Kobani davasında karar; Demirtaş’a 42 yıl hapis
Kobani olayları olarak bilinen 6-8 Ekim 2014'te meydana gelen, 37 kişinin yaşamını yitirdiği olaylara ilişkin, aralarında eski HDP eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ'ın da bulunduğu 18'i tutuklu 108 sanığın yargılandığı davada karar açıklandı. Selahattin Demirtaş 42, Yüksekdağ 30 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Ankara 22'nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen duruşmaya tutuklu sanıklardan bazıları bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Diğer sanıklar ve taraf avukatları salonda hazır bulunurken, eski HDP eş genel başkanı Selahattin Demirtaş, duruşmaya katılmadı.
Bazı milletvekillerinin de takip ettiği duruşmada, sanıklar ve avukatlarının tutukluluğa karşı beyanları alındı. Beyanların ardından son sözleri sorulan sanıklar beraatlarını talep etti. Mahkeme başkanının hükmü açıklayacağını söylemesi üzerine sanık avukatları masalara vurarak, protestoda bulundu, sonra da dışarıya çıktı.
DEMİRTAŞ'A 42 YIL HAPİS
Kararı açıklayan mahkeme heyeti eski HDP eş genel başkanı Selahattin Demirtaş’ı, 'devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak suçuna yardım' suçundan 20 yıl, 2 kez ‘suç işlemeye tahrik etme’ suçundan 7 yıl 6 ay, 4 kez ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan 7 yıl 36 ay, ‘halkı kanunlara uymamaya tahrik’ suçundan 1 yıl 6 ay, ‘toplantı ve gösteri yürüyüş kanununa muhalefet’ suçundan 1 yıl 6 ay, ‘suçu ve suçluyu övme’ suçundan 1 yıl 6 ay olmak üzere toplam 42 yıl hapis cezasına çarptırdı.
YÜKSEKDAĞ’A 30 YIL 3 AY HAPİS
Eski HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ’a ‘devletin birliğini ve ülkü bütünlüğü bozmak’, ‘suç işlemeye tahrik’, ‘terör örgütü propagandası’ ve 'seçim yasaklarına aykırı hareket etmek’ suçlarından 30 yıl 3 ay hapis cezası verildi.
AHMET TÜRK'E 10 YIL HAPİS
Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk'e, ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Eski HDP MYK üyeleri Ali Ürküt 'devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak suçuna yardım'dan 13 yıl 4 ay, 'suç işlemeye tahrik' suçundan 4 yıl 6 ay, Alp Altınörs aynı suçlardan sırasıyla 18 yıl ve 4 yıl 6 ay, Bülent Barmaksız ise 16 yıl ve 4 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
ATA VE YAĞCI TAHLİYE OLDU
Eski HDP milletvekilleri Ayla Akat Ata 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 9 yıl 9 ay, Emine Ayna aynı suçtan 10 yıl, partinin eski PM üyeleri Ayşe Yağcı ve Aynur Aşan ise 9'ar yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ayla Akat Ata ve Ayşe Yağcı'nın cezaevinde kaldıkları süre göz önünde bulundurularak tahliyelerine karar verildi.
KIŞANAK VE TUNCEL TAHLİYE EDİLDİ
Gülten Kışanak ve Sebahat Tuncel hakkında da ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan 12'şer yıl hapis cezası verilirken, cezaevinde kaldıkları süre göz önünde bulundurularak tahliyeleri kararlaştırıldı.
11 KİŞİYE BERAAT
Sırrı Süreyya Önder, Altan Tan, Ayhan Bilgen, Aysel Tuğluk, Berfin Özgü Köse, Bircan Yorulmaz, Can Memiş, Emine Beyza Üstün, Gülfer Akkaya, Gürsel Yıldırım ve İbrahim Bilici hakkında ise beraat kararı verildi.
