CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Şanlıurfa’da
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Şanlıurfa'da esnaflla buluşup, adliye önünde 276 gündür oturma eylemi yapan Şenyaşar ailesini ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, eşi ve 2 oğlu öldürülen kadının adalet aradığını söyleyerek, "Adalet bekleyen bir annenin sesini niçin duymazlar, görmezler, hissetmezler? En büyük acı burada" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu çeşitli temaslarda bulunmak üzere geldiği Şanlıurfa'da ilk olarak kentin simgesi Balıklıgöl'ü ziyaret etti. Buradaki balıklara yem atan Kılıçdaroğlu, daha sonra Hazreti İbrahim'in doğduğuna inanılan mağaraya giderek dua etti. Bölgedeki esnafı da ziyaret ederek sohbet eden Kılıçdaroğlu, kendisine ikram edilen acı pul biber isotun tadına baktı. Kılıçdaroğlu, isotun çok acı olduğunu ancak eşinin yemeklerde bu biberi kullandığını ifade etti.
ADLİYE ÖNÜNDEKİ AİLEYİ ZİYARET ETTİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Şanlıurfa Adliyesi önünde eşi ve 2 oğlu silahlı kavgada ölen ve olayla ilgili tutuklanan oğlu için 150 yıl hapis cezası istenmesine tepki için 276 gün önce oturma eylemi başlatan Emine Şenyaşar'ı ziyaret etti. Emine Şenyaşar, ziyaretine gelen Kılıçdaroğlu'a sarılarak gözyaşı döküp Kürtçe yaşanan olayı anlattı. Emine Şenyaşar'ı dinledikten sonra gazetecilere açıklama yapan Kılıçdaroğlu, davanın takipçisi olacağını belirterek, "Adaleti beraber getireceğiz. Failler kimse beraber ortaya çıkaracağız. Siz adalet biz siyasi bağlantılarını bulacağız. Vicdanı olan herkesin ailenin yanında olması gerekir. Bu sıradan bir dava değil. Bu dava çocuklarını kaybeden bir annenin davasıdır. İnsanım diyen herkesin bu davaya sahip çıkması lazım. Bunun sağı, solu, partisi yoktur. Bu bir adalet mücadelesidir. Bir annenin çığlığını nasıl duymayız" dedi.
Suruç'ta yaşanan olayla ilgili davaya siyasi baskılar yapıldığını öne süren Kılıçdaroğlu, "Burası peygamberler şehri ama adaletsizlik şaha kalmış. Nasıl olur böyle bir şey? Sorun adliyede çözülecek, hakim ve savcılar gelecek çözecekler. Bütün bilgiler ortada, kimse cesaret edip adım atamıyor. Neden? İşin içinde bir milletvekili var diye. Adalet, adalet, adalet kardeşim. Anne adalet istiyor. Elbette çocukları geri gelmeyecek ama yüreğindeki ateş soğusun istiyor. Biz bu davanın takipçisi olacağız" diye konuştu.
GÖBEKLİTEPE’YE HAYRAN KALDI
Kılıçdaroğlu ve beraberindekiler daha sonra 12 bin yıllık geçmişe sahip UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'nde yer alan Göbeklitepe’yi dolaştı. Ören yerindeki dikili taşları inceleyen Kılıçdaroğlu, buradaki görevlilerden Göbeklitepe ve yürütülen kazı çalışmalarına ilişkin de bilgi aldı.
‘ELEKTRİĞİ ÇİFTÇİLERE BEDAVA VERECEĞİZ’
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, STK temsilcileri ve muhtarlar ile toplantı düzenledi. Toplantıda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi'ni istediğini belirterek, "Bize Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığını verin, elektriği bütün çiftçilere bedava vereceğiz. Aynı zamanda elektrikten de kazanacak. 2,5 milyonluk araziyi güneş tarlalarıyla donatacağız" dedi.
'ŞANLIURFA’DA 1 MİLLETVEKİLİ AYIBI BİZE AİT'
Salonda bulunan kalabalığa 'Sizinle helalleşmeye geldim' diyen Kılıçdaroğlu, "Eğer Şanlıurfa'dan 13 milletvekili çıkarken biz bir milletvekili çıkartıyorsak bu ayıp bize ait. O yüzden aynı zamanda sizinle helalleşmeye de geldim. Gelmedik, sofranıza oturmadık, derdinizi dinlemedik" diye konuştu.
