Yargıtay 7 sanık için beraat kararını bozmuştu; 'Balyoz' sanıkları yeniden hakim karşısında
Yargıtay'ın 'Balyoz' davasında 7 sanık için verilen beraat kararını bozmasının ardından aralarında 28 Şubat Davası'ndan hükümlü bulunan eski 1. Ordu Komutanı Orgeneral Çetin Doğan'ın da bulunduğu 6 sanık, yeniden hakim karşısına çıktı.
Sanıklar yerel mahkemenin verdiği beraat kararında direnmesini talep etti. Sanık Doğan'ın avukatının Yargıtay'ın bozma ilamına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz etmesi yönünde talepte bulunduğunu fakat Başsavcılığın itirazı olumlu ya da olumsuz bir şekilde değerlendirmediğini dikkate alan heyet, Başsavcılığa dilekçe yazarak itirazın akıbetinin sorulmasına ve gelen cevabın ardından bozmaya uyulup uyulmayacağı noktasında karar vereceğini belirtti.
BASIN MENSUPLARI DURUŞMA SALONUNA ALINMADI
Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya başka suçtan tutuklu bulunan sanık Çetin Doğan, Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) bağlandı. Duruşmada Behzat Balta, Mehmet Kaya Varol, İhsan Balabanlı, Erdal Akyazan ve Emin Küçükkılıç yer aldı. Sanık yakınları duruşma salonuna izleyici olarak girerken basın mensupları pandemi gerekçe gösterilerek alınmadı.
YARGITAY BOZMA İLAMINDA KANIT YOK SAVUNMASI
Çetin Doğan savunmasında Anayasa Mahkemesi'nin 2014 yılında 'Hak ihlali' kararı verdiğini, 2015 yılında yerel mahkemenin bütün sanıklar hakkında beraat kararı verdiğini hatırlatarak "Yargıtay ilamında benimle birlikte 7 sanık hakkında 'Darbeye Teşebbüs' suçunun işlenmediğini kabul etmekle beraber, 'Suç için ittifak' suçlaması yapılmıştır. Ne var ki kendi içerisindeki maddi hatalar ve çelişkilerle dolu olmasından alelacele hazırlandığı anlaşılan söz konusu ilamın suçlamaya ilişkin 'Maddi olgularla desteklenen hiçbir kanıt' ortaya koyamadığı açıkça görülmektedir" dedi.
Doğan, Birinci Ordu Plan Semineri'nde yapılan 'Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo' (OYTS) isimli çalışmanın asker kişiler tarafından değerlendirilmediği için bunun bir 'Plan olarak' algılanmış olabileceğini söyledi. Doğan, OYTS'yi açıklama gereği duyduğunu belirterek OYTS'nin mevcut zaman dilimine ilişkin politik-askeri gelişmeler yerine gelecekte yaşanabilecek askeri-politik gelişmeler dikkate alınarak hazırlanan senaryoya göre icra edildiğini kaydetti.
BOZMA İLAMINDA 'VAHİM HATALAR' VAR
OYTS'nin 1998 tarihli Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nde de yer aldığını belirten Doğan, Türkiye'nin güvenliğini tehdit eden ciddi gelişmeler nedeniyle 12 Aralık 2002'de OYTS yapıldığını, OYTS'nin bir plan değil, mevcut Egemen Harekat Planı'nın öngörülen olası askeri ve siyasal koşullarda irdelenmesi için hazırlanan jenerik bir senaryo olduğunu ifade etti.
Yargıtay ilamında 'Vahim hatalar' olduğunu kaydeden Doğan, söz konusu konuşmalarının cımbızla çekilen bazı bölümlerinin olduğunu öne sürdü.
Davanın 'Kumpas' olduğu dile getiren Doğan, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi'ne bağlı uluslararası yüksek yargıçlardan kurulu 'Keyfi Tutuklamalar Komisyonu'na öncesinde müracaat ettikleri, konseyin kararı inceleyerek Adalet Bakanlığı'na bütün sanıkların salıverilmesi ve kendilerine tazminat verilmesi yönünde karar sunduklarını hatırlattı.
SANIKLAR BERAAT KARARINDA MAHKEMENİN DİRENMESİNİ TALEP ETTİ
Doğan savunmasını şu şekilde sonlandırdı: Bu nedenle son söz olarak, sayın mahkemenizin görülen siyasi davada 31 Mart 2015 tarihli kararında direnerek, ülkemizde hala gerçek hakimlerin varlığını göstererek yurttaşlarımızın geleceğe yönelik umutlarını daha da yeşertmesini diler arz ve talep ederim"
Diğer sanıklar da yerel mahkemenin verdiği beraat kararında direnmesini talep etti.
