Türkiye’de 8,5 milyon sahipsiz hayvan var
Samsun Belediye Veteriner Hekimleri Derneği Başkanı Nurhan İşler, Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, Türkiye’de 8,5 milyon sahipsiz hayvan olduğunu söyledi.
Kültür, Sanat ve Turizm Akademisi Derneği (KÜSAD), Belediye Veteriner Hekimleri Derneği, Samsun Eczacı Odası ve Orta Karadeniz Sağlık Turizmi Derneği tarafında ‘Sokak Hayvanlarına Güncel Bakış’ konulu panel düzenlendi.
Eczacı Odası Konferans Salonu’nda düzenlenen ve KÜSAD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Metin Eker’in moderatörlüğünü yaptığı panelde Belediye Veteriner Hekimleri Derneği Başkanı Nurhan İşler, OMÜ Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Pof. Dr. Didem Pekmezci, Avukat Kebire Birer Türk, Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) Samsun Temsilcisi Gül Turan ve İl Emniyet Müdürlüğü Hayvan Durum İzleme (HAYDİ) Komiseri Belma Yeşilkanat, sokak hayvanlarının sorunları ve çözümleri hakkında konuşma yaptı.
Belediye Veteriner Hekimleri Derneği Başkanı Nurhan İşler, “Dünya üzerinde varlıklarını devam ettirmesi gereken bu canlıların, yaşam hakları içerisine girdiğimizde, biz ne zaman onlara müdahale ettiysek o zaman bu iş kontrolden çıktı. Daha önceleri de sokak hayvanları vardı ama hiç bu kadar değillerdi. Bu sahipsiz hayvanların bu zamana kadar geliş aşamaları da bizlerin dokunuşu ile başka sorunları da beraberinde getirdi. Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) şu andaki verilerine göre, sokak hayvanı veya sahipsiz hayvan sayısı dünya nüfusunun yüzde 10’u kadar telaffuz ediliyor. Yani Türkiye’de 8,5 milyon sahipsiz hayvan var. Bunların hepsi köpek değil. Kedi de var, yılkı atları da var. Bakanlığın da teyit olarak açıkladığı rakam ise 2 milyon 300 bin. Ama bunlar kayıtlı olanlar. Bizim sorunumuz var olanı bilmiyoruz. Ne ile mücadele ettiğimizi bilmiyoruz. Neyle mücadele ettiğimizi bilmediğimiz zaman da havanda su dövmekten başka hiçbir şey değildir” dedi.
Rahat rahat beslenen bir hayvanın cinsel gücünde de değişikliklerin başladığını ifade eden İşler, “Sokak hayvanların kısırlaştırılması noktasında belediyelere görev verildi. Bu görev sorumluluk doğrultusunda hekim arkadaşlarımız son derece etkin ve verimli çalışıyorlar. Ama bizim asıl sorunumuz sokak hayvanlarının yakalanması. Bizler sokak hayvanlarını yakalayamıyoruz. Onun gerekçesi de şu anda halihazırda yakalamada kullanılan ilaçların dünyada kullanılanla ülkemizde kullanılanın aynı olmaması, ülkemize girişine izin verilmemesi. Çünkü çok amaçlı kullanılıyormuş. O yüzden bizler şu anda kullandığımız ürünlerle hayvanlarda etkin olmayan, zayıf, hasta ve hastalıklı hayvanları yakalayabiliyoruz. Bunların zaten üreme verimleri de düşüktür. Bunları alıp kısırlaştırıyoruz. Etkin, verimli ve güçlü bir karaktere sahip olan canlı halen üremeye devam ediyor. Köpekler 55-63 gün içerisinde doğum yaparlar. Bundan önce hayvanları doğalına bıraktığımız zaman yılda 1 defa doğum yapıyorlardı. Doğum yaptıktan sonra 1-2 tane yavru oluyor, devam ediyor veya etmiyordu. Siz eğer dokunmazsanız hayvanların birçoğu da ölüyordu. Ama günümüzde hayvanlar rahat rahat beslenebiliyor. Çünkü doğadaki varlıkları üreyebilmek için mücadele ediyor, beslenebilmek için mücadele ediyor. Biz beslenmeyi sağlıyoruz. Rahat rahat beslenen bir hayvanın cinsel gücünde değişiklikler başlıyor. Üreme verimliliği artmaya başlıyor. DSÖ’nün verisine göre, 1 dişi bir erkek köpeğin 5 yıl sonunda, 1 tanesinin 12 tane yavru yaptığını düşünüyoruz. Böldüğünüzde yavruların yarısı dişi, yarısı erkek olduğu varsayılıyor. 67 bin tane canlı dünyaya geliyor. Bakın siz bir tane etkin, verimli bir tane erkek ve dişi köpeği bırakıyorsunuz, 5 yıl dokunmuyorsunuz, 67 bin tane canlı dünyaya geliyor” diye konuştu.