'Gaz kolu takıldı' diye savunma yapan uyuşturucu şüphelilerine 30 yıla kadar hapis istemi

Bodrum ilçesi Güllük Limanı'na 26 Temmuz 2022 tarihinde hareket halindeki Vanuatu bayraklı 92 metre boyundaki 'Ocean Blue' isimli ticari gemide uyuşturucu madde bulunduğuna dair bilgi alındı. Bunun üzerine Emniyet Genel Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri tarafından operasyon düzenlendi. Ekipler, ticariyi gemiyi takibe aldı. Takip sırasında Güllük Körfezi açıklarında ABD bayraklı 'Belgor' isimli motor yatın ticari gemiye yanaşıp ayrıldığı tespit edildi. Ticari gemi durduruldu. Ancak ABD bayraklı motor yatın kaptanı, yapılan tüm sesli ve görüntülü ikazlara rağmen yoluna devam etti. 4 sahil güvenlik botu, 1 sahil güvenlik dalış timi, 1 sahil güvenlik uçağı ve Emniyet Genel Müdürlüğü'ne ait 1 helikopter tarafından motor yat takibe alındı. Yat, uzun süren takibin ardından önleme manevraları ile zor kullanılarak durduruldu. Motor yattaki 4 kişi gözaltına alındı. Şüpheliler ifadelerinde, uyuşturucu taşımadıklarını, arkadaşlarının düğününe gitmek üzere yatla seyahat ettiklerini ve gaz kolunun takılı kalmasından dolayı duramadıklarını söyledi. İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüpheliler A.K.E., M.Ş., A.O. ve İ.Ç. tutuklandı.

TİCARİ GEMİDEKİ 14 KİŞİ DE TUTUKLANDI

Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından alınan arama kararı doğrultusunda Emniyet Genel Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik ekiplerince 'Belgor' isimli motor yat ile 'Ocean Blue' isimli ticari gemide ve denizde arama yapıldı. Aramalarda denize atıldığı tespit edilen yaklaşık 60 kilo, kıyıda yaklaşık 21 kilo olmak üzere toplam 81 kilo kokain ve ticari gemide yaklaşık 3 kilo skunk ele geçirildi. Gemideki 14 şüpheli de gözaltına alınıp, tutuklandı.

BİLİRKİŞİ: YATIN GAZ KOLLARININ OLMASI GEREKTİĞİ ŞEKİLDE ÇALIŞIYOR

Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığı, konuyla ilgili soruşturmasını tamamladı. Hazırlanan 110 sayfalık iddianamede, tutuklu 18 kişinin her biri için 'uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti' suçundan 20 yıldan 30 yıla kadar hapis cezası istendi.

İddianamede şüphelilerin 'yatın gaz kolu takılı kaldığı için duramadık' savunmasına ilişkin bilirkişi incelemesine de yer verildi. İncelemenin rapor kısmında yatın gaz kollarının olması gerektiği şekilde çalıştığı, açılarının normal olduğu, herhangi bir sıkışıklığın bulunmadığına yer verildi. Elektrik incelemesinde dümen evinde bulunan gaz kolunun altındaki klemens ve kablo bağlantılarında çıkmış/çıkarılmış ya da gevşek bir kablo bağlantısı görülmediği gibi diğer gaz koluyla yapılan görsel karşılaştırmada sorun yaratabilecek bir bulguya da rastlanmadığı da kaydedildi.

KOKAİN PAKETLERİNE İNGİLİZCE KARDAN ADAM, 35, AMCA, PATEK YAZMIŞLAR

İddianamede, olay günü balıkçıların ihbarı üzerine ekipler tarafından denizde yapılan aramalarda bulunan kokain paketlerinin üzerinde İngilizce kardan adam, amca, patek ve 35 yazılı olduğu belirtildi. Yapılan görüntü incelemelerinde, Sahil Güvenlik Bot Komutanlığı ekiplerince takip edilen 'Belgor' isimli motor yatın kaptan köşkü kısmından bir maddenin denize atıldığının tespit edildiği de iddianamede yer buldu. Maddeyi attıktan sonra kaçan motor yatın Sahil Güevinlik ekiplerince takibe devam etikleri de belirtildi.

