Antalya'da denizde cesedi bulunan Merve son yolculuğuna uğurlandı
4 Ocak'ta Antalya'da kaybolan Merve Şevval Elmas'ın cesedi 20 Ocak'ta Serik ilçesinde bulunmuş; DNA testi ile cenazenin üniversite öğrencisi kıza ait olduğu belirlendikten sonra cenaze işlemleri için baba Osman Elmas'a teslim edilmişti. Fatih Camii'nde cenaze öncesi Amca Abdülrahim Elmas, "Diğer cesetlerin mültecilere ait olduğunu söylediler. Hatta biri çocuk, 10 tane üst üste çorap giyinmiş. Biz cinayetten şüphelenmiyoruz ama biz kızımızın asosyalliğini psikolojik sorun olarak görmemişiz" dedi. Fatih Camii'nde kılınan cenaze namazı sonrası Elmas'ın cenazesi defnedilmek üzere Kayabaşı Mezarlığı'na götürüldü.
Antalya'nın Serik ilçesinde 20 Ocak'ta bir kadın cesedi bulunmuş; cesedin 4 Ocak'tan beri kayıp olan Merve Şevval Elmas'a ait olduğu gerçekleştirilen DNA testi ile kesinleşmişti. Merve Şevval Elmas'ın babası Osman Elmas, cenazeyi teslim almıştı. Hayatını kaybeden Elmas için, Fatih Camii'nde cenaze töreni gerçekleştirildi. Cenaze öncesinde aileden Amca Abdülrahim Elmas'ın, Fatih Camii'ndeki cenazeye gelenleri karşıladığı görüldü. Öğle namazına müteakip, Merve Şevval Elmas'ın cenaze namazı kılındı; baba Osman Elmas'ın güçlükle ayakta durduğu görüldü; daha sonra cenaze defnedilmek üzere Kayabaşı Mezarlığı'na götürüldü.
"CENAZEMİZİ BULMANIN BİR NİMET OLDUĞUNU ANLADIK"
Amca Abdülrahim Elmas, "Cenazemizi bulmanın da büyük bir nimet olduğunu anladık. Bizim kızımız maalesef, özellikle pandemi döneminde kendini internete, telefona kaptırdı, asosyal biriydi. Kızımıza yakıştıramadık, ergenlik dönemiydi, üniversitede açılır diye düşündük. Sadece telefonu ve kendisi vardı. Asosyaldi ama niyetliydi, hayvanseverdi, insanlarla geçimi iyiydi ama resmiydi" dedi.
"HASTAYKEN İKİ ÜÇ GÜN ODASINDAN ÇIKMIYOR"
Cinayet ihtimali üzerinde durmadıklarını belirten Amca Abdülrahim Elmas, "10 gün önce hastalanıyor, ağır bir gribal enfeksiyon geçiriyor. Hastayken iki üç gün odasından dışarıya çıkmıyor. Babasına sonradan toparlandığını söylüyor ama vücut tabi kırgın. O arada da sınavları sıkıştırıyor. Sınavda düşük not almayı da kabullenmeyen bir kızdı, ortaokul sonuna kadar hep okul birincisiydi. Ders çalışırken stres yaptı, çalışacak yer bulamıyorum diyordu. Bulamaması, özel oda, yalnızlık, sakinlik isteğiydi. Annesi bu durumu sormuş iki üç gün önce, çalışacak yer bulabildin mi diye, 'Evet toprağın altı, yaşamak zor, Allah'ım yaşamak ne kadar zor' tarzında laflar etmiş. Biz cinayetten hiç şüphelenmiyoruz. Arkadaşları, öğretmenleri, KYK müdürleri çok ilgililerdi. Kendileriyle görüştük, odasını gördük, arkadaşlarıyla tanıştık hiçbirinden bir şüphemiz yoktur" diye konuştu.
"CİNAYETTEN ŞÜPHELENMİYORUZ"
Amca Elmas, "Diğer cesetlerin mültecilere ait olduğunu söylediler. Hatta biri çocuk, 10 tane üst üste çorap giyinmiş. Biz cinayetten şüphelenmiyoruz ama biz kızımızın asosyalliğini psikolojik sorun olarak görmemişiz. Lütfen insanlar çocuklarını günde telefona 10 saat kaptırmasınlar. Sosyal medya hayatlarının baş tacı olmasın. Olsun, ama günde 10 saat olmasın. Biz fark etmeden kızımız günde 10 saat 15 saat sosyal medyada gezinmiş iki üç yıl pandemide de dışarı çıkacak yer olmayınca asosyal olmuş. İnsanlar çocuklarını sosyalleştirsinler. Muhakkak sosyal aktivite, müzik, resim, tasavvufa katılmasına ön ayak olsunlar. Asosyalliğin iyi olmadığını gördük. Biz acı yaşadık, başkası acı yaşamasın" ifadelerini kullandı.
"RABBİM BİZE BİR MEZAR NASİP ETTİ"
Baba Osman Elmas, "Çok şükür ki cenazemiz var, Rabbim bize bir mezar nasip etti, gidip başına duamızı yapacağız. Aramalarımız istediğimiz neticede olmasa da bulduk çok şükür" dedi.