Elazığ’da krom madeninde göçük: 4 işçi de kurtarıldı

Palu ilçesi Kayaönü köyünde sabah saatlerinde özel bir şirkete ait krom madeninde göçük meydana geldi. Göçük altında 4 işçi kaldı. Bölgeye AFAD, jandarma, UMKE ve sağlık ekipleri sevk edildi. 3 işçi göçük altından çıkarılırken, 1 işçiyi kurtarma çalışmaları sürüyor. Olayla ilgili valilikten açıklama yapıldı. Açıklamada, “Palu ilçesi Kayaönü köyünde saat 10.04’te özel bir şirkete ait kroma madeni işletmesinde meydana gelen göçük olayında 4 işçi göçük altında kalmış olup, yapılan müdahale neticesinde 3 işçi kurtarılmıştır. 1 işçiyi kurtarma çalışmaları devam etmektedir” denildi.

KURTARILAN İŞÇİLERDEN 1'İ MADEN SAHİBİNİN OĞLU

Elazığ'ın Palu ilçesi Kayaönü köyü yakınında Bedri Aydın'a ait krom madeninde meydana gelen göçükte mahsur kalan işçi Yunus Yaral'ı arama-kurtarma çalışmaları sürüyor. Yaral ile sesli irtibat sağlandığı, 24 kişilik ekibin çalışma yürüttüğü öğrenildi. Kendi imkanları ile çıkan 1 işçinin ayakta tedavi edildiği, yaralı çıkarılan Ahmet Çelik ile Zülfü Aydın'ın ise Elazığ'a sevk edildiği bildirildi. Zülfü Aydın'ın, ocağın sahibi Bedri Aydın'ın oğlu olduğu öğrenildi.

KROM MADENLERİNDE İŞÇİ ÖLÜMLERİ

Aynı köyde 2021 ile 2023 tarihlerinde de işçi ölümleri yaşandı. 2021'de krom çıkarılan özel bir maden ocağında çalışan kuzenler Salih Yıldırım (29) ile Adem Yıldız (30), asansör olarak kullanılan vagondaki demirin kopması sonucu 25 metreden düşerek hayatını kaybetti. 2023'te yine farklı bir krom madeninde yaşanan patlama sonucu göçük altında kalan 2 işçiden Remzi Tahtacı yaşamını yitirdi.

'GÖÇÜK ALTINDA KALAN 4 İŞÇİMİZİ DE KURTARDIK'

Elazığ'ın Palu ilçesi Kayaönü köyü yakınında Bedri Aydın’a ait krom madeninde meydana gelen göçükte mahsur kalan son işçi Yunus Yaral da ekiplerin çalışmasıyla sağ olarak kurtarıldı. Yaral, ilk müdahalesinin ardından ambulansla Elazığ’a sevk edildi.

Yaral’ın çıkarılmasının ardından açıklamada bulunan Vali Ömer Toraman, “Ekiplerimiz son işçiyle sözlü teması sağlamışlardı.

Arkasından göçükten kaynaklanan malzemeyi bertaraf ederek kendisine ulaştılar. İlk tıbbi müdahalesini UMKE ekiplerimiz yer altında bulunduğu yerde yaptı. Hamdolsun bilinci açık, şuuru yerinde. Hayati tehlikesi olmadığını değerlendiriyoruz. Bunlar ilk tespitler. Biraz önce de takip ettiğiniz üzere ambulansla hastaneye sevki gerçekleştirildi. Böylece göçük altında kalan 4 işçimizin tamamını kurtarmış olduk. Bu çalışmada faaliyette bulunan bütün arama kurtarma ekiplerine, çok teşekkür ediyoruz. UMKE ekiplerine çok teşekkür ediyoruz. Olayın başından bu yana kadar Sayın İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkilileri yakinen olayı takip ettiler. Biz de kendilerini sürekli olarak bilgilendirdik. Yine olay olduğu andan itibaren burada kaymakamlarımız, sayın vekillerimiz de sağ olsunlar bizi yalnız bırakmadılar. AFAD, Kızılay, itfaiye, bütün ekiplerimiz gayret göstererek çalıştılar” dedi.

‘İLK TESPİTLER, BİR TAHKİMAT GÖÇÜĞÜ OLDUĞU YÖNÜNDE'

Palu Cumhuriyet Savcılığı tarafından adli tahkikata başlandığını belirten Vali Toraman, "Hiç kimsenin gibi şüphesi olmasın. Bu konular en ince ayrıntısına kadar incelenecek. Durum bütün açıklığıyla ortaya konulacaktır. Bundan kimsenin endişesi olmasın.

