Binali Yıldırım: Vatandaşın kararı, Türkiye'nin yeni yüzyılının geleceğini belirleyen karar olacak

​AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, AK Parti İzmir İl Başkanlığı tarafından düzenlenen 'Gönül Sofrası' iftar programına katıldı. İzmir'de bir otelde yapılan programa, İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, Tarım ve Orman eski Bakanı Bekir Pakdemirli, AK Parti İzmir milletvekilleri ve adayları, şehit aileleri, kentteki oda, borsa, birlik başkanları, iş insanları, sivil toplum kuruluşları temsilcileri katıldı. Programda konuşan Binali Yıldırım, "Bugün bu salonda İzmir'in kalbi atıyor. 2011 yılında yine bu salonda milletvekili adayı olduğumda İzmir için 35 proje açıklamıştım. Geçen zaman içerisinde bu projelerin birçoğunun hayata geçtiğini bir kısmının devam ettiğini görmekteyiz. İzmir Körfezi geçişi gibi başlanmayan projeler de var. Bunun başlamama nedenini hepiniz biliyorsunuz. İzmir bazı konularda çok hassas. Maalesef yaptığımız işleri de çok kolay başarmadık; sürekli yasal engellemelerle karşı karşıya kaldık" ifadelerini kullandı.  

'İZMİR VE MANİSA'YI BİRLEŞTİRDİK'

Üç stadyum için çalışmaların aynı anda başladığını belirten Yıldırım, "Karşıyaka'yı devam ettiremedik. Yasal engellerden dolayı kaldı ama bugün Göztepe Gürsel Aksel ve Alsancak Mustafa Denizli stadyumları gayet güzel oldu ve İzmir'e yakıştı. Karşıyaka'ya da engel olunmasaydı İzmir'imizin üç tane çok güzel stadyumu olacaktı. Balıkçı barınakları, yat limanları gibi önemli projelerimiz engellendi ama birçoğunu hayata geçirdik. İzmir'de eğer çevreyolu olmasaydı şehir içi trafiğinin hali ne olurdu? Altınyol'da saatlerce bir santim bile ilerleyemezdik. İzmir Adnan Menderes Havalimanı'nın yeni terminalleri yapılmasa geçtiğimiz birkaç sene içerisinde 75 milyon yolcuya nasıl hizmet verecekti? Sabuncubeli Tüneli ile bugün İzmir ve Manisa'yı birleştirdik. Sabuncubeli artık 13 virajı ile ölüm yolu değil. İki tüp tüneli ile Manisa ve İzmir arası 20 dakikaya indirildi. Konak Tüneli belki küçük ama çok büyük hizmet yapıyor. Açıldığı günden beri 8 yılda 100 milyon üzerinde araç geçişi olmuş" diye konuştu.

'SİYASETİ HİZMETİN BİR ARACI OLARAK GÖRDÜK'

İzmir'in sıradan bir şehir olmadığını ve her şeyin en güzeline layık bir şehir olduğunu vurgulayan Yıldırım, "Atatürk'ün iktisat kongresini topladığı tarihi bina, 1979'da CHP'li belediye başkanı tarafından yıkılmış. Şimdiki başkan tarafından otopark için çalışmalara başlanmış. Binanın yerinde yeller esiyor. İzmir, Atatürk hassasiyeti en fazla olan ilimizdir. 'Bu tarihi bina, tarihten silinemez' diyerek tescilli hale getirdik ve valiliğimizin önderliğinde kongre binasını yaptık. Siyaseti hizmetin bir aracı olarak gördük. Hizmette siyaset olmaz. 20 yıldır Cumhurbaşkanımız ile yılmadan, yorulmadan ülkemize, milletimize hizmet etmeye devam ediyoruz" dedi.

'YOL, KÖPRÜ, TÜNEL MEDENİYETTİR'

Yıldırım yapılan yol, köprü ve tünellerin medeniyet olduğunu ifade ederek, "Aranızda milletvekili adayı olarak bulunmuyorum. Bunun için istemek daha kolay. İzmir'den istiyorum; güven ve istikrarın devamına var mısınız? Eğer bu yollar olmasaydı, bu havalimanları olmasaydı, dünyanın en büyük havalimanı olmasaydı demiryolları yeniden devlet politikası haline gelmeseydi bugün Türkiye hiçbir şekilde 255 milyar dolar ihracata ulaşamazdı. Bazıları 'Yollar yenir mi?' diyor. Yenmez ama yiyeceklerimizi soframıza getirir. Yol olmasa hiçbir şey olmaz. Yol, köprü, tünel medeniyettir" dedi. 

'BU COĞRAFYA ÇOK HAREKETLİ, ÇOK DİNAMİK'

Son 4-5 yıldır büyük bir küresel felaketle karşı karşıya olunduğuna değinen Yıldırım, "Önce pandemi oldu. Bu bitmeden Ukrayna-Rusya Savaşı patlak verdi. Bunun da en yakın etkileneni yine ülkemiz oldu. İbn-i Haldun'un dediği gibi coğrafya kaderdir. Bu coğrafya çok hareketli, çok dinamik. Sorunun olmadığı ülke yok. Ülkeler işgal ediyor. Irak, Afganistan işgal edildi. Suriye iç savaşa sürüklendi, terör örgütlerinin cirit arttığı ülke haline geldi. Libya işgal altında iç savaş devam ediyor. Emperyalist güçler komşumuz Yunanistan'ı Türkiye ile çarpıştırmak için çalışıyor. İran istikrarsızlaştırılmaya, Balkanlar karıştırılmaya çalışılıyor. Bu tehditler altında bize düşen güçlü olmaktır. Başka hiçbir şansımız yok. Bu bir siyaset değil, bir hakikatin ifadesidir. Onun için savunma sanayine önem veriyoruz" ifadelerini kullandı. 

