'Yaşlılık bakım sigortası hayata geçmeli'
Akdeniz Üniversitesi'nden Prof. Dr. İsmail Tufan, Türkiye'de yaşlı nüfusun ve bakıma muhtaçlığın artış gösterdiğini belirterek, “Yaşlılık bakım sigortasını kademeli olarak hayata geçirmemiz gerekiyor. Geç kaldığımız her gün ailelerin üzerindeki yük daha da artacak" dedi.
Türkiye'nin yaşlı nüfusu son beş yılda yüzde 21,4 artarak, 2023 yılında 8 milyon 722 bin 806 oldu. Yaşlı nüfus oranına göre sıralamada 184 ülke arasında Türkiye 67'nci sırada yer aldı. Uzmanlara göre yaşlı nüfusun artış göstermesi bazı sorunları beraberinde getiriyor. İstatistikleri değerlendiren Akdeniz Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Gerontoloji Bölümü Kurucu Başkanı Prof. Dr. İsmail Tufan, yaşlılık bakım sigortasının yürürlüğe alınması gerektiğini söyledi. Yaşlı bakımını ailelerin gerçekleştirdiğini belirten Prof. Dr. Tufan, “Türkiye Gerontoloji Atlası araştırmalarının sonuçları da yıllar içerisinde bu durumun artarak geliştiğini gösteriyor. Ülkemizin özellikle bakıma muhtaçlık sorunu ile ailelerin karşı karşıya kaldığı çaresizliği, endüstri ülkelerinin ortaya koydukları çözüm önerileriyle nasıl çözüleceği hususunda deneyime ve tecrübeye sahibiz. Almanya, Japonya ve Hollanda'nın uyguladığı yaşlılık bakım sigortasını kademeli olarak hayata geçirmemiz gerekiyor. Geç kaldığımız her gün ailelerin üzerindeki yük daha da artacak" diye konuştu.
'YAŞLI BAKIMI AİLE İÇİ ÇATIŞMAYI ARTIRIYOR'
Bakım probleminin aile içi çatışmaları artırabileceğini söyleyen Prof. Dr. Tufan, “Bakım problemi ülkemizde aile içerisinde büyük sorunları da beraberinde getiriyor. Bizim güçlü aile yapımız şu an buna dirayetli. Ama uzun vadede zedelenebileceğini de göze almak gerekiyor. Gerontologların ortaya koydukları çözüm önerilerine iyi bakmak lazım. Geriatri ve diğer disiplinlerle birlikte bu sorunu ülkemiz için en uygun koşullarda çözebilecek sistemi yaratabiliriz. Ülkemizde bir bakım problemi olduğunu, demans, onun bir türü olan Alzheimer hastalarının sorunlarının ailenin üzerinde bir yük olduğunu, devletimizin, özel sektörün ve yerel yönetimlerin kurumsal kapasitelerinin yeterli olmadığını, kalifiye personel açığımızın çok yüksek olduğunu tartışmaya açmalıyız" dedi.