İzmir'in Çernobil'i Temizlensin Komisyonu'ndan resmi açıklama çağrısı
İzmir'in Gaziemir ilçesinde halk arasında 'İzmir'in Çernobil'i olarak bilinen ve yıllar önce kapatılmasına rağmen toprağa gömülen radyoaktif maddeler nedeniyle risk oluşturan eski kurşun fabrikasının yer aldığı alanla ilgili açıklama yapıldı. Çernobil Temizlensin Komisyonu Üyesi Helil İnay Kınay, "Geçtiğimiz günlerde arazinin sahiplerinin bir şirketle anlaştıkları, yakın zamanda temizlik çalışmalarına başlanacağı haberleri yer aldı, ancak hala resmi açıklama yapılmadı" dedi.
İzmir'in Çernobil'i olarak bilinen ve yıllar önce kapatılmasına rağmen toprağa gömülen radyoaktif maddeler sebebiyle risk oluşturan, 2013 yılında bu nedenle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 5,7 milyon TL ceza kesilen Gaziemir'deki eski kurşun fabrikası tepki çekiyor. İzmir'in Çernobili Temizlensin Komisyonu, 70 dönümlük arazide gömülü bulunan nükleer atıklarla ilgili yaşanan son gelişmeleri kamuoyuyla paylaşmak için basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasına çevreciler ve mahalleli de katıldı. Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda, "2007 yılında Türkiye Atom Enerjisi Kurumu tarafından tespit edilmiş, 2012'de basın mensuplarının haberiyle kamuoyunun haberinin olduğu nükleer ve kimyasal atıkların olduğu bir alandan bahsediyoruz. İzmir'in merkezinde kalmış, insanların sağlığını tehdit eden bu bölgenin temizlenmesini istiyoruz. 10 yıllık sürede bunun mücadelesini veriyoruz. Bugün geldiğimiz noktada gerçekleştirdiğimiz bu etkinliklerin sonucunu alma noktasına geldiğimizi duyduğumuz için mutluyuz. Ancak bu sürecin şeffaf şekilde yürütülmesini istiyoruz" ifadelerini kullandı.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Özuslu ise "Bu bölgedeki nükleer atıkların temizleneceği haberi sevindiricidir. Geç kalınmış ama doğru bir iştir. Başkanımızın da söylediği gibi bu sürecin takipçisi olacağız" diye konuştu.
'HALA RESMİ AÇIKLAMA YAPILMADI'
Ardından basın açıklamasını okuyan Çernobil Temizlensin Komisyonu Üyesi, Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şube Eski Başkanı Helil İnay Kınay, "Komisyonun çalışmaları ile yapılan başvurulara rağmen Nükleer Düzenleme Kurumu, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı gibi yetkili ve görevli kurumlardan hiçbir bilgi alınmadı. Belirsizlik sürerken geçtiğimiz günlerde arazi sahiplerinin bir şirketle anlaştıkları, yakın zamanda temizlik çalışmalarına başlanacağı haberleri yer aldı. Haberlere rağmen hala resmi açıklama yapılmadı" dedi.
'ÇALIŞMALARIN DENETİMİ KİM TARAFINDAN YAPILACAK?'
Gömülü radyoaktif atıkların 16 yıldır kentin ortasında çevre ve halk sağlığını tehdit ettiğini vurgulayan Kınay, “16 yıldır sorduğumuz soruları tekrarlıyoruz. Atıkların miktarı ve alandaki dağılımına yönelik tespit çalışması yapıldı mı? Temizleme çalışmasına ilişkin hazırlanmış bir proje var mı? Ülkemize girişi yasak olan nükleer atıkların bölgeye nasıl geldiği konusunda çalışma yapıldı mı? Sürecin sorumluları hakkında yürütülen hukuki süreç ve çalışmalar nelerdir? Bölgedeki çalışma hangi kurumlar tarafından yürütülecek? Çalışmalara ilişkin program nedir? Bu projeye ilişkin ÇED süreci yürütülecek mi? 10 Ağustos 2017'de olumlu bulunan ÇED raporuna göre faaliyet yapılacaksa, ona ilişkili yapılan itirazlar dikkate alındı mı? Atıkların ayrıştırılması ve taşınması sırasında ortaya çıkacak kirliliği önleyecek ne gibi tedbirler alınacak? Çalışmaların denetimi kim tarafından yapılacak? Bağımsız bir denetim süreci gerçekleştirilecek mi?" ifadelerini kullandı.
'SÜRECİN TAKİPÇİSİYİZ'
Kınay, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Alandaki atıkların çevre ve halk sağlığına yönelik daha fazla tehdit oluşturmaması için temizlik süreci ile ilgili yapılacak çalışmaların hazırlık aşamasından itibaren tamamlanıncaya kadar şeffaf yürütülmesi, bağımsız uzmanlar tarafından denetlenmesi ve kamuoyunun şeffaf ve sağlıklı şekilde bilgilendirilmesi büyük önem taşımaktadır. Alanın temizlenmesinin yanı sıra benzer yasa dışı atık ticaretinin önüne geçilmesi için buradaki radyoaktif atıkların nereden, hangi yasa dışı yollarla ve kimler tarafından getirildiği mutlaka ortaya çıkarılmalıdır. Bunun için adli ve idari soruşturma makamlarının görevlerini yapmaları çağrısında bulunuyoruz. Tüm İzmir halkı ile sürecin takipçisi olduğumuzu bir kez daha tekrarlıyoruz."
Açıklaman ardından alanda 1 dakika boyunca siren çalındı.