Bakan Yumaklı: 'Türkiye Yüzyılı' sadece bir, iki kelimeden ibaret değildir

Bakan Yumaklı, çeşitli ziyaretler için Nevşehir'e geldi. Yumaklı ilk olarak merkezde seçim ofisi açılışı gerçekleştirdi. Burada konuşan Yumaklı, "Bizler, 28 Mayıs'tan sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın, hepimizin onayını aldığı kabinesiyle beraber 'Türkiye Yüzyılı'nın inşası konusunda zaten var olan projelerin ve planlamaların üzerine çalışmaya başladık. 'Türkiye Yüzyılı' sadece bir, iki kelimeden ibaret değildir. 'Türkiye Yüzyılı' hem bugünümüzün hem de çocuklarımızın gelecek nesillerimizin, yarınını inşa etme hususudur. Bu konuda elbette bütün bakanlıklar ve kurumlar ellerinden geleni yapacaktır" dedi.

'KENDİLERİ KULAKLARIYLA DUYMUŞ OLSUNLAR'

Yumaklı, şöyle devam etti:

"Ancak bir de bunun yerel yönetim ayağı vardır. Yerel yönetim ayağında da aynı husus olmazsa, mutlaka bunun bir tarafı eksik kalmış oluyor. Yerel yönetimleri eğer 'Türkiye Yüzyılı'nın inşasının bir parçası yapmazsak, bizlerin gelecek nesilleri için bir kısmı eksik bırakmış oluruz. O yüzden bizler AK Parti olarak siz kıymetli dava arkadaşlarımın çok yakından bildiği, çalıştığı, anlattığı, izah ettiği, hizmet ve eser siyaseti işte bununla mümkün olacak. Sizlerin her birinizden bir şeyi istirham ediyorum. Bu seçim bürosu, sadece seçim zamanı herhangi bir toplantıda bir araya gelmek için kullanılan bir yer değil. AK Parti nedir? Gerçek belediyecilik nedir? Hangi projeleri yapacak? Bu konuda, bunu dinlemek isteyen, bunu anlamak isteyen, tereddüt edenler artık aklınıza ne gelirse, onları lütfen alın ve buraya getirin. Gerçek belediyeciliğin nasıl olduğunu o kardeşlerimiz burada kendileri bizatihi kulaklarıyla duymuş olsunlar."

'BURASI, HAKİKATEN SON DERECE ÖZEL'

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, seçim ofisi açılışı ve çeşitli ziyaretlerinin ardından doğal patates depolarında incelemede bulundu. Burada konuşan Yumaklı, "Nevşehir'in doğal depolama alanlarından bir tanesindeyiz. Dünyada farklı örnekleri belki vardır. Ama burası, hakikaten son derece özel. Hem havalandırma için hem de diğer hususlar için herhangi bir enerji harcamaya gerek kalmaksızın başta patates olmak üzere farklı ürünlerin depolanabildiği doğal bir alandayız. Ülkemizde 5,7 milyon tonluk bir patates üretiminin olduğunu söylemek istiyorum. Nevşehir, patates üretimi açısından Türkiye'de 8'inci sırada. Patates üretiminde kullanılan tohumların tamamı sertifikalı tohum. Bu verimlilik açısından son derece önemli. Verimlilik açısından dünyadaki örneklerine göre, yaklaşık yüzde 80'e yakın daha fazla verim alınması söz konusu" dedi.

'HENÜZ İSTEDİĞİMİZ SEVİYEDE DEĞİLİZ'

Türkiye'nin tohumculukta dünyada söz sahibi ülkelerden bir tanesi olduğunu aktaran Yumaklı, "Tohum üretiminde ilk 10 ülke arasındadır. Türkiye'de üretimde kullanmış olduğumuz tohumların yüzde 97'si, bu ülkenin topraklarında üretilmektedir. Bizim tohum açısından ya da bitkisel üretim açısından herhangi bir problemimiz yok. Ancak bazı ürünler var ki bunların tohumlarıyla alakalı henüz istediğimiz seviyede değiliz. Bunlardan bir tanesi de patates tohumu. Ancak bu konuda işletmelerimiz ve firmalarımız Ar-Ge yaparak patatesteki tohum üretimini şu anda yaklaşık yüzde 15 civarındayız. Bu rakamı yüzde 50-60'lara çıkarmakla ilgili ciddi bir çaba var" diye konuştu.

'GIDA İLE İLGİLİ KONULAR SİYASET MALZEMESİ YAPILMAMALI'

Bazı ürünler üzerinden siyaset yapıldığını belirten Yumaklı, "Maalesef bazı ürünler üzerinden, onlar sembolleştirilerek çok farklı bir ortam oluşturulup, onların üzerinden siyaset yapılıyor. Her zaman söylediğim gibi gıda ile alakalı konular siyaset malzemesi yapılmamalı. Çünkü bu üreticiye de haksızlık, bununla ilgili oluşan ortamdan olumsuz etkilenen tüketiciye de haksızlık. Gerçekten bu konunun tekrar altını çizmek istiyorum. Sezonun toplamında şu anda Nevşehir'de, 660 bin tonluk bir patates stoğu var. Bunun 100 bin ton civarında kısmını tohum olarak düşünürsek, sadece Nevşehir'de 500 bin tonluk bir stok söz konusu. Diğer illerimizde, depolarımızda yeteri kadar ürünümüz var hatta fazlamız var. Türkiye'nin bazı ürünlerin üretimi konusunda kendine yeterliliği, kendi ihtiyaçları için ve ülkeye gelen turistlerin ihtiyacını karşılamak anlamında yeterli. Yeterli olamadığımız kısımlar için de bunları yüzde 100'e tamamlamak için; çok yoğun bir çaba var. O yüzden buradan başta patates üreticileri olmak üzere bu ülkenin gıda arz güvenliğine katkıda bulunan bütün üreticilere teşekkür ediyorum" dedi.

