Edirne'de, köylülerin kalker ocağına karşı açtığı dava karara kaldı

 

Merkeze bağlı Vaysal köyünde faaliyet gösteren kalker ocağı işletmesi, kapasite artışı için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü'ne başvurdu. İl Müdürlüğü söz konusu artış için Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporunu olumlu yönde açıkladı. Raporun onaylamasının ardından köylüler, ocağın ve bağlı olduğu kırma-eleme tesisinin kapasite artışı ile ÇED olumlu raporunun iptaline yönelik Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na karşı geçen yıl ağustos ayında Edirne İdare Mahkemesi'nde yürütmeyi durdurma ve ÇED raporunun iptaline yönelik dava açtı. Dava sürecinde konuyla ilgili görevlendirilen bilirkişi heyetinin hazırladığı raporda, projenin ve ÇED olumlu raporunun bilime aykırı olduğu belirtildi.

Davanın karar duruşması bugün Edirne İdare Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya davayı açan Vaysal Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi yönetimi, köylüler, köylülerin avukatları ve bakanlık avukatı katıldı. Davada tarafların avukatları dinlenirken, mahkeme heyeti, kararını 15 gün sonra açıklamak üzere duruşmayı bitirdi.

'HUKUKSUZLUĞU ENGELLEYECEĞİZ'

Duruşması sonrası açıklama yapan köylülerin avukatı Bülent Kaçar, söz konusu tesisin kapasite artışının, bilirkişi raporuyla bilime aykırılığının tespit edildiğini söyledi. Kaçar, "İnanıyoruz ki 15 gün sonra Edirne İdare Mahkemesi bu hukuksuzluğa dur diyecek ve ikinci bir yeni ocak projesini başlatan şirketin bu hukuksuzluğunu kaynağında hukuksal olarak da engelleyeceğiz. Vaysal köylüleri açtığı iki davanın takipçisidir. Vaysal Kalkınma Kooperatifi açtığı iki davanın da takipçisidir. Doğasına, canlısına, köyüne, köylüsüne sahip çıkmaya devam edecektir, çünkü başka Trakya yok, başka Balkanlar yok, başka doğa yok" dedi.

Vaysal köyünün Balkanların eteklerinde yer alan, Ergene havzasına su temin eden bir coğrafyanın parçası olduğunu kaydeden Kaçar, "Vaysal köyünde mevcut taş ocağı şu an mevcut yer altı içme suyu kaynaklarına zaten zarar vermiş durumda. Bu projede toplamda 4 köy zarar görüyor. Yer altı suları yön değiştiriyor, tozuşma sebebiyle arıcılık sona ermek üzere, tarlalar kapasite artışı talebiyle yok olmak üzere, ikinci davaya konu olan yeni ocak ile de tamamı orman olan alan yok edilmek üzere. Mevcut ocağı görseniz ürkersiniz. Vaysal köyü, o ölüm çukuruyla işletilip, genişletilmek istenerek o ölüm halinin arttırılmasına karşı bir yaşam mücadelesidir veriyor" diye konuştu.

'SU KAYNAKLARIMIZ TÜKENDİ'

Vaysal Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı İbrahim Karapoyraz da mevcut ocaktan tarımsal olarak büyük zarar gördüklerini belirterek, "Hayvanlarımıza balya temin edemiyoruz, o bölgede otlatamıyoruz. Su kaynaklarımız gidiyor. Yıllar önce 16-17 köye su giden köyümüzden bugün 2 köye bile su temin edemiyoruz. Bugün Domurcalı köyünden bizim köyümüze su vermeye başladılar. Bu derece zarar görüyoruz. Kapasite artımı durumunda daha da fazla zarar olacağını tahmin ediyoruz. Köyümüzde 15 tane sertifikalı arıcı var. Zaten tarım ilaçlarından zarar görüyorlardı, bir de bu taş ocağının tozlarından da zarar gördüler" dedi.

'4 KÖY ETKİLENİYOR'

Projeden etkilenen Süleymandanişment köyünün muhtarı Ahmet Özcan da “Bu sorun sadece Vaysal köyünün değil, bölgenin sorunu. Bizim 4 köyümüzün içme suyu kaynağının Vaysal köyünde olmasından dolayı şu anda dinamitle patlatma sonucu su kaynaklarımız tükenmeye başladı ve su ihtiyacımızı karşılayamaz noktaya geldik. Hayvansal üretimden yollarımızın bozulmasına kadar birçok etkisi var. Üretimden tutun da ulaşıma kadar zararı var" diye konuştu.

'DOĞA YÜRÜYÜŞÜ İÇİN BİLE TERCİH EDİLMEZ HALE GELDİ'

Edirne Kent Konseyi Başkanı Nihat Çolak ise köylülerin yanında olduklarını belirtti. Çolak, "ÇED raporlarında genellikle karşılaştığımız sorun şudur ki; yapılan değerlendirmeler ne yazık ki kümülatif ÇED değerlendirmesi şeklinde yapılmıyor. Zaten şu anda oradaki taş ocakları nedeniyle bir çevre sorunu yaşıyoruz. Edirne kentlileri olarak ormanla buluştuğumuz, nefes aldığımız bir bölge burası. Buraya defalarca doğa yürüyüşleri yaptık. Çocuklarımızla, ailelerimizle ormanda buluştuk. Orada çıkarılan malzeme, taş tozunun özellikle çevreye yayılmasıyla ağaçların bile bembeyaz örtüyle kaplandığını görüyoruz. Şu anda doğa yürüyüşü yapmak için tercih edilemeyen bir noktaya gelmiş durumda Vaysal civarı. Halihazırda burada çevre sorunları varken, kapasite artışının yapılmasını doğru bulmuyoruz" dedi.