Gündem
Politika
Spor
Dünya
Ekonomi
Kurumsal
English
You are already subscribed to notifications.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ülkemizi zayıf günlerine döndürmek isteyenlerin çabaları hiç bitmeyecektir

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'ye diz çöktürerek ülkeyi yeniden eski zayıf günlerine geri döndürmek isteyenlerin çabalarının hiç bitmeyeceğini belirterek, "Önemli olan bizim milletçe kazanımlarımıza ve geleceğimize sahip çıkmamızdır. Yaşadığımız her sınamada görüyoruz ki milletimizin bu konudaki kararı nettir, kesindir" dedi.

ABONE OL
Kaan ULU/ ANKARA, (DHA)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, şehit aileleri ile birlikte iftar programına katıldı. Erdoğan, iftar yemeğinin ardından bir konuşma gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerçekleştirdikleri bu iftar vesilesiyle milletin ve tüm İslam aleminin mübarek ramazan ayını tebrik ederek, "Şehit yakınlarımız ve gazilerimiz milletimizin bize emanetidir. Kendilerinin her meselelerinde yanlarında olmak, gönüllerini hoş etmek, rızalarını almak boynumuzun borcudur. Bu amaçla hem gereken kurumsal düzenlemeleri yaptık hem de onları kalbimizin en mutena köşesinde misafir etmeyi şeref bildik. Bugün de sınırlarımız içinde, sınırlarımızda ve sınırlarımız ötesinde milletimizin huzuru devletimizin bekası, geleceğimizin güvencesi için vazife yürüten kardeşlerimiz var. Sayılarını milyonlarla ifade edebileceğimiz askerimize, polisimize, jandarmamıza, güvenlik koruyucumuza ve diğer kamu personelimize şükran borçluyuz. Rabbim hepsini de korusun, muhafaza etsin, ayaklarına taş değdirmesin" diye konuştu.

 

'TARİHÇİLER BİZİM İÇİN 'ASKER MİLLET' TESPİTİNİ YAPARLAR'

Erdoğan, konuşmasının devamında, esasen 15 Temmuz'da gördüklerini kaydederek, şunları söyledi:

"Bu ülkenin erkeği ve kadınıyla, genci ve yaşlısıyla, her meslekten, her kesimden insanıyla tamamı; yeri geldiğinde birer savaşçı kahramana dönüşe bilmektedir. Tarihçiler milletlerin öne çıkan vasıflarını anlatırken bizim için 'Asker Millet' tespitini yaparlar. Gerçekten de binlerce yıllık millet tarihimiz ve 2 bin 200 yılı aşkın devlet geleneğimiz boyunca bu vasfımızı hep gösterdik. Bu vasfı hiçbir zaman kaybetmedik. Son olarak Çanakkale'de ve milli mücadelede topyekün seferberlik anlayışıyla vatan topraklarını savunurken de aynı saikle kıyam ettik. Yakın geçmişimizde PKK'dan FETÖ'süne kadar bütün terör örgütlerine karşı verdiğimiz mücadelede esasen milli bir şahlanıştı. Son 21 yılda biz de eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, sanayiden tarıma, her alanda hayata geçirdiğimiz reformlarla bu milli şahlanışın alt yapısını güçlendirdik. Savunma sanayine yaptığımız yatırımlarla Türkiye'yi gerçek anlamda bağımsız bir devlet haline getirdik. Çevremizde yaşananları görüyorsunuz. Şayet siyasetiyle, ekonomisiyle, savunma sanayi, sosyal yapısıyla güçlü bir devlet değilseniz size her türlü zulmü reva görüyorlar."

'MİLLETİMİZİN BU KONUDAKİ KARARI NETTİR'

Erdoğan, vatan topraklarını korumanın ve o sınırlar içinde güvenle yaşamanın yolunun her bakımdan güçlü olmaktan geçtiğini vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Cumhuriyetimizin ilk asrında bu konuda yaşadığımız eksiklerin bedelini; geri kalmışlıkla, istikrarsızlıkla, kaosla, vaktimizi ve enerjimizi iç mücadelelere harcayarak ödedik. Bilhassa son 10 yılda Türkiye’yi yeniden aynı duruma düşürmek için pek çok oyun oynandı. Pek çok tuzak kuruldu. Terör saldırıları ve darbe girişimleri de bunların arasındaydı. Hamdolsun milletimiz birliğine, beraberliğine, kardeşliğine sahip çıkarak tüm bu oyunları ve tuzakları bozdu. Şehitlerimizin ve gazilerimizin fedakârlığı ile 85 milyonun tek yürek ve tek olarak istiklalini ve istikbaline sahip çıkmasıyla hep yolumuza devam ettik. 'Türkiye Yüzyılı' vizyonuyla geleceğimize yeni bir ufuk açtığımız şu dönemde elbette hala aşmamız gereken sıkıntılarımız mevcuttur. Allah'ın izniyle hepsinin de üstesinden geliriz. Sahip olduğu güçlü altyapı sayesinde ülkemiz için artık gündemindeki her meselenin çözümü sadece irade, plan ve vakit işidir. Çünkü biz bir ülkenin programlarını hayata geçebilmesi için gereken ilk şarta; yani huzur ve güven iklimine, siyasi istikrara, sosyal barışa sahibiz. Türkiye'ye diz çöktürerek ülkemizi yeniden eski zayıf günlerine geri döndürmek isteyenlerin çabaları tabii ki hiç bitmeyecektir. Önemli olan bizim milletçe kazanımlarımıza ve geleceğimize sahip çıkmamızdır. Yaşadığımız her sınamada görüyoruz ki milletimizin bu konudaki kararı nettir, kesindir. Bu duygularla ramazan'ı şerifinizin tekrar mübarek olmasını diliyorum. Bu ay boyunca tutacağınız oruçların, yapacağınız ibadetlerin, hak katında kabul ve karin olmasını niyaz ediyorum."

Diğer Haberler

  1. Bakan Yerlikaya, Iraklı mevkidaşı Şemmeri ile görüştü
  2. DMM'den, sosyal medyadaki mutfak paylaşımına yalanlama
  3. Cevdet Yılmaz: Güçlenen rezervlerimiz ekonomiye duyulan güveni perçinlemiştir
  4. TBMM Başkanı Kurtulmuş, Rus ve Kazak mevkidaşları ile görüştü
  5. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 3 ülkenin büyükelçisinden güven mektubu
  6. Bakan Güler, Suudi Arabistan Genelkurmay Başkanı Hamed Al-Ruwaili'yi kabul etti
  7. Anahtar Parti, 58 ilde teşkilatlandı
  8. Genç Parti’den Saadet Partisi’ne ziyaret
  9. Özgür Özel: Asgari ücrete zam değil, indirim yaptılar
  10. Bakan Göktaş: 'Web Siteleri ve Mobil Uygulamaların Erişilebilirliği Genelgesi'nde son aşamaya geldik

© Copyright 2024

DHA