Kuş dostu veteriner
Antalya'da kuş gözlemcisi ve yaban hayatı rehabilitasyonu üzerine yüksek lisans tezi bulunan veteriner hekim Gökçe Coşkun, ilkbahar göç döneminde yorgun düşmüş, ateşli silah veya insan sebepli yaralı bulunan 20 kuşun tedavisini yaparak, 18'ini doğaya geri döndürdü. Son bir yılda 200 benzer kuş vakasından yüzde 80'i kurtarılırken, yüzde 20'si kaybedildi.
Göçmen kuşların ilkbahardaki göç yolculuğu ve sonrasındaki yavrulama dönemlerinde doğada ve yerleşim bölgelerinde çok sayıda yorgun düşmüş, kedi yaralaması, ateşli silah veya insan kaynaklı birçok sebeple yaralı kuş veya yavrularıyla karşılaşılıyor. Antalya'da yaban hayatı rehabilitasyonu üzerine yüksek lisans tezi de bulunan kuş gözlemcisi veteriner hekim Gökçe Coşkun, yorgun düşmüş veya yaralanmış yardıma muhtaç kuşların tedavilerini gönüllü yapıyor. Coşkun, ilkbahardan bu yana 20 yardıma muhtaç kuştan 18'ini, tedavilerini yaparak doğaya geri döndürdü.
GÖÇ YOLUNDA YORGUN DÜŞÜYORLAR
Türkiye'nin ilkbahar kuşlarının göç rotasında olduğunu belirten Gökçe Coşkun, insan kaynaklı birçok tehditle karşılaşan bu kuşların göç yolculuklarında yardıma muhtaç hale gelebildiklerini söyledi. Özellikle yorgun düşmüş ve göç sonrası dinlenecek ve beslenebilecek bir alan bulamamış kuşlarla sık karşılaşıldığını belirten Coşkun, ileriki seviyelerde de üreme sonrası yine insan tehditleri nedeniyle öksüz kalmış yavrularla karşılaştıklarını anlattı.
'YÜZDE 70'E YAKINI GÖÇ YORGUNUYDU'
Yorgun düşmüş veya yaralanmış kuşları bulanların kendisine getirdiğini belirten Coşkun, “İlkbahar başlangıcından bu yana 20'ye yakın yorgun düşmüş veya yaralı kuşun tedavisini yaptım. 18'ini doğaya döndürdük 2'sini ne yazık ki kaybettik. Bunların yüzde 70'e yakını göç yorgunuydu. Göç yorgunlarını 1 saatten 1-2 günlük sürelerde tekrar doğaya kazandırmak kolay oluyor ama fiziksel hasarı olan kuşlarda bu süreç uzuyor ve daha zor" dedi.
DOĞAYA GERİ DÖNDÜLER
Bu yıl tedavisi yapılan kuşlar arasında ebabil, çulluk, bıldırcın kılavuzu, şahin, akkarınlı, kızılkuyruk, ötleğen, yalıçapkını, halkalı sinekkapan, kumru, ishakkuşu, ev kırlangıcı ve arıkuşu gibi türler olduğunu anlatan Coşkun, son olarak bir karatavuk yavrusunu yaklaşık iki hafta süren tedavi sonrasında doğaya saldığını açıkladı. Tedavi süreçleri ve doğaya geri döndürdüğü kuşları kayıt altına alan Coşkun, yardıma muhtaç kuş bulanların, neler yapması gerektiğine ilişkin hazırladığı sosyal medyasındaki videolarla insanlara doğru tedavi yöntemlerini de anlatıyor.
NASIL MÜDAHALE EDİLECEĞİ VİDEOLARI HAZIRLADI
Türkiye'nin birçok yerinden yardıma muhtaç kuş bulanların iletişime geçtiğini belirten Coşkun, “Bu insanları yönlendiriyoruz. İlk başta ne yapması gerektiğini söylüyoruz ve Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) ile iletişim kurduruyoruz. Bu süreçte kuşa nasıl bakılacağı, muhafazası ile ilgili yönlendirmeler yapıyorum. Sosyal medyada gönderiler hazırladım, iletişime geçemeseler bile, takip ederek ilk müdahale ve yardımı yapabiliyorlar" dedi.
'EN KÜÇÜK BİR BİLGİ HAYAT KURTARABİLİR'
Yardıma muhtaç bir kuş bulunduğunda bir karton kutu içinde stabil bekletip, uzman kişilerle iletişime geçilmesi gerektiğini kaydeden Coşkun, bu dönem yavru kuşlarla karşılaşılabileceğini, bir süre uzaktan izlenip ebeveyni olup olmadığı netleştirildikten sonra müdahale edilmesi gerektiğini söyledi. Coşkun, “Hepimiz yardıma muhtaç bir kuşla karşılaşabiliriz. Ne yazık ki yanlış müdahaleler sonucu onları kaybedebiliyoruz. Oysa küçük bir bilgi hayat kurtarabilir. Kuş bulduğunuzda uzman görüşü almadan evde tutmanız veya 'evde beslerim' demeniz onun ölümü ile sonuçlanabilir. En kısa zamanda bilgi almalı, sessiz ortamda bekletmelisiniz. Kuş bulduğunuzda hemen beslemeye çalışmayın. O türün ne besin tükettiği ve nasıl beslemeniz gerektiği ile ilgili bilgi almalısınız. Genelde ilk aşamada besleme yerine sıvı takviyesi uygulanır" diye konuştu.
BİREYSEL SOSYAL SORUMLULUK
Tedavi masraflarını kendisinin karşıladığını, bunu bireysel bir sosyal sorumluluk olarak gördüğünü belirten Coşkun, “Çünkü onlara etki eden biz insanlarız. Onlarla karşılaştığımda elimden geldiğince bakım ve tedavilerini yapıyorum. Benim için maliyeti çok değil ama en fazla barınma ve onlara sürekli ilgi göstermek gerekiyor, büyük zamanımı alıyor. Bir yavru kuşa bakarken bir-iki haftalık süreçte hayatımı ona göre planlamam gerekiyor. Aynı şekilde eşim de ben yetemediğimde bakımlarını devralıyor. Bu aslında kişinin kendi içinde hissettiği bir duygu ve çaba" dedi.
200 VAKADAN YÜZDE 80'İ KURTARILDI
Yardıma muhtaç ve yaralı kuşlarla ilgili akademik yayınlar için istatistik tuttuklarını da anlatan Coşkun, “Geçen yıl ilkbahardan bugüne kadar 200'ün üzerinde kuş türü vakası oldu. Yüzde 80'e yakını tekrar doğaya döndü ama yüzde 20'lik kısmı, özellikle kedi saldırısı, ateşli silahla yaralanma, araba çarpması gibi fiziksel hasar almış vakalar doğaya ne yazık ki dönemedi" diye konuştu.