Bakan Soylu: Düzce depremi sonrası AFAD gönüllü sayımız 604 bin oldu
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kırşehir'de AFAD gönüllüleri için düzenlenen sertifika töreninde, "Düzce depremi sonrası sayımız 604 bin oldu. Her geçen gün büyüyen bir aileyiz" dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 5 Aralık Dünya Gönüllüler Günü'nde Kırşehir'de Neşet Ertaş Kültür Merkezi'ndeki 'AFAD gönüllülerine sertifika' törenine katıldı. Bakan Soylu, "12 Kasım'da bir Düzce tatbikatı yaptık. Aslında bir afet tatbikatı yaptık. Orada kaybettiklerimizi tekrar rahmetle yad ediyorum. Yapabileceklerimizi, gelecek nesillerimize bırakabileceklerimizi afet anlamında bir kez daha bütün milletimiz ve toplumumuzla, ülkemizle paylaşabilmek için bir tatbikat gerçekleştirdik. Tatbikatın tarihini ve tatbikatı yapmamızı adadığımız şehir olan Düzce'de bir deprem oldu. Değerli arkadaşlar biz afet bölgesiyiz. Cumhuriyet tarihinin en büyük yangınlarıyla, birçok afet çeşidiyle karşı karşıya kalan bir ülkeyiz. Elbette ki burada toplumumuzu, milletimizi buna hazırlamak bizim görevimiz" diye konuştu.
'1 MİLYON 300 BİNİN ÜZERİNDE ANNEYE EĞİTİM VERDİK'
Devletin birçok görevinin olduğunu belirten Soylu, "Bir önemli görevi de vatandaşının başına bir şey gelmeden onunla ilgili vatandaşına, halkına bilgi vermektir. Tabi sadece bunu yapıyor değiliz. 'En iyi narkotik polisi anne' projemiz var. Ben sabahleyin Kocaeli ve Sakarya'daydım. Ankara'dan saat 03.00'te çıktım. Sabah saat 04.30'da Kocaeli, sabah saat 05.30'da Sakarya'da yaklaşık 2 bini aşkın polisimizin kahraman polis teşkilatımızın mensuplarını uyuşturucu satıcılarını sabahın güneşi doğmadan derdest edebilmek için 'Allah ayağınıza taş değdirmesin' diyerek operasyona 300'ün üzerinde ticaretini ve organizatörlüğünü yapan kişileri yakaladılar. Şimdi elde ettiğimiz sonuç şuydu; uyuşturucu kullananların önemli bir bölümü ailesiyle ve annesiyle beraber yaşıyor. Biz ne yapmalıyız? Nasıl ulaşmalıydık? Elbette ki adına oluşturduğu bir değişim kaynağı var. Eğer biz annelere ulaşırsak çocuklarını uyuşturucuya başladığını anlayabilirlerse ilk etapta onlara elini uzatabilme fırsatlarını onlara verirdik. Şu ana kadar 1 milyon 300 binin üzerindeki anneye birebir bu eğitimi verdik ve bütün bunları elbette ki daha fazla milyonlara çıkaracağız" ifadelerini kullandı.
'BİZ BUGÜN ARAKAN'DA VARIZ'
Arakan'da yaşadıkları olaya değinen Bakan Soylu, sözlerine şöyle devam etti:
"Suriye'yi, Afganistan'ı, Pakistan'ı, Yemen'i, Libya'yı ve Lübnan'ı görüyoruz. Orta Doğu'yu görüyoruz. Afrika'yı görüyoruz. Biz bugün Arakan'da varız. Size bir şey ifade etmek istiyorum. Bu gönüllülüğün ne demek olduğunu ifade etmek istiyorum. Biz Arakan Müslümanlarının bulunduğu Bangladeş'e gittik. 1 milyon Arakanlı'nın bir kampın içine koymuşlar. İzah ve tarif edebilmem mümkün değil. Sivil toplum örgütleri burada da var. İHA'sından Kızılay'a kadar. Sağlık Bakanlığımız çok güzel bir hastane oluşturmuş. Kadınlara ve çocuklara bakıyor. Onların 100 bin kadar bir kısmını 300 milyon dolarla tesislerini yaptıkları bir adaya sevk etmek istiyorlar. Oradakiler bize, 'Eğer siz Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak bizim önümüzde olur. Evet bu adaya beraber gidelim derseniz biz gideceğiz. Aksi takdirde biz buradan o adaya adım atamayız' dedi. Binlerce kilometre ötedeki Arakanlı kardeşlerimize eminlik veren bir milletin, medeniyetin mensuplarıyız. Allah'ımıza şükürler olsun."