'TÜRKİYE'NİN YENİ YÜZYILININ GELECEĞİNİ BELİRLEYEN KARAR OLACAK'

Kahramanmaraş merkezli depremlere değinen Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"6 Şubat depreminde 50 binden fazla insanımızı kaybettik. Bu depremin parasal maliyeti 2 trilyon lira. Bütçe giderlerimizin yarısından fazla. Bu şartlar altında vatandaşımız karar verecek. İki iddialı aday arasında karar verecek. Bu karar, Türkiye'nin yeni yüzyılının geleceğini belirleyen karar olacak. 6'lı, 7'li birbirine benzemeyen ekiple mi yola gidecek? Yoksa 20 yılda dağ gibi sorunları dağ gibi hizmetlere dönüştürmüş, istikrarı ve güveni darbeye, vesayetlere, krizlere rağmen kararlı, istikrarlı bir lidere ve yönetime mi karar verecek? Buna İzmir karar verecek. 7 tane Cumhurbaşkanı yardımcılığı şimdiden dağıtıldı ama 8'incisi olmayacak anlamına gelmiyor. Anlamadığım bir şey var; bu memleketin seçtiği belediye başkanlarının hali hazırda görevleri de var. O şehrin insanları bunları belediye başkanlığı yapsın diye seçti. Bu görevi yerine getirmeden onlara yeni makam hazırlıyorsunuz. Bu ne biçim yönetim anlayışı, bu belediye başkanlarına oy verenlere saygısızlıktan öte bir şey değil. Biz sistemi değiştirirken 'Niye tek başkan yardımcısı yok?' diye bizi topa tuttular.  Şimdi herhalde 'Allah razı olsun, iyi ki birden fazla başkan yardımcılığı koymuşlar. Yoksa 6'lı 7'li masayı nasıl tatmin edecektik' diyorlardır. Bunların yapmak istediği, üleşmekten başka bir şey değil." 

'OY UĞURUNA ASLA BÖLÜCÜLERLE, FETÖ'CÜLERLE BİRLİKTE YOL YÜRÜMEYECEĞİZ'

Güven ve istikrarın olmadığı bir ülkede hiçbir şeyin olmayacağına dikkati çeken Yıldırım, "Üretim, istihdam, ihracat ve kalkınma. Bu dörtlüyü sağlamadıktan sonra büyüme, refah olmaz. Biz yoksullukta değil varlıkta eşit olmayı hedefliyoruz. 20 yıldır bölücü terör örgütünü Türkiye gündeminden indirdik. Getirecekleri, kandır, gözyaşıdır, bölünme kavgasıdır. Oy uğuruna, iktidar uğruna asla bölücülerle, FETÖ'cülerle birlikte yol yürümeyeceğiz. Amerika hararetle neden Recep Tayyip Erdoğan'ın gitmesini istiyor? Emperyal güçler niye istiyor? Bu bölgede istikrarsızlaştıramadıkları tek ülke var, Türkiye Cumhuriyeti'dir, onun lideri Recep Tayyip Erdoğan'dır. Bu seçim sıradan bir seçim değil. Türkiye'nin bağımsız olarak, güçlü olarak, bölgesinde ve dünyada sesinin daha gür çıkması için teröre karşı mücadelenin devam etmesi için hayati öneme sahip. 14 Mayıs sınavımız var. Ülkemiz ve geleceğimiz için en güzel karar vereceğinizi biliyorum." Diye konuştu.

'BU KADAR ÇOK KAFANIN BİR ARAYA GELİP ÜLKEYİ YÖNETMESİ ÇOK ZOR'

Bekir Pakdemirli ise "Siyasi partiler dolu dizgin çalışıyorlar. Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı var. Hepsi bu sistem içinde 'Ben daha iyi yaparım' diyor. 50 yıldır siyasetin içinde biri olarak Cumhur İttifakı'na alternatif olarak gösterilen trajikomik bir durum var. Ama hiçbiriniz işinizi 7 kişiyle yönetmiyorsunuz. Bu kadar çok kafanın bir araya gelip bu kadar zor olan bir ülkeyi yönetmesi çok zor" dedi.

'HİÇBİR KOMPLOYA İZİN VERMEDEN EMİN ADIMLARLA GİDİYORLAR'

'Türkiye Yüzyılı'nın iki kavram üzerinde oluştuğunu belirten AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı da "Bir taraf var ki 'Yıkacağız, yapmayacağız, yaptırmayacağız' diyor ama AK Parti’miz 'Yapacağız, geleceğe umutla bakacağız. Gençlerimize güzel bir gelecek vaat edeceğiz' diyor. Hiçbir komploya izin vermeden emin adımlarla gidiyorlar. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 'Milli ve yerli üretimi başlatacağız' demişti ama bugün gelinen nokta itibariyle bu vizyonu geliştirildi. Dünyanın muasır medeniyetlerini geçtik, bir adım öne geçtik" ifadesini kullandı.