'HERHANGİ BİR SPEKÜLASYON SÖZ KONUSU DEĞİL'

Şu anda patates ve soğanla ilgili herhangi bir spekülasyonun olmadığını söyleyen Yumaklı, şöyle konuştu: "Bu dönemde artık hepimiz de biliyoruz ki ne patatesle alakalı ne de soğanla alakalı aldığımız tedbirler neticesinde herhangi bir spekülasyon söz konusu değil. Olmayacaktır da. Olmaması için hükümet olarak her şeyi yapacağız. Tekrar ediyorum. Hem üretici için hem de tüketici için son derece büyük haksızlık olan bu duruma hiçbir şekilde göz yummayacağız. Bu, sadece bu ürünler için değil. Önümüze gelen bu konuda haksız ortamların oluşmasının sebebi olan bütün hususlara da müdahil olmuş olacağız. Bu konuda Ticaret Bakanımızla çok koordineli bir şekilde çalışıyoruz. Tekrar şunu söylemek istiyorum; Türkiye'nin gıda arz güvenliğiyle alakalı bir sorunu yoktur. Fiyat hareketlerini gıda arz güvenliği üzerinden tanımlamak mümkün değildir. Dolayısıyla bunun dışındaki hususlara da tüketicinin zararına olacak eylemlere de hiçbir şekilde müsaade etmeyeceğiz. Bu konuda Tarım ve Orman Bakanlığı hem de Ticaret Bakanlığı olarak son derece kararlıyız. Bunun da mesajını buradan vermek istiyorum."

AK PARTİ NEVŞEHİR İL BAŞKANLIĞI'NI ZİYARET ETTİ

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, seçim ofisi açılışı ve çeşitli ziyaretlerinin ardından AK Parti Nevşehir İl Başkanlığı’na ziyarette bulundu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Türkiye’nin kendi yerli ve milli savaş uçağı olması için talimat verdiğini belirten Bakan Yumaklı, "O savaş uçağının ilk ve en önemli parçası ortaya konulduğunda 'kalorifer peteği' diye dalga geçtiler. Bakın değerli kardeşlerim, bunlar gerçekten şöyle biraz düşününce insanın aklının almadığı şeyler. Bugün 'o kalorifer peteği' dedikleri ya da işte 'orada bir çubuk var. Vileda çubuğuna benziyor' dedikleri şey hepsinin aslında bütün dünyanın medyalarında birinci sırada yer alan 'evet Türkiye bu işi başardı' sonucuyla nihayetlenmiş olması bizim gururumuz onların da utancı oldu. Milletimizin her alanda nasıl bir ilerleme kaydettiğini görmek istemeyecekler ve istememeye devam edecekler. Ancak üretimini de ihracatını da gelişmesini de kat be kat artıran hızla büyüyen bir Türkiye var. Bu süreç aynı şekilde devam edecek" dedi.

SEKTÖR PAYDAŞLARI TOPLANTISINA KATILDI

Bakan Yumaklı, AK Parti Nevşehir İl Başkanlığı’ndaki programının ardından Ticaret ve Sanayi Odalarına ziyarette bulundu ve kentteki iş insanları ile 'sektör paydaşları toplantısında' bir araya geldi. Son yıllarda dünya genelinde yaşanan bazı olayların gıdanın önemini artırdığını belirten Bakan Yumaklı, "Ülkeleri yönetenler kendi halklarının gıdaya ulaşımı ile ilgili bir tehdit olarak gördüler ve yeniden bütün politikalarını revize ettiler. Biz de öyle yaptık. Potansiyellerimize geri dönüp baktık. Doğal afetler olmaya başladı. Bu da tarımın, ormanın ve gıdanın stratejik önemini artırdı. Yine, iklim değişikliği de önemli bir unsur. İklim değişikliğinin etkisinin en çok hissedecek olan ülkelerin başındayız. Akdeniz havzasındayız" dedi. 

'İHRACAATI 35- 40 MİLYAR DOLARA ÇIKARACAĞIZ'

Sürdürülebilirlik vurgusu da yapan Bakan Yumaklı, "Bizler sürdürülebilir, verimli, kaliteli bir üretim ile kayıtlılık olsun istiyoruz. Bütün bunlardan elde edilen kazancın da sektöre yatırım olarak geri dönmesini istiyoruz. Son aylarda bizim devrim niteliğindeki düzenlemelerimiz Resmi Gazete'de birbiri ardına yayımlanarak yürürlüğe giriyor. Bu aldığımız kararlardan bir tanesi de Kozaklı'daki jeotermal organize tarım bölgesidir. Bu yatırım tamamlandığında 1352 dekarda 46 sera, 16 tarımsal sanayi tesisi kurulmasını sağlayacağız. Bizim bir eksikliğimiz var. Üretmiş olduğumuz ürünlerin daha katma değerli hale getirilmesiyle alakalı tarımsal sanayi konusunu biraz geride bırakıyoruz. Bunu öncelememiz gerekiyor. Üretilen ürünlerin yine sanayi tesislerinde işlenerek marka değeri kazanmasını önemsiyoruz. Bizler yaptığımız üretimle hem bu ülkenin ihtiyacını karşılayacağız hem de geçtiğimiz yıl 31 milyar dolar olan tarım ve gıda ürünleri ihracatını inşallah 35- 40 milyar dolara çıkartmış olacağız" ifadelerini kullandı.