‘ÖMÜR BOYU CEZAEVİNDE OLMASI LAZIM, ALLAH RIZASI İÇİN BUNLARI DIŞARI ÇIKARMAYIN’
Kobani olayları olarak bilinen 6-8 Ekim 2014'te Diyarbakır’da da meydana gelen olaylarda 12 kişi hayatını kaybetti. Bağlar ilçesinde ihtiyaç sahiplerine kurban eti dağıtan Yasin Börü, Ahmet Dakak, Riyat Güneş, Hasan Gökguz ve Yusuf Er girdikleri binada PKK yandaşlarınca darbedildi. Yusuf Er, yaralı halde kaçarken; Börü, Dakak, Güneş ve Gökguz 3'üncü kattan atıldı.
Atıldıktan sonra silahla vurulup bıçaklanan 4 kişi yaşamını yitirdi. Aralarında eski HDP eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ'ın da bulunduğu 18'i tutuklu 108 sanığın yargılandığı davada karar açıklandı. Verilen ceza ve tahliye kararlarıyla ilgili, Diyarbakır’daki olaylarda öldürülen Hüseyin Dakak’ın babası Öztekin Dakak, davada yargılananların ömür boyu hapiste olması gerektiğini ifade ederek, “2014’te Selahattin Demirtaş’ın çağrısıyla sokaklara inenler kurban eti dağıtan çocuğumu şehit ettiler.
Bugün de mahkeme kararları açıklandı. Şahsım olarak ben bu kararları kabul etmiyorum. Benim oğlum toprağın altındayken, bunlar yeryüzündedir. Hükümeti, devleti yıkmaya çalışan bir çetedir. HDP burada PKK’nın siyasi kanadıdır. Burada asker toplayıp dağa gönderiyor.
Devletin bütün birimleri bunu biliyor ki; HDP ve PKK birdir. Bu kadar insan öldürüldü ve bizim ciğerimiz yandı. Bunların cezası az olmaması lazım. Ömür boyu cezaevinde olması lazım. Devletten isteğim budur. Bu kararları kabul etmiyorum. Bunlar vatandaşlara zararlı olanlardır, hiçbir faydaları yoktur. Allah kimseye evlat acısı vermesin. Allah rızası için bunları dışarıya çıkarmayın” dedi.
'KOBANİ KARAR DURUŞMASI SONRASI ERKAN BAŞ'DAN AÇIKLAMA'
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, Ankara 22'nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen Kobani karar duruşması sonrası açıklamalarda bulundu. TİP Genel Başkanı Baş, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, ortaya çıkan tablonun kendilerini üzdüğünü belirterek, "Bize önemli sorumluluklar yükleyen bir tabloyla karşı karşıyayız. İddianame hazırlandığında bu dosyanın hukuk çerçevesinde sonlandıramayacağını söylemiştik. Geldiğimiz aşamada, heyet özetle dedi ki, bu dava siyasi bir davadır.
Ferman yazılmıştır, bize düşen görev altına imza atmaktır. İktidarın 31 Mart’ta halktan yediği tokada nasıl tepki vereceğini görmeye geldik. İktidar bugün tokata cevabını verdi. Ben buradan tüm halklarımıza seslenmek istiyorum hiç kimseyi yalnız bırakmamalıyız. Haksızlığa uğrayan kim varsa hepsi bizim kardeşimizdir. Hep beraber olursak bu saray iktidarından kurtulabileceğimizi gördük. Mutlaka biz kazanacağız" ifadelerini kullandı.
DİYARBAKIR, SİİRT, TUNCELİ VE BATMAN’DA 4 GÜNLÜK EYLEM YASAĞI
Kobani olayları olarak bilinen 6-8 Ekim 2014'te meydana gelen ve 37 kişinin yaşamını yitirdiği olaylara ilişkin, aralarında eski HDP eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ'ın da bulunduğu 18'i tutuklu 108 sanığın Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı davanın karar duruşmasının ardından Diyarbakır Valiliği, 16-19 Mayıs tarihleri arasında açık alanlarda kent genelinde toplanma, yürüyüş ve basın açıklaması gibi eylemlerin yasaklandığını duyurdu.
