Gündem
Politika
Spor
Dünya
Ekonomi
Kurumsal
English
You are already subscribed to notifications.

Bakan Özer: Yardımcı kaynakla ilgili problemi, eğitim sistemimizden köklü olarak kaldırdık

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, son 20 yılda eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirmek için ders kitaplarını ücretsiz verdiklerini belirterek, "Dün itibarıyla 153 milyon ders kitabı ücretsiz sıralarda öğrencileri bekliyorsa, yaklaşık 136 milyon yardımcı kaynağı da ücretsiz olarak öğrencilerimize ulaştırdık. Yardımcı kaynakla ilgili problemi, eğitim sistemimizden köklü olarak kaldırmış olduk" dedi.

ABONE OL
Ali Sencer ARSLAN/ZONGULDAK, (DHA)

Zonguldak'ta Saime Toptan Sosyal Bilimler Lisesi'nin açılışına Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Köksal Toptan ve eşi Saime Toptan, milletvekilleri, öğretmenler ve öğrenciler katıldı. Okula ismi verilen Saime Toptan, bugünün kendisi için çok önemli olduğunu ve çok duygulandığını ifade ederek, "Bu yaşımda bana bu mutluluğu tattırdığı için Sayın Bakanımız Mahmut Özer'e çok teşekkür ederim" dedi.

Bakan Özer ise yaptığı konuşmada, "Son 20 yılda eğitimin tüm kademelerinde çocuklarımızın bu milletin evlatlarının eğitime erişimiyle ilgili çok önemli yatırımlar yapıldı. Bu ülkenin en kalıcı sermayesi olan beşeri sermayesinin niteliğini artırmayla ilgili eğitim sistemini maksimum verimlilikte kullandık. Bunun için sadece Zonguldak'ta değil, Türkiye’nin her noktasında 81 ilinden devasa yatırımlar yapıldı. Derslik sayıları artırıldı. 20 yıl gibi kısa sürede okul öncesinden yüksek öğretime kadar ilk kez gerçekten tüm eğitim çağı nüfusunun her eğitim kademesinde okullaşma oranın yüzde 90’lara çıkmış olduğu bir eğitim sistemine kavuşmuş olduk. 2000'li yıllarda okul öncesi eğitimle ilgili okullaşma oranı yüzde 11'di. Bugün yüzde 93. Orta öğretimdeki okullaşma oranları yüzde 44'tü. Yani lise çağ nüfusunda olan gençlerimizin 100 gencimizin sadece 44 tanesi okulda eğitim sisteminde kendine yer bulabiliyordu. Yükseköğretimde benzer şekilde. Yükseköğretimdeki net okullaşma oranı yüzde 14'lerden yüzde 48'lere geldi. Yani OECD ülkelerinin, bugün rekabet etmiş olduğumuz ülkelerin 2'nci Dünya Savaşı'ndan sonra 1950'li yıllarda yüzde 90'ın üzerine çıkartmış oldukları okullaşma oranını biz 70 yıl gecikmeyle son 20 yılda gerçekleştirebildik. Sadece bu yapılmadı son 20 yılda. Aynı zamanda eğitim sisteminin önündeki tüm anti demokratik uygulamalar kaldırıldı. Başörtüsü yasaklarından katsayı uygulamalarına kadar, öğrencilerimizin seçmeli ders, Peygamberin Hayatı, Kur'an-ı Kerim, dini bilgiler öğrenmesindeki seçmeli ders taleplerine kadar çok sayıda demokratik iyileşme gerçekleştirildi ve eğitim sistemi çok daha demokratik ve çok daha gürbüz hale getirildi. Ama tüm bu süreçler yapılırken eğitimin kalitesinden asla taviz verilmedi. Öğrenci başarı araştırmalarıyla ilgili OECD ülkelerinin uluslararası bağımsız eğitim kuruluşlarının yapmış olduğu araştırmalarda Türkiye her girmiş olduğu döngüde başarılarını bir önceki döngüye göre çok daha artırarak çıktı" diye konuştu.