Şanlıurfa’da bulunmaktan dolayı mutlu olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Şanlıurfa sıradan bir kent değil, Peygamberler Şehri diyoruz buraya. Bir saygınlığı var. Bu toprakların su ile buluştuğunu düşünün. Bereketin fışkırdığını hepimiz gördük. Taşı sıksa suyu sıkacak ama işsiz gençlerimiz var. Milli Kurtuluş Savaşı'nda olağanüstü bir çaba harcadı Gaziantep ile beraber. 'Şanlı' unvanı aldı. Genç bir nüfusu var Şanlıurfa'nın. Her ülke gençleri kendi geleceğinin güvencesi olarak görür. Onlara kızmamamız lazım. Gençleri daha anlayışla karşılamamız lazım, taleplerine kulak kabartmamız lazım. Burası aynı zamanda bereketli topraklarıyla tarımın, ziraatın de başkentidir. Türkiye'deki pamuğun yüzde 32'sini tek başına, fıstığın yüzde 42'sini, isotun yüzde 40'ini tek başına Şanlıurfa üretir. Çok ama çok değerli bir mekandayız. Organik pamukta da Türkiye birincisi aynı zamanda. Çiftçiye soralım; 'derdiniz var mı?' diye. Her birisi dertli. Şanlıurfalı kardeşlerim unutmasınlar, tarım stratejik sektördür. Günde 3 sefer yemek yemek, evlatlarınızın karnını doyurmak zorundasınız. Beslenmek zorundayız hepimiz. Tarım, bütün dünyada stratejiktir. Sadece toprakla ilgili değil. 350 bin büyükbaş, 2,5 milyon küçükbaş hayvan, 600 bin de kanatlı hayvan besliyor bu topraklar. Dolayısıyla Şanlıurfa tek başına kendisi için değil, Türkiye için de çok büyük bir kenttir. Emin olun iyi bir politika ile bütün Orta Doğu'nun en önemli merkezi haline gelebilir."
'TÜRKİYE’NİN YENİ BİR YOL HARİTASINA İHTİYACI VAR'
Türkiye’nin yeni bir yol haritasına ihtiyacı olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Kavgadan uzak, devleti bilen ve tanıyan, sosyal devletin ne olduğunu bilen, üretimin ne kadar değerli olduğunu bilen, üreten bir ülkenin dünyada saygınlığı olduğunu bilen bir yönetim anlayışına ihtiyacımız var. Bizim 'dış güçler' diye şikayet etmeye hakkımız yok. Kardeşim sen önce kendine bak. Kendin dik olacaksın, kendin üreteceksin. Her ülke bir başka ülkeyi sömürmek isteyebilir ama sen üretirsen, kazanırsan güçlü olursun. Kimsenin önünde diz çökmezsin, yalvarmazsın. Ekonomin güçlüyse korkmayacaksın. Ekonomi güçsüzse sorunumuz var. Bizim ekonomimiz neden güçsüz diye soracağız o zaman. Eksiğimiz, iyi politikacı yok. Siyaset köşeyi dönme, cebi doldurma aracı değildir. Siyaset, kişiyi, kendini ülkesine, vatandaşına vakfetmesi demektir. İyi siyasetçiyi yetiştirecek, onların önünü açacak olanlar da sizlersiniz. Ekonomi biliminin özü şudur. İnsanların ihtiyaçları sınırsızdır ama kaynaklar sınırlıdır. Ekonomi bilimi, sınırlı kaynaklar ile sınırsız ihtiyaçları dengelemeye çalışır. Ekonomi biliminin mantığı budur.”
‘SOSYAL DEVLETİ AYAĞA KALDIRACAĞIZ’
Şanlıurfa'nın temel sorunlarından birinin de mevsimlik işçilik olduğuna değinen Kılıçdaroğlu, “Her yere giderler. Gidenler nerede kalıyorlar? İnsani koşullarda mı çalışıyorlar acaba? Bu yeni bir olay değil. Nasıl olur da mevsimlik tarım işçilerine kalacakları bir yer sağlayamıyoruz? Görmüyoruz insanı. Pandemi döneminde esnaf ve çiftçi büyük sıkıntılar çekti. Bir çiftçi borcunu ödeyemedi diye hapse atılır mı? Traktörüne haciz uygulanır mı? Borcunu nasıl ödeyecek bu adam? Bunların tamamına son vereceğiz. Sosyal devleti yeniden ayağa kaldıracağız. Çiftçilerin ve esnafın aldıkları kredilerin faizlerini ilk bir haftada sıfırlayacağız. Faizi indirdik diyorlar. Çiftçinin faizi indi mi? Kredi kartı kullanan vatandaşın faizi indi mi? Merkez Bankası'nın bankalara açtığı kredinin faizi inmiş. Çiftçi, esnaf yararlanmadı ki. Faiz konusunda ciddi bir mücadele yapacaksan Londra'daki tefecilerden borç para almayacaksın, kendi vatandaşından Türk Lirası ile borçlanacaksın. Biz kendi enflasyonumuza bir de Avrupa Birliği'nin ve ABD'nin enflasyonunu sırtımıza aldık. Buna itiraz edelim diyelim Londra mahkemeleri yetkili. Allah'ın izniyle bunların tamamını tereyağından kıl çeker gibi çekeceğim ve kurtaracağım Türkiye'yi. 84 milyonu Londra'daki bir avuç tefeciye mahkum etmek bize yakışmaz” ifadelerini kullandı.