SAVCI GÖRÜŞ BİLDİRMEDİ
Duruşma savcısı, bozma kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na sanık avukatlarının itiraz yoluna başvurduğunu, itirazın sonucunun henüz gelmediğini ve bu durumun davanın esasına etkili olacağına kanaat getirerek itirazın sonuçlanmasının beklenmesini istedi. Savcı, söz konusu itirazın değerlendirilmesinin ardından bozma kararına görüş bildireceğini kaydetti.
YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI'NA YAPILAN İTİRAZIN AKIBETİ SORULACAK
Avukat beyanlarının alınmasının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın sanık avukatlarının itirazı yönünde herhangi bir olumlu veya olumsuz değerlendirme yapmadığını, duruşma savcısının da bu değerlendirmeden sonra görüş bildireceğini kararında belirtti. Heyet, söz konusu itiraz dilekçesiyle ilgili Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na dilekçe gönderilerek akıbetinin sorulmasına karar verdi.
Avukatların tevsi tahkikat talebini reddeden heyet, duruşmayı erteledi.
1 SANIK YARGILAMA SÜRECİNDE HAYATINI KAYBETTİ
Duruşmanın ardından açıklama yapan Çetin Doğan'ın avukatı Hüseyin Ersöz, emekli Korgeneral Metin Yavuz Yalçın'ın yargılama sürecinde hayatını kaybettiğini, pandemi nedeniyle duruşmaya basın mensuplarının alınmadığını söyledi.
'MAHKEMENİN DAHA ÖNCEKİ BERAAT KARARINDA DİRENMESİ GEREKTİĞİNİ İFADE ETTİK'
Avukat Ersöz, "Biz de Yargıtay'ın bozma kararının hukuka aykırı olduğunu ve daha önce Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilmiş olan beraat kararında direnilmesi gerektiğini ifade ettik ve mahkemede bununla ilgili ayrıntılı beyanlarımızı ve değerlendirmelerimizi paylaştık. Özellikle Yargıtay'ın bozma kararı sonrasında bu kararı karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 308. Maddesinde düzenlenmiş olan bir itiraz başvurumuz da vardı. Yani bu karara Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın da itiraz etmesini istemiştik. Bu konudaki başvurumuz haziran ayında yapılmıştı, temmuz ayı başında da mahkeme tarafından dosyanın bir kısmı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmişti. Fakat henüz o dosya geri gelmediğinden dolayı duruşma savcısı, bozma konusunda herhangi bir görüş bildiremeyeceğini, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından eğer bir itiraz gerçekleştirilirse bunun davanın esasına etkisinin olacağını bu sebepten dolayı da Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan dosyanın dönmesini beklediğini ifade etti. Biz tabii bu konudaki düşüncelerimizi açıkladık, kesinlikle mahkemenin bozma kararı sonrasında daha önceki beraat kararında direnmesi gerektiğini ifade ettik" şeklinde konuştu.
NE OLMUŞTU
Anayasa Mahkemesi'nin 'Hak ihlali' kararı vermesinin ardından yeniden görülen Balyoz Davası'nda 237 sanık beraat etmişti. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı verilen beraat kararına 7 sanık yönünden itiraz etmişti. Başsavcılığın itirazında Çetin Doğan'ın plan seminerinde yaptığı konuşma içeriğinin mahiyeti itibariyle darbe yapmaya yönelik olduğunu, diğer 6 sanığın konuşmalarının da içerik itibariyle sanık Doğan'ın konuşmasıyla benzer içerikte olduğu iddia edildi.
İtiraz üzerine Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 7 sanık hakkındaki beraat kararını bozarak dosyayı yeniden yerel mahkemeye gönderdi. Yargıtay bozma gerekçesi olarak ise sanık eylemlerinin 'Teşebbüs aşamasına ulaşmayan hazırlık hareketleri kapsamında değerlendirileceğini' gösterdi. Seminer çalışmasındaki konuşma içerikleri, plan seminerinin hukuki dayanağı ile icra şekline ilişkin kurumsal belgeleri dikkate alan Yargıtay, sanıkların fikir birliği içerisinde gerçekleşen eylemlerinin "Suç için anlaşma" suçunu oluşturduğuna kanaat getirmişti.