Bu eğitim-öğretim yılında yardımcı kitapların da öğrencilere verildiğini belirten Bakan Özer, şu ifadeleri kullandı:

"2022-2023 eğitim öğretim yılına hazırlanırken de tüm arkadaşlarımız sahada yoğun bir çaba sarf ettiler. Son 20 yılda eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirmek için ders kitaplarını tüm yavrularımıza, çocuklarımıza ücretsiz olarak verildi. Bu sene bir değişiklik daha yaptık. Dün itibarıyla 153 milyon ders kitabı ücretsiz sıralarda öğrencileri bekliyorsa yaklaşık 136 milyon yardımcı kaynağı da ücretsiz olarak öğrencilerimize ulaştırdık. Yardımcı kaynakla ilgili problemi eğitim sistemimizden köklü olarak ortadan kaldırmış olduk. Sadece bunu yapmadık. Genelde ekim aylarında okullarımızın temizliğiyle ilgili görevlendirilen elemanları ilk kez okul açılmadan bir hafta önce 60 bin temizlik elemanını tüm Türkiye'deki okullara gönderdik. Ama en önemlisi eğitim öğretim hazırlıklarıyla ilgili en önemli hamlelerden bir tanesi ilk kez sadece ortaöğretime değil, temel eğitimdeki tüm okullarımıza tüm ihtiyaçlarını karşılamayla ilgili bütçe gönderdik. Milli Eğitim Bakanlığı ortaöğretim kurumlarına temizlik, kırtasiye, küçük onarım ve donatım, laboratuvar ihtiyaçlarını karşılamak için bütçe gönderirken, temel eğitim okullarına bütçe göndermiyordu. Bütçeleri genelde il ve ilçe emrine gönderiyor, oradaki planlamayla mümkün olduğu kadar ihtiyaç karşılanmaya çalışılıyordu. İlk kez okullarla bakanlık doğrudan temas kurmuş oldu. Tüm okullara temizlikten kırtasiyeye, küçük onarım ve donatıma kadar yeni eğitim öğretim yılına hazırlanmasıyla ilgili 3,7 milyar liralık bir bütçeyi gönderdik. Bütçe gönderilmeyen eğitim sisteminde tek bir okul kalmadı. Okullarımız bu gönderilmiş olan 3 milyar 750 milyon liralık bütçenin dün itibarıyla sadece 2 milyar 150 milyonunu kullanabildiler. Yani okullarımızın hesaplarında kullanılmak üzere 1 milyar 600 milyon liralık bütçe hazır olarak bulunuyor."

Bakan Özer, İstanbul'da da Köksal Toptan'ın adının verileceği bir lisenin açılışının yapılacağını açıklayarak, şöyle konuştu:

"Saime Toptan Sosyal Bilimler Lisesi’ni açıyoruz. Buradan yeni bir başlangıcın da müjdesini vermek istiyorum. İnşallah kısa zamanda da İstanbul’da başkanımızla birlikte olacağız. İstanbul'da bir Köksal Toptan Lisesi'nin açılışını aynı ekiple gerçekleştirmiş olacağız. Bu ülkeye emek veren insanlarının, bu ülkenin insanlarının çok daha iyi hizmet alabilmesi için gece gündüz çalışan emek veren adamlarının bilim insanlarının adlarını okullarımızda yaşatmamız gerekiyor. Dolayısıyla bu okulumuzu da Saime Toptan Hanımefendiye emanet ediyoruz. İnşallah burada nice Saime Toptanlar nice Köksal Toptanlar yetişerek bu ülkeye hizmet edecekler."

'ARTIK GIDA VE TARIM KRİTİK SEKTÖR'

