzını bıçak bile açmıyor. Akıllı telefondan banka uygulamasıyla 30 saniyede halledebilecekleri bir işlem için 6-7 adamı neden bu kadar yorduklarını açıklamıyor" dedi.
‘SORSAN ‘İTTİFAK, MİTTİFAK YOK’ DİYORLAR’
Erdoğan, CHP ve DEM arasındaki iş birliğine dikkat çekerek, "Sorsan ‘ittifak mittifak yok’ diyorlar. Ama neden belediye başkanı, meclis üyesi olarak devşirme adaylar gösterdiklerinin sebebini söylemiyorlar. Yani ortada tam anlamıyla bir siyasi dalavere var. Ancak bundan her iki partinin seçmeninin de haberi yok. Kendilerine hüsniyetle oy veren seçmenlerinin iradesini işporta malı gibi sürekli birilerine peşkeş çekiyorlar. 31 Mart seçimleri Türk siyasetinin bu kirli ve kibirli zihniyetten kurtuluşun inşallah miladı olacak. Tabii bunun için sandıktan çıkacak sonuç çok çok önemli. Şimdi burada Yozgat’tan bir kez daha söz almak istiyorum. Sadece Yozgat’ı almak yetmez. Ankara ve İstanbul başta olmak üzere size diyorum ki ricam o; İstanbul’daki Yozgatlı hemşerilerimizi arayacaksınız. Onlara ‘oylar Murat Kurum’a’ diyeceksiniz. Ankara‘yı arayacaksınız. Ankara’daki hemşerilerinize ‘Oylar Turgut Altınok’a’ diyeceksiniz. Çünkü CHP zulmünden İstanbul’umuzu, Ankara’mızı, İzmir’imizi gelin kurtaralım. İnşallah Ramazan Bayramı gelmeden 31 Mart’ı milli irade bayramına dönüştüreceğimize yürekten inanıyorum. Türkiye’yi bu iş bilmezlerin eline bırakmamak için her zamankinden daha çok çalışıyoruz. Şehirlerimizi Türkiye Yüzyılı’na hazır hale getirmek için yoğun bir çabanın içindeyiz" dedi.