'BUGÜNE KADAR ÇOK ÖNEMLİ İŞLER BAŞARDILAR'
AFAD'ın önemli bir kuruluş olduğunu söyleyen Soylu, "Bugün AFAD Türkiye'nin ne kadar büyük bir gurur kaynağı ise AFAD gönüllülerimizden en az o kadar hepimiz için büyük bir gurur kaynağı. Bize güç katan, güven veren bir topluluktur. Arkadaşlar afetle mücadele bir vatan savunmasıdır. Başta söylediğim gibi biz meseleye böyle bakıyoruz. AFAD gönüllülerimizde işte bu müdafaanın neferleridir. Tüm afet gönüllülerimize teşekkür ediyorum. Allah sizden razı olsun diyorum. Bu güzel kalpler bugüne kadar çok önemli işler başardı. Türkiye'yi afet yönetiminde bugün çok farklı yere getirdik. Düzce depremi sonrası sayımız 604 bin oldu. Her geçen gün büyüyen bir aileyiz" dedi.
'HER TÜRLÜ YALANI ORTAYA KOYAN BİR MUHALEFET İLE KARŞI KARŞIYAYIZ'
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, AK Parti İl Başkanlığı'nda parti üyeleri ile bir araya geldi. Soylu, "Bu amblem ve parti bugün de Cumhur İttifakı'yla beraber Türkiye'ye büyük devrimler yaşattı ve bunu sizler yaptınız. Neye rağmen yaptınız? Etrafımızda kurulan oyunlara rağmen yaptınız. Neye rağmen yaptınız? Geçmişte bizi ürkütmelerine ve korkutmalarına rağmen yaptınız. Bizi değerlerimizle tehdit etmelerine rağmen yaptınız. Bizi inançlarımızla tehdit etmelerine rağmen yaptınız. Bizi bir başbakan idamıyla beraber korkutmalarına rağmen yaptınız. Her 10 yılda bir darbe olurdu. 'Bu ülkenin sahibi millet değil biziz' diyenlere rağmen yaptınız. Neye rağmen yaptınız? 'Bu ülkeye her zaman kazandığınız sizin değil, kazandığınız bizimdir' diyenlere rağmen, gecelik yüzde 8 binlik faizlerle beraber bu ülkenin kanını emmek isteyenlere rağmen yaptınız. Siz bunu neye rağmen yaptınız? Hastanede tedavi olabilmek, sıra alabilmek, doktorun yüzünü görebilmek neredeyse mucizeyken ülkemin her tarafını şehir hastanelerine donatarak yaptınız. Allah sizden razı olsun" diye konuştu.