Valilik açıklamasında, “2014 yılında gerçekleşen ve ‘6-8 Ekim olayları’ olarak bilinen süreçte vatandaşlarımızın ve kolluk görevlilerimizin can ve mal güvenliğine yönelik saldırıların da gerçekleştiği olayların dava duruşmasının Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesinde 16 Mayıs 2024 tarihinde yapılacağı bilindiğinden, daha önce ilimizde gerçekleşen vahim olayları tekrar gerçekleştirmek arzusunda olan terör örgütü sempatizanları, marjinal ve radikal gruplar tarafından bu olayları sözde protesto etmek amacıyla ilimiz genelinde yasa dışı eylem ve etkinlikler gerçekleştirme çabası içinde olabilecekleri, bu eylem ve etkinlikler nedeniyle kamu düzeni ve güvenliğinin tehlikeye düşebileceği ve toplumsal çatışma çıkarılmak istenebileceği değerlendirilmektedir. Bahse konu eylem ve etkinliklerin ilimizde de yapılabileceği değerlendirildiğinde, kamu düzeni ve güvenliği bozulabileceğinden, can ve mal güvenliğinin, kişi dokunulmazlığının, tasarrufa müteallik emniyetin ve kamu esenliğinin sağlanması güçleşeceğinden, açık alanlarda bahse konu olaylara ve davaya ilişkin yapılmak istenilen toplanma, yürüyüş, basın açıklaması, açlık grevi, oturma eylemi, miting, stant açma, çadır kurma, bildiri ve broşür dağıtma, afiş ve pankart asma gibi her türlü eylem, bu eyleme katılmak amacıyla geldiği anlaşılan şahıs ve araçların diğer illerden ilimiz sınırına girişleri, dış ilçelerimiz açısından ise bu eyleme katılmak amacıyla çıkışları veya il merkezimize girişleri, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nun 17’nci ve 19’uncu maddeleri ile 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu’nun 11/A, B ve C maddeleri gereğince, jandarma bölgesi dahil olmak üzere il ve ilçe mülki sınırlarımız içerisinde, 16 Mayıs saat 18.45'ten 19.05.2024 günü saat 23.59'a kadar 4 gün süreyle yasaklanmıştır” denildi.
Yine aynı kanunların aynı maddeleri gereğince Siirt Valiliği, 16 Mayıs saat 00.01'den 19 Mayıs 2024 günü saat 23.59'a kadar, Tunceli Valiliği 16 Mayıs 18.00'dan 19 Mayıs saat 23.59'a kadar, Batman Valiliği de 16 Mayıs 00.01’den, 19 Mayıs 2024 günü saat 23.59’a kadar 4 gün süreyle yasak kararı alındığını duyurdu.
