Zeki Zeray: Konuta ihtiyacın en çok olduğu dönemdeyiz
Konut sektöründeki son gelişmelere yönelik değerlendirmelerde bulunan Zeray Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Zeray, "Türkiye'de gayrimenkul sektörü, son 30 senelik geçmişinde hiç bu dönem kadar konuta olan ihtiyacı yoğun olarak yaşamamıştı. Bu durum, yatırımcılar için ciddi fırsat ve avantaj olsa da toplum için fayda sağlamamaktadır. Gayrimenkul sektörü hakkında Merkez Bankası Para Politikaları Kurumunun ilgili birimleri ile düzenli aralıklarla gerçekleştirdiğimiz analiz toplantılarında görüş ve değerlendirmelerimizi şeffaflıkla paylaşmaktayız. Detaylandırmak gerekirse orda da paylaştığım ülkemizdeki enflasyon ile inşaat maliyeti artış endeksi ve şirket analizlerimizin arasındaki fark ciddi oranlardadır" dedi.
Sürdürülebilirlik stratejileri üzerine değerlendirme yapan Zeray, "Zeray'ın sürdürülebilirlik belgesi ve raporu hazırlandı, yakın süre içerisinde yayınlayacağız. Bu rapordaki ana hedefimiz, şirketimizi başta sektörümüze örnek, ömrü bizden-beşerden daha uzun, hatta ölümsüz hale getirmektir. Dünyada şu anda hayatta olmayan insanların inşa ettiği ölümsüz şehirler, miraslar var. Türkiye'yi inşaat sektöründe her anlamda hep birlikte hak ettiği zirveye taşıma sorumluluğundayız. Detayına inmek gerekirse, sanatsal yaşam alanları geliştirmek üzere bir yolculuktayız ve bu sadece plan programlar çerçevesinde yönetilebilecek bir olgu değil. Her bir projeyi büyüklerimden ilham aldığım 'başına gözüne ayakta' olgusu ile enine boyuna değerlendirmek üzere ayrıştırılmış olarak yönetme gerekliliğine inanıyorum" dedi.
BİR PROJENİN BAŞLANGICI İLE SONU ARASINDA YÜZDE 400'E VARAN ARTIŞLAR GÖRÜLMEKTEDİR
Sektörün içinde bulunduğu duruma yönelik konuşan Zeray, "Türkiye'de gayrimenkul sektörü, son 30 senelik geçmişinde hiç bu dönem kadar konuta olan ihtiyacı yoğun olarak yaşamamıştı. Bu durum, yatırımcılar için ciddi fırsat ve avantaj olsa da toplum için fayda sağlamamaktadır. Gayrimenkul sektörü hakkında Merkez Bankası Para Politikaları Kurumunun ilgili birimleri ile düzenli aralıklarla gerçekleştirdiğimiz analiz toplantılarında görüş ve değerlendirmelerimizi şeffaflıkla paylaşmaktayız. Detaylandırmak gerekirse orda da paylaştığım ülkemizdeki enflasyon ile inşaat maliyeti artış endeksi ve şirket analizlerimizin arasındaki fark ciddi oranlardadır. 2 katı aşan bu farkın başlıca sebebi; 2018 krizindeki sektördeki iş gücünün dağılması ve son yaşanan deprem felaketi sebepleri ile bölgeye acil ihtiyaca karşın yapılaşmanın yoğunlaştırılması sonucunda normalin 4 katına varan işçilik maliyetlerinin artmasıdır. Buna ilave olarak gayrimenkuldeki kira artışlarında da görüldüğü üzere, talebin artması arzın düşmesi ve sonucunda bir projenin başlangıcı ile sonu arasında yüzde 400'e varan artışlar görülmektedir. Bu artış hiçbir güvenli finansal veya herhangi bir yatırım aracında görülmemektedir" diye konuştu.
