Ordu'da 'balık avı' sezonu için tören

Denizlerde av yasağının kalkmasına sayılı saatlerin kaldığı Ordu’da, yeni av sezonu öncesinde tören düzenlendi. Perşembe ilçesindeki Kışlaönü Balıkçı Barınağı’nda düzenlenen törene; Vali Muammer Erol, MHP Ordu Milletvekili Naci Şanlıtürk, Perşembe Kaymakamı Levent Yetgin, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler, Perşembe Belediye Başkanı Mustafa Sayım Tandoğan, Tarım ve Orman Müdürü Kemal Yılmaz, il protokolü, balıkçılar ve balıkçı aileleri katıldı. Dua okunmasının ardından balıkçılar, protokol ile birlikte denize açıldı. Vali Muammer Erol, kaptan koltuğuna oturarak, balıkçılardan bilgi aldı. Yaklaşık 1 saat denizde tur atan Vali Erol ve beraberindeki heyet, daha sonra limana dönerek balıkçıları uğurladı.

'İLİMİZDE 27 BİN TON SU ÜRÜNLERİ ÜRETİMİ OLDU'

Törende konuşan Tarım ve Orman Müdürü Kemal Yılmaz, balıkçıların hasret ile beklediği günün geldiğini söyledi. Bu gece 00.00 itibari ile balıkçıların ağlarını mavi suya sereceklerini belirten Yılmaz, "İlimizin 121 kilometre kıyı sahili olduğu düşünüldüğünde balıkçılık sektörünün ilimiz için ne kadar önemli bir sektör olduğunu anlamamız için yeterli bir sebep olur diye düşünüyorum. Bu sektör hem istihdamı hem de ekonomiye oldukça ciddi katkılar sağlayan bir sektör. Gerek avcılık olsun, gerek yetiştiricilik olsun su ürünleri sektörünün ilimiz ekonomisine ciddi katkıları var. İlimizde faaliyet gösteren ruhsatlı 460 teknemiz var ve bu teknelerde görev yapan aynı zamanda Türkiye’nin değişik illerinde görev yapan Ordu nüfusuna kayıtlı olan 7 bin 500 balıkçı kardeşimiz var. Buna 4 bin tane amatör balıkçı belgesi olan balıkçılarımızı da eklediğimiz zaman sektörün istihdama ne kadar katkı sağladığını görebiliyoruz. Aynı şekilde 2022 verilerine göre ilimizde 27 bin ton su ürünleri üretimi oldu. Kafes balıkçılığı yapan işletmecilerimizde de 5 bin 500 ton levrek ve somon üretimi gerçekleştirildi. Bunların hem avcılıktan hem de yetiştiricilikten elde edilen ürünlerin parasal değeri de 1 milyarın üzerinde. Bu hali ile de ekonomiye çok ciddi katkı sağlayan bir sektör" diye konuştu.

'GEÇEN YILKİ KADAR PALAMUT GÖZÜKMÜYOR'

Kışlaönü Balıkçı Barınağı Kooperatifi Başkanı Ünal Karadeniz, geçen yıla göre denizlerde palamut popülasyonunun az olduğunu ifade ederek, "Yaz mevsimi boyunca hazırlıklar yaptık. Ağlarımızı ve teknelerimizi onardık. Personellerimiz ile anlaşmalarımızı yaptık. Geçen yılki kadar palamut gözükmüyor ama inşallah hamsinin iyi olacağını düşünüyorum. Halkımız da zaten bunu biliyor. Palamut olmadığında hamsi, istavrit oluyor. İnşallah taze ve bol bir şekilde hamsi ve palamudu halkımıza arz etmeye çalışacağız. Batıya doğru giden bazı balıkçı arkadaşlarımız var. Her ne kadar palamut yok dediysek de son 2-3 gündür Ereğli, Şile kıyılarında balık tutuldu. Bu gece yarısından sonra Sinop tarafına ilerlemeye çalışacağız. Doğu bölgesinde de arkadaşlarımız var. Eğer onlardan bir haber gelirse tam tersi rotaya da gidebiliriz" ifadelerini kullandı.

'UMUTLARIMIZ TEK HAMSİYE KALDI'

Balıkçı Şevket Karadeniz de deniz suyunun sıcak olması nedeniyle nasiplerini Batı Karadeniz’de arayacaklarını kaydederek, "Denizde şu anda beklentimiz gözükmüyor. Umutlarımız tek hamsiye kaldı. Allah herkesin yardımcısı olsun. Palamut 1 yıl oluyor, 1 yıl olmuyor. Bu doğanın dengesinde olan bir şey. Sular çok sıcak. İklim şartları çok değişti. Bana göre iklimler 1 ay geriden geliyor. Bu iklimi temmuz ayında yaşamamız gerekiyordu. Bu da avcılığı etkiliyor. Deniz suyunun sıcak olması nedeni ile balıklar bir araya toplanmıyor. Toplanmadığında da biz gırgır tekneleri olarak çok zor günler yaşarız. Şu anda hiçbir yerde avcılık yok. Belki 3-5 Eylül’de Marmara’da hamsi alabilirler. Havalar değişir ise belki bu tarafta da avcılık olabilir. Umutlarımız böyle. Balıkçının umudu hep vardır. Hep umut ile yaşarız" ifadelerini kullandı.

'HEM HÜZÜNLÜYÜZ HEM SEVİNÇLİ'

Akrabasını uğurlamak için limana gelen Aynur Sarıyer ise hem hüzünlü hem de sevinçli olduklarını söyleyerek, "Buranın yöresel insanlarının çoğu balıkçılık ile geçiniyor. 8 ay gibi süreç var. Biraz hasret, özlem var ama insanların geçimi için de bu şart. O yüzden hem sevinçliyiz hem biraz hüzün ve burukluk var" dedi.

Aileler, denize açılan eşlerini ve çocuklarını el sallayarak uğurladı.