BİNGÖL’DE EYLEM YASAĞI
Kobani olayları olarak bilinen 6-8 Ekim 2014'te meydana gelen ve 37 kişinin yaşamını yitirdiği olaylara ilişkin, aralarında eski HDP eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ'ın da bulunduğu 18'i tutuklu 108 sanığın Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı davanın karar duruşmasının ardından Bingöl Valiliği, 16-19 Mayıs tarihleri arasında kent genelinde toplanma, yürüyüş ve basın açıklaması gibi eylemlerin yasaklandığını duyurdu. Valilik açıklamasında, şu ifadeler yer aldı:
“Kamuoyunda ‘Kobani’ veya ‘6-8 Ekim olayları’ olarak bilinen, 2014 yılında yaşanan olaylarda Suriye’nin Kobani şehrinde yaşanan DEAŞ saldırıları sonrası Kuzey Irak’tan bu bölgeye silahlı yardım geçişi için Türkiye’den koridor açması istenmiş ve devam eden süreçte HDP Merkez Yürütme Kurulunca yapılan ‘Halklarımıza Acil Eylem Çağrısı’ adı altında yapılan bildiri sonucu ülke genelinde 2-3 gün süreyle kargaşa ortamı yaşanmış, söz konusu süreçte 2 polis şehit olmuş, 37 kişi hayatını kaybetmiş, 322 emniyet mensubu ve 433 kişi de yaralanmış, yapılan operasyonlarda 5 örgüt mensubu ölü, 3 örgüt mensubu da yaralı olarak ele geçirilmiştir. 2014 yılında yaşanan protesto ve şiddet olaylarıyla ilgili bölücü terör örgütü elemanları ile HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da aralarında bulunduğu 108 sanığın yargılandığı Ankara Sincan Adliyesi 22’nci Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada 16 Mayıs günü karar duruşması yapılmış ve sanıklar hakkında çeşitli mahkumiyet cezaları verilmiştir. Ankara Sincan Adliyesi 22’nci Ağır Ceza Mahkemesinin verdiği mahkumiyet kararları sonrasında sosyal medya üzerinden çok sayıda halkı kin ve düşmanlığa tahrik eden suç unsuru paylaşımların yapıldığı görülmüştür. Bu nedenle İlimiz farklı noktalarında terör örgütüne müzahir şahıs veya şahıslarca PKK/KCK terör örgütünü övücü ve destekleyici mahiyette eylemlerde bulunulabileceği, vatandaşların can ve mal güvenliğini olumsuz yönde etkileyecek fiillerin meydana gelebileceği, karşıt görüşlü grupların karşı karşıya gelerek istenmeyen olaylara sebebiyet verilebileceği değerlendirilmektedir. Milli birlik ve beraberliğimizi zedeleyici provokatif eylemlerin önüne geçilebilmesi, millî güvenlik, kamu düzeni ve güvenliğinin tesisi, can ve mal güvenliğinin, kişi dokunulmazlığının, tasarrufa müteallik emniyetin ve kamu esenliğinin sağlanması, Cumhuriyetin temel nitelikleri ve Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünün korunması, olası yasadışı eylemlerin önlenerek müessif olayların yaşanmaması amacıyla; Valilik ve Kaymakamlık makamlarının uygun göreceği etkinlikler ile kamu kurum ve kuruluşlarının düzenleyeceği, resmi bayram, resmi anma günleri, resmi tören ve kutlamalar, spor faaliyetleri, bilimsel, ticari ve ekonomik amaçlarla yapılan etkinlik ve toplantılar hariç olmak üzere yapılması muhtemel her türlü eylem ve etkinlikler ile belirtilen konuların devamı niteliğindeki toplanma, yürüyüş, basın açıklaması, araç konvoyu, her türlü karşılama, uğurlama, kapalı yer toplantısı, açlık grevi, oturma eylemi, miting, stant açma, çadır kurma, bildiri, broşür dağıtma, afiş, pankart asma, gibi etkinliklerin 5442 sayılı İl İdaresi Kanununun 11’inci maddesi ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunun 19’uncu maddesine istinaden, 16 Mayıs günü saat 00.01’den 19 Mayıs 2024 günü saat 23.59’a kadar olmak üzere 4 gün süre ile Bingöl il sınırları içerisinde, İl merkezi, ilçeler ve Jandarma sorumluluk bölgeleri dahil yasaklanmasına, yine yukarıda belirtilen tarihler arasında, İlçelerimizden veya çevre illerden bireysel veya toplu olarak veya ilimiz güzergahını kullanarak her türlü kanuna aykırı eylem ve etkinliklere katılım sağlanmasının önlenmesi amacıyla, kanuna aykırı eylem ve etkinliklere katılması muhtemel şahıs, şahıslar, grup, grupların 5442 sayılı İl İdaresi Kanununun 11’inci Maddesinin c fıkra hükümleri gereğince, İlimiz ve İlçelerimize girişlerine, buralardan bireysel veya toplu olarak çıkışlarına izin verilmeyecektir.”