KAZANAN, KAZANCIMIZA ORTAK OLAN MÜŞTERİ KİTLEMİZİ HEP ÇOK DEĞERLİ GÖRDÜK
Zeray, "Rakip analizleri yaptığımız süreçlerde gördüğümüz şu durumu özellikle sizlerle de paylaşmak istiyorum ülkemizin birçok bölgesinde konut üretimi gerçekleştiren firmalar var ve bu firmalar üretimlerini tamamladıktan sonra ürünleri fiyat anlamında doyum noktasına ulaştığında satışlarına başlıyor diyebilirim. Onlardan ayrışan en önemli farklarımızdan biri yatırımcılarımıza kazandırmanın gururu en büyük değerlerimizden. Kuruluş süreçlerimizde sermayeye ihtiyaç duyduğumuz dönemlerde satışa bağlı olarak üretim planlamalarında bulunmaktaydık. Bununla birlikte sahip olduğumuz müşteri kitlesi de bizimle birlikte kazanmaktaydı. Lansmanlarımızda kazanan, kazancımıza ortak olan müşteri kitlemizi hep çok değerli gördük. Kazançlarını ortak kazanç olarak görüp gururlanıyoruz diyebilirim. Üretimlerimizi tamamladıktan sonra satışları hızlandırmanın karlılığının farkındayız fakat daha yüksek kazanç uğruna müşterilerimize sunduğumuz fırsatları hiçbir zaman kısıtlayamadık. Bazen bir müşteriye sunduğumuz herhangi bir fırsat, bir projeye özel kampanya ve benzeri durumlarda hep müşteri odaklı yaklaşımlarla genel boyutta tavırlar sergiledik. Bugün Ankara projelerimize özel sunmuş olduğumuz 250 bin lira peşinat kampanyasını tüm projelerimizde uygulamamız, bitmiş teslime hazır projelerimizde dahi, ödemesi devam ederken kiraya verme avantajı tanımamız bu yaklaşımlarımızın başlıca göstergesi. Çünkü halka arz oluyoruz. Bugüne dek yatırımcılarımıza sunduğumuz bu kazançların en büyük getirisini bir gong sesi ile tüm Zeray ailesine kazandıracağız" ifadelerini kullandı.
BÜYÜMEYE VE BÜYÜTMEYE HİÇ KUŞKUSUZ DEVAM EDECEĞİZ
Zeray, "Uygulanan kredi kısıtlamaları ve benzeri faktörler fiyat artışlarına engel olamamaktadır. Kısıtlamalar yerine arzın desteklenmesinin tercih edilmesini arzu ederdik. Uygun rekabet koşullarının ve fırsatlarının sunulması ekonomi yönetimi için de en önemli kazançlardandır. Sosyal devletin başlıca sorumluluklarından olan barınma konusu, ülke dinamiklerimizde ancak en uygun rekabet koşullarında beklentileri karşılayabilir. Çünkü gayrimenkule, aynı zamanda lokomotif yatırım araçlarından diyoruz. Toplum bilincimiz gereği oluşan her bireyin hayali olan gayrimenkul yatırımına erişilebilir imkanların sağlanmasıyla, yakın gelecekte frenlenmiş arzda bariz artış görülecektir. İşte o zaman, geçmiş dönemlerdeki gibi her daim canlı stoklarımızla talebi karşılamada öncü firmalar arasında olacağız. Bu tecrübelerimizi geçmiş dönemde bizimle olan paydaşlarımız iyi bilir. Bu bir dayanışma biçimi aynı zamanda. Bu kararlılıkla büyümeye ve büyütmeye hiç kuşkusuz devam edeceğiz. Bizler ulusallaşma sorumluluğumuzu tamamlamış yapımız içerisinde her döneme özel metotlar geliştirerek özgür ve özgün yapımızı kazandık. Gelişmiş ülkelerdeki asırlık kurumların ortak bilinci ile gelişimi uluslararası, hatta evrensel boyutta sonsuz bir serüven olarak görüyoruz" dedi.
GAYRİMENKUL SEKTÖRÜNDE YENİ NORMLAR GELİŞTİRİYORUZ
Geleceğe yönelik hedeflerini anlatan Zeki Zeray, "Geleceğimizi, sürdürülebilir planlamalar ile farklı sektörlerde de öncü roller alarak, ülkemizin geleceğine yatırım yapmakta görüyorum. Özellikle, ifade ettiğim tüm plan ve programlarımızın gerçekliğine şahit oldukça, yanımda şahitler buldukça heyecanım, heyecanımız katbekat artıyor. Zeray ailesi büyüyor ve gayrimenkul sektöründe yeni normlar geliştiriyoruz. Bunun sonucunda oluşan genişlemeye şahit olacaksınız özellikle halka arzımız sonrasında bu fitili ateşleyeceğiz. Aşmakta güçlük çektiğimiz yapılaşmaya dair ve hatta yapısal sorunlara karşı direnç noktamız normalin zirvesinde. Bu hassasiyet en büyük güç ve güçlüğümüz diyebilirim. Zeray her zaman olduğu gibi coşkuyla düzen ve disiplini ile geçmiş dönemlerdeki gibi aşk ile 10 yılda yüzde 14 binlik büyüme oranları gibi göstergelerle büyümeye ve gelişmeye devam edecektir. 2021 yılında yönetim kurulumuz kararı ile aldığımız 5 yıllık stratejik planlarımızdaki hedeflerimizi henüz üçüncü yılında aşmış bulunmaktayız. Hedeflerimizi bile egale etmemiz, benim tasvirinde zorlandığım; büyük bir tutku ile çalışmalarını sergileyen çalışma arkadaşlarımızın kutsal emeklerinin karşılığıdır. Beni temsilen herhangi birine karşılaştığınız bir ofisimizde ailemizin bu sırrını nasıl koruduklarını sorabilirsiniz. Şahsen gözlerinden anlıyorum onlar adına konuşmak istemem fakat Zeray'ın sırrı tek kelime ile güven olgusundan geçmektedir diyebilirim. İnanç ve Kararlılık ile yol aldığınızda hem kendinize hem de çevrenize karşı güvenilirliliğiniz kendiliğinden oluşmakta" diye konuştu.