'ŞİMDİ BAŞKA HEDEFE DOĞRU HEP BERABER YÜRÜYORUZ'
AK Parti'nin yaptığı çalışmalara değinen Soylu, "Bu ülke 1 hafta önünü göremiyordu. Hepimiz biliyoruz. 'Bu ülkede acaba yarın ne olacak?' Endişeleriyle karşı karşıyaydık. Depremin enkazından selin vurduğu yerlere kadar herkes 'nerede bu devlet?' diye feryatlar üretiyordu. Bu ülke önünü göremeyen bir Türkiye'den ilk önce kıymetli Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın iradesiyle, onun dava arkadaşlarının ortaya koyduğu azimle, bu milletin olan inancıyla birlikte ilk önce '2023' dedi. Şimdi 2023'e geldik. 250 milyar doların üzerinde ihracatımız var. 31 milyon istihdamımız var. Allah'ımıza çok şükürler olsun. Bugün bir tarafta ürettiğimiz arabamız var. Allah nasip edecek inşallah önümüzdeki şubatta, martta kendi doğal gazımızda bize çemkirenlere yeniden hayal kırıklığı yaşatacak. Şimdi başka bir hedefe doğru hep beraber yürüyoruz. Türkiye yüz yılı diyoruz. İlk önce 2023 dedik. 20 yıllık bir perspektif ortaya koyduk. Cumhuriyetin 100'üncü yılıyla daha sonra 2053 dedik. 50 yıllık bir perspektif ortaya koyduk. Daha sonra 2071 dedik. 70 yıllık bir perspektif ortaya koyduk. Önünü göremeyen Türkiye'den yüzyılını planlayan bir Türkiye oldu" ifadelerini kullandı.
'CUMHURİYET HALK PARTİSİ OLDU OLALI BÖYLE ZULÜM GÖRMEDİ'
CHPyi eleştiren Soylu, "Şimdi Türkiye'yi Rifkin diye bir adama muhtaç ediyorlar. Bu Kılıçdaroğlu kime çalışıyor Allah'ınızı severseniz ya? Cumhuriyet Halk Partisi oldu olalı böyle bir zulüm görmedi. Şimdi Türkiye yüzyılını planlayalım. Neleri mi var. Nelerimiz olacak. Böyle bir heyecanı ortaya koyan bir anlayışı gerçekleştiriyoruz. Ama bunu yaparken adım adım ilmek gibi ören, inanan, etrafındaki coğrafyadan vazgeçmeyen komşularından vazgeçmeyen, kişi başına gelir seviyesini 3 bin dolardan 10 bin dolara çıkarsa bile şımarmayan, sürekli üretimi, sürekli istihdamı, sürekli ihracatı ve sürekli geleceği düşünen bir anlayışı gerçekleştirmektedir. Bugün etrafımızdaki coğrafyadaki huzuru ve barışı bozmak isteyenler, onlar hala hedeflerine devam etmek istemektedirler."
'HADİ İDDİANI İSPAT ET'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştiren Soylu, "Biz Kılıçdaroğlu'nun yalanlarına değil istikametimize bakacağız. Her türlü tezviratı, her türlü yalanı, her türlü desteksiz atışı ortaya koyan bir muhalefetle karşı karşıyayız. Bunu ilk kez yaptıklarını düşünmeyin. Türkiye'ye kimyasal silah yalanını atanlar bunlar. Türk Silahlı Kuvvetleri, şanlı ordumuzu, 2 bin yıllık bizim ordumuzu bir iftirayla karşı karşıya bırakıyorlar. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni, jandarmasını, polisini, cari açığı kapatmak için uyuşturucu ticareti yapan bir iftirayla suçluyorlar. Sonra bana kızıyorlar. Ne demişim ben? 'Eğer iddianı ispat etmezsen Kılıçdaroğlu şerefsizdir' demişim. Hadi iddianı ispat et. Rıfkı'yı getirmene gerek yok. Yalan, dolan bir vizyonu oluşturmana gerek yok. Bu ülkeye, bu devlete iftira ediyorsunuz. Bunlar gençliğinde de böyleydi. Devlete iftira ederlerdi. Sabah akşam polise, askere, jandarmaya küfrederlerdi. Bugün meclisin çatısı altındalar. Aynı anlayıştalar. HDP'yle kol kolalar. Masanın altındalar. Sen bu milleti ne zannediyorsun? Bu millet adam olanı da adam olmayanı da 10 kilometre, 100 kilometre, bin kilometre öteden tanır" dedi.