İlk tespitler bir tahkimat göçüğü şeklinde olduğu yönünde. Bu bir krom madeni ocağı, dolayısıyla kömür maden ocaklarıyla karıştırmamak lazım. Dolayısıyla bir tahkimat çöküntüsü neticesi bir göçükle karşı karşıya olduğumuzu ifade ettiler. Ama hamdolsun ekiplerimiz, Eti Krom başta olmak üzere bütün maden şirketleri yardıma koştular.

Arama kurtarma faaliyetlerine bizzat katıldılar ve başarılı bir şekilde 4 kardeşimizi de göçük altından çıkarmanın mutluluğunu bizlere yaşattılar” diye konuştu. 

Yaralı madencileri kurtaran ekiplerden Eti Krom A.Ş.'nin İş Sağlığı Güvenliği Müdürü Mustafa Beg, "Olayı öğrendiğimiz andan itibaren tahlisiye ekiplerimizi olay yerine intikal ettirdik. Olayla ilgili ön incelemeyle bilgi aldık. Ekiplerimizle yer altında çalışmalara başladık. Burada ekibin güvenliği çok önemli. Allah'a şükür yaralıyı sağlıklı bir şekilde kurtarmayı başardık” ifadelerini kullandı.

‘ÇOK PERİŞAN OLDUK’

Maden ocağının sahibi Bedri Aydın’ın oğlu Zülfü Aydın’ın olduğu yaralı işçilerin hastanelerde tedavisi devam ediyor. Vali Ömer Toraman, Fethi Sekin Şehir Hastanesi’ne gelerek yaralılar hakkında bilgi aldı. Vali Toraman daha sonra yaralıların yakınlarıyla görüştü, sağlık durumları hakkında bilgi verdi. 

Yaralılardan olan ve aynı zamanda maden ocağının sahibi Bedri Aydın’ın da oğlu olan Zülfü Aydın’ın annesi Hatice Aydın, “Bugün bu olayı duyduk, çok perişan olduk. Elhamdülillah 4’ünü de kurtardık. Çok mutluyuz. Allah hepsinden razı osun. Vali beyden de, belediye başkanımızdan da, Allah hepsinden razı olsun. Gelip gördüler bizi, daha memnun olduk. Hepsi de iyiler. Hepsinden haber aldık. Çok mutluyuz” dedi.

‘TEDBİR AMAÇLI TUTUYORLAR’

Aydın ailesinin yakını olan Bekir Kılıç ise, doktorların kendilerine yaralıların hayati tehlikelerinin bulunmadığını söylediğini belirterek, “Zülfü Aydın, gelinimin ağabeyi. 4 işçimizin hiç birinin hayati tehlikesi yok. Ufak tefek yaralar, sıyrıklarla kurtuldular. Bu iş kazasının böyle rahat atlatılmasına, daha doğrusu ölümsüz atlatılmasına sevindik. Sordum bizzat; iş yerinde gerekli tedbirler tamamen alınmış bir haldeymiş.

Dolayısıyla kaza da hafif atlatılmış oldu. Rabbime şükür. Tabii devlet de gerekli müdahalelerde bulundu. Bütün ekipleri gelip kurtarma çalışmalarına katıldılar. Ben böyle sonuçlanmasından memnunum. Tüm kurtarma ekiplerine teşekkür ediyorum. Şehir hastanemizde 3 yaralımız var. 3’ünün de durumu iyi. Araştırma hastanemizde de bir yaralımız var. Onun da durumu iyi. Şimdi doktorlar da buradaydı. ‘Biz sadece tedbir amaçlı olarak tutuyoruz’ dediler. Buradaki 3 hastamız da tedbir amaçlı buradalar. Diğer hastamızdan da haber aldık. Onun da sadece ayaklarında biraz ağrı varmış.

O da kırık olduğu ifade edilmedi. Yani 4 hastanın da durumu iyi. Doğrusunu isterseniz Erzincan’daki maden olayından sonra bu olaya basın da, devlet de yoğunlaştı. Yoksa bu hadise başka bir zaman cereyan etmiş olsaydı, bu derece yoğunlaşılmazdı, bu derece dikkat edilmezdi. Dikkate değer bir hadise olarak değerlendirilmezdi” diye konuştu.