ENERJİMİZİ TAMAMEN İŞİMİZE VERİYORUZ
Eleştriye ve öneriye açık olduklarını vurgulayan Zeray, "Tabiki bizzat şahit olunmadıkça, tahlili anlaşılması güç durumlar taşıyoruz. Bizim başarı göstergelerimiz alışılmışın, görülmüşün üzerinde. Dolayısıyla; anlamlandıramadığı için karalamalarda bulunan, olağandışı varsayımlarla başarı hikayemizi değersizleştirmeye çalışan algılarla karşılaşabiliyoruz. Varolduğumuz ilk günden bu yana yaşadığımız bu durumların, her seferinde haklı çıkan tarafta olsak dahi ardı arkası kesilmiyor ve belki de kesilmeyecek. Biz doğru olduğunu bildiğimiz inandığımız işleri yapmaktan vazgeçmeyeceğiz. Enerjimizi tamamen işimize veriyoruz. Kendi kendimiz ile yarıştığımız bu yolculukta, değerin yeniden tanımlanması gerektiğini düşünüyoruz. Tabiki çevremizi duyuyoruz fakat ifade ettiğim gibi her örnek/idol alınacak başarının arkasında bu denli boyutlar gelişebiliyor. Paylaşmak istediğim tek husus, ulaşılabilir yanımızı keşfedebilirsiniz. Zeray'ı tanımak isteyenler, çevresindeki bir çok lokasyonda satış ofislerimizde veya en kötü ihtimalle bir telefon uzağında bizleri bulabilir, bir kahve sohbetinde eleştirilerini veya önerilerini sunabilir" dedi.
GELDİĞİMİZ MARKA DEĞERİ NOKTASIYLA GURUR DUYUYORUM
Zeray, "Ulusal hedeflerimizi, yerel algı ve kültürel dinamikleri güçlü olan bir bölgede gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Kendimizi ifade etme imkanı bulduğumuz asıl noktamız sanatsal manalar da taşıyan projelerimiz. Beklentimiz, ürettiğimiz yapılarımızla gerçekleştirdiğimiz başarılar ile anılmak. Buna bağlı olarak gelişen durumlar karşısında göstermiş olduğumuz reaksiyonlarımızı da gelişimimize katıp sürecin bir parçası olarak görüyoruz. Şunu da ifade etmek istiyorum, proje geliştirdiğimiz bölgelerde özellikle Kocaeli halkı tarafından kabullenildiğimizi ve bölge firmalarından olarak görüldüğümüzü anıldığımızı düşünüyor ve geldiğimiz marka değeri noktasıyla gurur duyuyorum. Mal varlığımız karşısında riskimiz yüzde 2,14 gibi sektörümüz için olabilecek en güvenli bir oranda. Rakiplerimiz ve uğraşı sadece gayrimenkul üretimi üzerine olan firmalar karşısında bizi güvenli yapımız ile farklı bir boyuta taşıyor" ifadelerini kullandı.
GAYRİMENKUL YATIRIMCILARINA YENİ BİR FIRSAT SUNUYORUZ
Yatırımcılara önerilerde de bulunan Zeray, "Başlattığımız bahar kampanyamızla özellikle ikinci konutu olanlara yüzde 10'lara varan kredi kısıtlamasına karşın oluşturduğumuz yüzde 100 kendi bünyemizde finans kuruluşlarının kredi oranlarının altında 60 aya varan ödeme planları ile yeni bir fırsat sunuyoruz. İmkanı doğrultusunda veya önemi anlaşılmadığından yatırım planında olsa dahi kısmi de olsa gecikme yaşadığını düşünenler; ister ikame isterlerse yatırım hedefli gayrimenkul yatırımlarına mutlaka Zeray gibi yüksek katma değerli marka projelerde birikimlerini yatırıma dönüştürmelidir. Devletimizin orta vadeli ekonomi programı gereği; enflasyonun düşüş eğilimine geçmesiyle paralel, gerek faiz oranlarında düşüşe gidilmesi gerekse finansal kısıtlamaların hafifletilmesine yönelik adımların atılması kaçınılmaz olacaktır. Fakat o gün sergilenecek sınırlı stoğa karşın bugün kazançlı yatırım fırsatı bulanlar günden güne en yüksek yatırım getirisi kazancının yanı sıra ileriki dönemlerde oluşabilecek ekonomik durumlar sonucunda gayrimenkuldeki talep enflasyonunu da alarak arzın da zaten sınırlı kalacağı gerçeği ile birleşecek ve yatırımlarını eşsiz bir kazanç boyutuna taşıyacaktır" dedi.