Ünlüler meme kanserine farkındalık yaratmak için objektif karşısına geçti 

1-31 Ekim Meme Kanseri Farkındalığı için düzenlenen ‘Pembe Ayna’ projesinin lansmanı, 28 Eylül’de gerçekleşti. Bu yıl yaratılan kampanyada ise sanat, spor ve televizyon dünyasının ünlü isimler bir araya gelerek objektif karşısına geçip poz verdi. ‘Pembe Ayna Söyle Bana’ mottosuyla ayna karşısına geçen ünlüler, meme kanseri farkındalığına ilişkin mesajlarını, Pembe Ayna’dan yansıtarak kadınlara aktardı. Farkındalık projesi kapsamında ünlü isimler; bedeninin farkında olan, kendini ve hayatı seven, kanserle mücadeleden vazgeçmeyen kadınları tasvir eden fotoğrafları ile mesajları, ‘Pembe Ayna Meme Kanseri Farkındalık Sergisi’ ve dijital bilinçlendirme spotlarında yer alıyor. 

Serginin yapımcılığını Zuhal Ceran, ünlü isimlerin çekimlerini fotoğraf sanatçısı Cengiz Dikbaş üstlenirken meme kanseri farkındalığına özel tasarlanan ve pembe renkli kıyafetlerden oluşan styling ünlü modacı Tanju Babacan’a ait. Projede yer alan ünlü isimler arasındaysa Aysu Türkoğlu, Başak Gümülcinelioğlu, Begüm Öner, Cansu Tuman, Dicle Doğan, Evrim Keklik, Feyza Civelek, Nefise Karatay, Nisa Bölükbaşı, Nur Viral, Simay Rasimoğlu, Şahika Ercümen, Şebnem Dönmez, Şeyda Coşkun, Zeynep Beşerler, Zeynep Sever Demirel bulunuyor. 

PEMBE KIYAFET SATIŞINDAN ELDE EDİLEN GELİR ‘İYİ NİYET DERNEĞİ’NE’ BAĞIŞLANACAK

Lansmanda Babacan’ın meme kanseri farkındalığına özel tasarladığı pembe renkli kıyafetin satışından elde edilen gelir ise İyi Niyet Derneği’ne başvuran meme kanseri hastalarının tedavisi için kullanılacak. 

“AMACIMIZ MEME KONTROLÜNÜ YAPMALARINI SAĞLAMAK”

Memorial Sağlık Grubu Ceosu Uğur Genç, “Biliyorsunuz Ekim ayı bütün dünyada Meme Kanseri Farkındalık ayı olarak kutlanıyor. Amacımız farkındalık yaratmak. Pek çok insan günümüzde kanserden ölüyor. Kanserin en önemli engelleyici noktası erken teşhis koymaktır. Onun için de farkındalığı artırmak gerekiyor. Bu çalışmamızla pek çok kişi bize destek verdi. Sanatçılarımız kampanyaya katıldılar. Amacımız toplumda fayda yaratmak. Meme kontrolü yapmalarını sağlamak, erken teşhisi ortaya koyabiliyor olmak ve kanser sayımızı azaltmaktır. Amaçlarımız arasında erken teşhisle hastalarımızı daha iyi tedavi edebilmek de yer alıyor. Bu konuda çalışmalar yapmaya devam edeceğiz” açıklamasını yaptı. 

“‘ELİNİZE EN UFAK BİR KİTLE GELSE HEMEN DOKTOR GİDİN”

Meme kanserine yakalanıp atlatmayı başaran Ayşe Burcu Erce, 

“Hastalığa yakalandığımda 2021’in Ağustos ayıydı. İlk önce elime kitle geldi. Ben el muayenesiyle kendim anladım. Fakat en büyük hatam 6 ay doktora geç gittim. O yüzden herkese söylüyorum ‘Elinize en ufak bir kitle gelse hemen gidin.’ 6 ay süre geçince bu koltuk altına lenflere sıçradı,  göğüsteki kitle büyüdü ve 2,5 santime ulaştı. Ondan sonra biyopsi yaptırdım. İkinci evre meme kanseri çıktı. Ama en büyük şansım iyi huylu ve agresif değildi. 2 göğsümü de aldırdım. Tek göğsümdeydi ama ben ikisinin de alınsın istedim ve hastalıktan arındım.  Süreç zordu. Teşhisten sonra zaten bazı tetkikler yapıldı. Ardından 6 ay kemoterapi oldum. Biraz sabretmeniz gerekiyor. Ama sonu güzel oluyor. Çünkü tedavisi mümkün bir hastalıktır. Ben de bunu tecrübe edindim. Tabii ilk defa kanser olanlar var. Korkuyorsunuz; saçım dökülecek, kaşım dökülecek, kirpiğim dökülecek diye düşünüyorsunuz. Ama gördüğünüz gibi hepsi çıktı" dedi. 

