Özgecan Aslan davasında sanık Fatih Gökçe'nin 'cinsel saldırı' cezasına onama

Tarsus'taki Çağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi'nde okuyan Özgecan Aslan, 11 Şubat 2015'te okuldan çıktıktan sonra bir daha kendisinden haber alınamadı. Bunun üzerine aile, polise kayıp başvurusunda bulundu. Özgecan, ailesi ve polis tarafından her yerde aranırken, Tarsus-Mersin-Adana arasında yolcu taşıyan 33 B 8756 plakalı minibüsün sürücüsü Ahmet Suphi Altındöken, jandarma kontrol noktasında durarak otobana nasıl çıkacağını sordu. Askerler, minibüsün tarif ettikleri yol yerine ormana doğru gittiğini fark edince şüphelenip yol kenarında durdurarak arama yaptı. Sürücünün babası Necmittin Altındöken ile arkadaşı Fatih Gökçe'nin de bulunduğu minibüste kan izine rastlanıldı. Ahmet Suphi Altındöken, kanın minibüste kavga eden 2 yolcuya ait olduğunu söyledi. Gözaltına alınan 3 kişi, işlemlerinin arından serbest bırakıldı. Jandarma, Özgecan Aslan'ın kayıp bilgisi üzerine minibüsü, 12 Şubat'ta içinde Necmittin Altındöken ve Fatih Gökçe ile birlikte ele geçirdi. Minibüste detaylı arama yapan ekipler, şapka buldu. Şapkanın gösterildiği Mehmet Aslan'ın "Kızıma ait" demesi üzerine sorgulanan Necmittin Altındöken ve Fatih Gökçe, genç kızı bıçaklayarak öldürdüklerini, cesedini benzin dökerek yaktıklarını ardından da Çamalan Köyü Alman Mezarlığı yakınındaki Cin Deresi yatağına attıklarını itiraf etti. Bir süre sonra Ahmet Suphi Altındöken de jandarma tarafından yakalandı. 13 Şubat sabahı şüphelilerin gösterdiği yerde genç kızın yanmış cesedi bulundu.

TUTUKLANDILAR

Tutuklanan 3 kişiden Ahmet Suphi Altındöken hakkında 'canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme, bir suçu gizlemek veya başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak amacıyla öldürme, başka bir suçu işleyememekten kaynaklanan infialle öldürme, nitelikli cinsel saldırıya teşebbüs ve cinsel saikle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma', Necmittin Altındöken ile Fatih Gökçe hakkında ise 'canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme, bir suçu gizlemek veya başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak amacıyla öldürme, başka bir suçu işleyememekten kaynaklanan infialle öldürme' suçlarından ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle Tarsus 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.

3 Aralık 2015’te görülen duruşmada mahkeme heyeti, 3 sanığa da 'canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet verdi. Mahkeme heyeti ayrıca Ahmet Suphi Altındöken'i 'bir suçu gizlemek veya başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak amacıyla öldürme, başka bir suçu işleyememekten kaynaklanan infialle öldürme, nitelikli cinsel saldırıya teşebbüs ve cinsel saikle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma'dan 27 yıl, Fatih Gökçe'yi ise aynı gerekçe ile 24 yıl hapis cezasına çarptırdı.

YARGITAY ONADI

Dava dosyasının gönderildiği Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi, Ahmet Suphi Altındöken, Necmittin Altındöken ve Fatih Gökçe hakkında 'kasten öldürme' suçundan verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarını onarken; Gökçe hakkında 'cinsel saldırı' suçundan verilen 24 yıl hapis cezasını ise delil yetersizliğinden bozdu. 

CEZAEVİNDE ÖLDÜRÜLDÜ

Ahmet Suphi Altındöken ile babası Necmittin Altındöken, 11 Nisan 2016'da, cezaevinde kaldıkları koğuşta hükümlü Gültekin Alan'ın silahlı saldırısına uğradı. Ahmet Suphi Altındöken hayatını kaybederken, babası da yaralandı. Gültekin Alan ise yargılandığı Adana 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce 29 yıl 9 ay 10 gün hapis cezasına çarptırıldı. Tarsus’ta defnedilmesine izin verilmeyen Ahmet Suphi Altındöken’in cenazesi, 16 Nisan’da gizli götürüldüğü Mersin’de toprağa verildi. Altındöken’in hangi mezarlıkta toprağa verildiği açıklanmadı. Saldırıdan yaralı kurtulan baba Necmittin Altındöken'in de cenaze törenine nekrofobi hastalığı (ceset görüldüğünde ya da ölüm düşüncesiyle ortaya çıkan aşırı korku) nedeniyle katılamadığı öğrenildi.  

Yargıtay’ın bozma kararı üzerine Tarsus 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'nitelikli cinsel saldırı' suçundan yeniden yargılanan sanık Fatih Gökçe, 30 Eylül 2017’deki duruşmada bu kez 22 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Suçlamaları kabul etmeyen Gökçe'nin itirazı üzerine dava dosyası, Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi'ne gönderildi. Yargıtay, Gökçe hakkındaki yerel mahkemenin kararını onadı.