İFADELERE DE YER VERİLDİ

İddianamede şüphelilerin ifadelerine de yer verildi. Lüks yatın sahibi eski armatör A.K.E.'nin ifadesinde, olay günü aşçı, tadilat işlerine bakan bir arkadaşı ve kendisine kaptanlığı öğrettiği bir kişinin de yatta olduğunu belirten A.K.E., “Sahil güvenlik 'dur' ihtarında bulundu. Ama yattaki arıza nedeniyle duramadık. Ateş etmeye başladılar. Hemen bir süpürge sapı alıp, ucuna beyaz bir tişört bağladım. Daha sonra iskele tarafından gelen bot da ateş etmeye başladı. Bu olay 1 saate yakın sürdü. Yattan denize uyuşturucu atmadık. Suçsuzuz" dedi. Yattan denize bir şeyler atıldığına dair görüntülerin izletilmesi üzerine ise A.K.E.'nin 'Yatın içerisinden bir parçanın denize bir uçmuş olabileceğini düşünüyorum' dediği iddianamede yer buldu.

ÖNCE İTİRAF ETTİ SONRA İNKAR ETTİ

A.K.E.'nin yanında çalışan şüpheli İ.Ç.'nin de itirafçı olup, "Çarpma sesi duydum. A.K.E., telefonda bir görüşme yaptı. Ardından da 'sıkıntı var' deyip, telefonunu denize attı. Dümenin başındayken yanındaki çalışana 'mazotları fulle, Yunan sularına gireceğiz, kurtulacağız, 2 mil kaldı' dedi. Diğerleri de yatın önüne gidip 'tamam hallettik' diye yanıt verdi" dediğini ancak daha sonra ise bu söylediğini inkar ettiğine dikkat çekildi.

Hakkındaki suçlamaları reddettiği belirtilen 'Ocean Blue' isimli geminin kaptanı A.E. ise iddianamedeki ifadesinde şunları söyledi:

"Gemide birinci kaptanım. Kolluktaki ifademde geminin seyri ile ilgili olarak ayrıntılı beyanda bulundum. Bunları aynen tekrar ederim. 4 aylık seyir süresince gemide olağan dışı bir durumla karşılaşmadım. Olay saatinde, kaptan köşkündeydim. Güllük Limanı'na yaklaştığımız esnada yanımızda birkaç balıkçı teknesi geçti. Bu sırada AIS sistemi üzerinden yaptığım kontrolde bir teknenin gemiye yaklaşmakta olduğunu gördüm. Yaptığım kontrolde söz konusu teknenin liman servisi botu olduğunu anladım. Söz konusu teknenin seyrim için herhangi bir tehlike arz etmemesi nedeniyle takibi bıraktım. 3-5 dakika sonra sancak kıç tarafından motor sesi duydum. Motor sesini duyunca dışarıya çıktım. Bir yatın hızlı bir şekilde gemiye doğru yaklaştığını gördüm. Yanımda bulunan dördüncü kaptan Batuhan'a ne olup bittiğini öğrenmesi için aşağıya inmesini söyledim. O esnada gemi personellerinden birkaçı güverteye çıktı. Hiçbir personelin elinde çuval görmedim. Daha sonra yat gemiye yanaştı ve tornistan yaptı. Durumu Güllük Limanı'na anons ettim. Herhangi bir karşılık alamadım. Anonslara devam ettiğim esnada sahil güvenlik görevlileri ışıkları açarak durmamızı söyledi. Ben de gemi personeline direkt talimat verdim. Sahil güvenlik görevlileri gemide arama yaptılar. Arama neticesinde ele geçirilen uyuşturucu maddelerle ilgili herhangi bir ilgim alakam yoktur. Bu maddelerin gemiye nasıl yüklendiği konusunda bir bilgim yoktur."