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Zonguldak’ta geçen hafta hayatını kaybeden emekli matematik öğretmeni Dursun Ali Demircan'ın ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Özer, daha sonra Devrek ilçesi Mekekler köyündeki 'Köy Yaşam Merkezi'nin açılışına katıldı. Bakan Özer, konuşmasında, "Biz Milli Eğitim Bakanlığı olarak sadece eğitim çağ nüfusuna eğitim vermekle mükellef değiliz. Aynı zamanda Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü isminde bir genel müdürlüğümüz var. Burada tüm vatandaşlarımıza, yetişkin vatandaşlarımıza kişisel gelişimlerini desteklemek istedikleri her alanda bir sertifikasyon eğitimi vermek için büyük çaba sarf ediyoruz. 2020-2021 yıllarında her yıl 3-4 milyon vatandaşa erişmiş olduğumuz ve kurslarla hizmet vermiş olduğumuz bu performansı 2022 yılında her ay 1 milyon vatandaşımıza erişmek üzere yeniden planladık. Koymuş olduğumuz hedefi de çok hızlı bir şekilde aştık. 8 ay sonrasında 8,3 milyon vatandaşımıza ulaşmış bulunmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Bu vatandaşlarımızın yüzde 70'i kadınlarımız. Aslında halk eğitim merkezleri kadınlarımızın iş gücü piyasasında çok daha dirayetli ve güçlü olmaları için ve vatandaşımızın hayat boyu öğrenenler olarak sürekli yanlarında olmak için katkı veriyorlar. İnşallah nüfusumuzun sadece eğitim çağı nüfusu değil, sürekli eğitimle buluştuğu bir ara yüzeyi oluşturabilme imkanımız olacak" dedi.

Milli Eğitim Bakanlığı'nın eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirmek için projeler hayata geçirdiklerini kaydeden Bakan Özer, şunları söyledi: 

"Bunların içinde köy yaşam merkezleri apayrı bir yerde duruyor. Özellikle son 30-40 yıl içinde köylerden ilçelere, şehirlere, metropollere göç, Covid-19 salgınından sonra tersine dönmeye başladı. Kritik bir sektör de ortaya çıktı. Artık gıda ve tarım, hayvancılık enerji kadar kritik bir sektör olmaya başladı. Gıda tedarik zincirlerinde yaşanan zorluklardan dolayı onun için istedik ki bu iki trendi birleştiren ve uzun yıllardan beri öğrenci olmadığı için kapalı kalan köy okullarımızı yeni bir konseptte, köy yaşam merkezi olarak insanlarımızın hizmetine sunalım. Burada üç yaklaşım geliştirmeye çalıştık. Birincisi, öğrenci sayısına bakmaksızın mevcut köy okullarının eğitim öğretime katılabilmesiyle ilgili yönetmelikle ilgili her türlü engeli kaldırdık. Artık öğrenci sayısına bakılmaksızın tüm köylerde ilkokul hizmeti Milli Eğitim Bakanlığı olarak verebileceğiz. İkinci açılımımız, köydeki anaokullarının açılması için on öğrenci kriterini beşe düşürdük. Sadece bu değişiklik bile 1800 köyümüzde 20 bin yavrumuzun okul öncesi eğitime erişimini sağladı. Üçüncü hamle de köy yaşam merkezleri; köy okulu, ilkokul veya anaokulu olarak hizmet etmesin aynı zamanda yetişkinler için de halk eğitim merkezi olarak hizmet versin, istedik. Tüm köylerde yaşayan yetişkin insanların, annelerin, babaların, amcaların, kardeşlerin, ablaların istediği kursu aldığı ama özellikle tarım ve hayvancılıkla ilgili kurs alabilme imkanını sağlayan bir mekanizma kuralım, istedik."

Konuşmasının ardından Mekekler Köy Yaşam Merkezi'nin kurdelesini kesen Bakan Özer, merkezdeki stantları gezdi, kadınlarla sohbet etti.

Diğer Haberler

  1. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Uraloğlu, Yunan Bakan Stilyanidis ile bir araya geldi
  2. Bakan Kurum: Yıl sonuna kadar 200 bin konutu teslim edeceğiz
  3. TBMM'de eski İstanbul Milletvekili Hastürk için cenaze töreni
  4. Bakan Uraloğlu: Havalimanı sayısı 60'a çıkacak
  5. Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret davasında savunma yaptı
  6. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, AB Delegasyon Başkanı Ossowski'yi kabul etti
  7. Anahtar Parti’nin MYK Üyesi Murat Uçar’dan açıklama
  8. Cumhurbaşkanı Erdoğan: Sayın Özel neden Filyos'taki doğal gaz tesisimizi ziyaret etme zahmetinde bulunmadı
  9. Bakan Ersoy: 355 cemevimizin bakım-onarım talebi karşılandı
  10. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Filistin Başbakanı Mustafa ile görüştü

© Copyright 2024

DHA