AYSU TÜRKOĞLU: SPORU HAYATINIZA DAHİL EDİN

Kuzey Kanalı'nı yüzerek geçen ilk Türk kadını olan açık su yüzücüsü Aysu Türkoğlu, “Öncelikle çekimler harika geçti. Ekip olarak bir bütünlük içerisinde çalıştık ve benim için çok güzel bir deneyim oldu. Mükemmel bir işti. Böyle farkındalık değeri yüksek bir projenin içerisinde yer almaktan çok mutluyum. Sporcu olarak herkese sporun en azından bir yaşam tarzı olarak gündelik hayatlarına dahil etmelerini tavsiye ediyorum. Kendi ailem de başta olmak üzere herkesi spora teşvik ediyorum” dedi. 

NİSA BÖLÜKBAŞI: İLK CİDDİ FOTOĞRAFIM

Nisa Bölükbaşı ise “Fotoğraf çekimi sırasında ciddi olmamı istediler. O yüzden hayatımda ilk defa ciddi poz verdim. Çekimler eğlenceliydi. Bir de bu kadar kişinin, bir proje için toplanması da ayrıca bir güzeldi. Meme kanseri için çekime geldiklerini duyduğumda gerçekten duygulandım. Herkes bunun ne kadar önemli olduğunun farkında. Ben de projede gerçekten yer aldığım için de ayrıca bir mutluyum” dedi. 

“KATILDIĞIM İLK FARKINDALIK KAMPANYASI MEME KANSERİ İLE İLGİLİYDİ”

Volkan Demirel’in eşi Zeynep Sever Demirel de şunları söyledi:

“Niçin böyle bir kampanya, çünkü benim için özel bir yeri var. Belçika'da yaşadığım dönemde de ilk Belçika güzeli olarak yaptığım kampanya meme kanseriyle alakalı farkındalık kampanyasıydı. 19 yaşındaydım. Annemle yer almıştım ve o dönem Belçika genelinde çok büyük bir ses getirmişti. Hastanelerde yayınlanmıştı. Çeşitli sağlık kurumlarında yerleştirilmişti. Çünkü hem ülkemizde hem dünyada meme kanseri gerçekten farkındalık yaratılması gereken bir konu. Neden? Çünkü erken teşhisle çok kolay bir şekilde tedavi edilebiliyor. Erken teşhis bu yüzden çok önemlidir. Bununla alakalı da farkındalık yaratmak çok önemli. Bunun önemini bildiğim için de kampanyayı destekledim ve yer aldım. Düzenli test yaptırmak, kontrollere gitmek çok önemlidir. Ama aynı zamanda bizler kadınlar olarak çok duygusal varlıklarız. Vücudumuzu tanımamız, kendimizi dinlememiz lazım. Kendimize zaman ayırmamız lazım. Bir beş dakika, on dakika ne hissediyorum gibi duygular, düşünceler var. Böyle olduğu zaman çoğu hastalığın zaten hissedilebildiğini düşünüyorum.”

BEGÜM ÖNER: TAM ANLAMIYLA FARKINDALIK YARATACAK BİR PROJE OLDU

Oyuncu Begüm Öner, “Çekimler çok güzel geçti. Zaten stüdyoya adımımı attığım anda çok yaratıcı bir günün beni beklediğini fark ettim. İnanılmaz pozlar vardı. Dedim ki çok güzel bir gün ve çok güzel bir iş çıkacak. Hakikaten bugün buraya geldiğimde fark ettim ki tam anlamıyla farkındalık yaratacak bir sosyal sorumluluk projesi olmuş. Çünkü kadınlar çok güzel gözüküyorlar” şeklinde konuştu.