Arnavutköy'de kapısı açık minibüsten düşüp yaralandı
Arnavutköy’de Bünyamin Demirtaş (18), kapısı açık olarak giden minibüsten yola düşerek yaralandı. Olayı gören Yunus Emre Ay, "Minibüs tıklım tıklım dolduğu için çocuk sarkarak gidiyordu. Kapı açıktı, kafasının üzerine düştü sağ bacağı kırıldı. Ambulans falan geldi götürdüler. Çocuğun durumu ağırdı, bacağını hissetmediğini söylüyordu" dedi.
Olay, Arnavutköy'ün Sevban Mehmet Caddesi’nde meydana geldi. Sabah işe gitmek için evden çıkan Bünyamin Demirtaş (18) evinin yakınındaki caddede, minibüse bindi. Demirtaş, bir süre kapısı açık olarak giden minibüsten düştü. Yaralanan Demirtaş’ın yardımına yolcular ile çevredekiler koştu. İhbar üzerine bölgeye sevk edilen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesini yaptığı Demirtaş, Arnavutköy Devlet Hastanesi'ne kaldırdı. Tedaviye alınan Demirtaş’ın hayati tehlikesinin bulunmadığı belirtildi. Yaralanan Demirtaş’ın şikayetçi olmadığı öğrenildi.
"MİNİBÜS DOLDUĞU İÇİN ÇOCUK SARKARAK GİDİYORDU"
Olayı gören Yunus Emre Ay, "Minibüs tıklım tıklım dolduğu için çocuk sarkarak gidiyordu. Kapı açıktı, kafasının üzerine düştü, sağ bacağı kırıldı. Ambulans geldi götürdüler. Çocuğun durumu ağırdı, bacağını hissetmediğini söylüyordu. 17-18 yaşlarındaydı. Şikayet ediyoruz ama bir şeye yaramıyor" dedi.
"MİNİBÜSLER DOLU, KAPILAR AÇIK"
Aynı cadde üzerinde sık sık aynı olayların yaşandığını söyleyen Seniha Çakır "Kazanın hemen dükkanımın alt tarafında olduğunu gördüm. Burada normalde minibüsler hep çok kalabalık oluyor ve kapıları da açık. Buranın nüfusunun kalabalığı, minibüs seferlerinin azlığı ve ulaşımın bu kadar zor olması etkili. Böyle kazanın olması çok üzücü" diye konuştu.
"ALAN DA BİNEN DE SUÇLU"
Birgül Kaya, "Açıkçası böyle durumlar oluyor ama insanların kendi tercihi. Sonuçta minibüsçü zorla bindirmiyor. Herkesin kendi tercihi, sadece alan suçlu değil. Alan da binen de suçlu" dedi.
DÜŞÜP, YARALANAN GENÇ KONUŞTU
Her gün bu şekilde yolculuk yapmak zorunda olduklarını söyleyen Demirtaş, "Ben her sabah okula gitmek üzere dolmuşları kullanıyorum. İETT sefer sayıları az olduğu için mecburen okula gecikmemek için dolmuşa binmek zorunda kalıyorum. Dolmuşlar da ağzına kadar dolu oluyor. O gün de yine kapı ağzına kadar ancak sıkışabildim. Dolmuş hareket ettikten kısa bir süre sonra tutunduğum yerden ellerim kaydı ve araçtan düştüm. Düştüğüm an kafamı dolmuşun çamurluğuna çarptım. Allah korudu, dolmuşun altında kalıp ölebilirdim de. Bacağımda ciddi ezilmeler meydana geldi" dedi.
HEDEFİM POLİS OLMAKTI
Bünyamin Demirtaş "Çevredekilerin ilk müdahalesinin ardından ambulansla hastaneye götürüldüm. Saatlerce müşade altında kaldım. Bacağım alçıya alındı ve alnıma 8 dikiş atıldı. Hayalim polis olmaktı ve spor kurslarına katılmaktı. Ancak yüzümdeki bu derin yara nedeniyle bu hayalimi gerçekleştiremeyeceğim maalesef" dedi. Dolmuş şoföründen şikayetçi olmadığını söyleyen Bünyamin Demirtaş "Bundan sonra gerekirse okula yürüyerek giderim ama dolmuşa asla binmem" dedi.