“Mavi tik hesaplarının ücretli olması, Twitter’ı reklam algoritmasından kurtaracak”

Elon Musk’ın Twitter’ı satın almasıyla hesabını mavi tik onaylı tutmak isteyen kullanıcılar, aylık 7,99 dolar karşılığında Blue aboneliğine katılmak zorunda kalacaktı. Twitter’ın yönetiminde ortaya çıkan çeşitli tartışmalar hakkında bilgiler veren Bilişim Avukatı Görkem Gökçe, mavi tik hesaplardan belli ücret alınmasının anlamlı olduğunu belirterek “Eğer bu şekilde olmazsa uygulamada, tamamen reklama dönük bir algoritma izlenmek zorunda kalınabilir. Bu tür uygulamalar ya reklam ya da kullanıcıdan para kazanabilir. Bunun başka üçüncü yolu yok. Reklamla para kazanıldığında, kullanıcılar reklamı daha fazla izlesin diye mecrada daha fazla tutulmaya çalışılıyor. Böyle olduğunda durum manipülasyona varıyor. Dolayısıyla bu durumdan kurtulmak için kullanıcıdan ücret alınmak zorunda. Elon Musk, bu şekilde bot hesapların azalacağını da söylüyor” açıklamasını yaptı.

“İÇERİK KONSEYİ İLE DAHA ŞEFFAF VE DEMOKRATİK ADIMLAR ATILABİLİR”

 Bot hesapların ifade özgürlüğü ve demokrasiye katkı sunmadığını belirten Gökçe, “Bu tür hesaplar, manipülasyon aracı olarak kullanılarak demokrasiyi de dinamitler hale geldi. Ben alınan yeni kararlar doğrultusunda hem teknolojik önlemlerle hem de yazılım tarafındaki önlemlerle bot hesapların önüne geçileceğine inanıyorum” şeklinde konuştu. Twitter’da hesap kapatma ya da açmanın içerik konseyiyle denetlenerek yapılacağının söylendiğini de ifade eden Gökçe, “Dolayısıyla bu şekilde daha demokratik ve şeffaf adımlar atıldığını düşünüyorum. Askıya alınan, kapatılan, erişimi engellenen tweetlerle ilgili işlem yapılacaksa burada karar verilecek. Bu da belli politikaların oluşturulmasına fayda sağlayarak öneri getirecek bir durum olabilir” dedi.

“DEVLET DE YÖNETİCİLER DE ETKİLİ OLMALI”

 Avukat Gökçe ayrıca sözlerine şunları ekledi:

“Sosyal medya kuruluşları, siyaset ve ekonomi gibi birçok alanda, tüm ülkeleri ilgilendiriyor. Bu mecralarda yayılan kararlar, vatandaşın kararını da etkiliyor. Bu sebeple Twitter’ın yönetimi tamamen şirket yöneticilerine mi bırakılmalı yoksa devlet müdahale etmeli mi tartışmaları var. Bence bunların ikisi dengeli olmalı. Bence özerklik tamamen şirketlere bırakılmamalıdır. Çünkü doğası gereği kar etmek isteyecektirler. Bu yüzden devlet de bu sürece ortak olmalıdır. Tabii koşullar ve kurallar çok şeffaf, demokrat ve ifade özgürlüğünü engellemeyecek şekilde koyulmalıdır.”

“KEYFİ OLARAK BİLE HESAP KAPATILABİLİR”

 Elon Musk’un sevgilisi Amber Heard'ın Twitter hesabını engellediğine dair iddialarla ilgili de açıklamalarda bulunan Gökçe, “Haliyle bu konuyla alakalı ‘bunu yapabilir mi, buna hakkı var mı’ gibi sorular geliyor. Kurallar itibariyle aslında sosyal medya mecralarında, kullanıcılarla sözleşme yapılıyor. Tek taraflı bir sözleşme oluyor. Yani aslında bu vesileyle birçok şeye hak vermiyor. Kullanıcılar ünlü de olsa devlet adamı da olsa farklı bir hak alamıyor. Dolayısıyla teorik olarak kullanıcı hesabı silinebilir, kaldırılabilir. Bu keyfi olarak da yapılabilir. Acı ama bunu kabul etmek lazım” şeklinde konuştu.

 “İŞTEN ÇIKARMALAR DÜŞÜNDÜRÜCÜ”

 İşten çıkarmalar hakkında da konuşan Gökçe son olarak şunları söyledi:

“Bildiğimiz kadarıyla Elon Musk Twitter politikalarından sorumlu Vijaye Gadde’yi canlı yayında kovmadı. Ancak bazı haberlere göre Elon Musk’ın twitterda yapılmasını istediği bazı gelişmelerin gerçekleştirilmesi, kodlarının yazımı ve denetimi, uygulamanın iyileştirilmesi için yine Musk tarafından işten çıkartılan birçok çalışanın işe geri dönmesi için başvuruda bulunulmuş. Elon Musk bir çan eğrisi yaparak daha az kod yazan veya faaliyette bulunan personeli işten çıkarmıştı. Bu düzeyde bir yönetici için bu yöntemlerle çalışanları işten çıkartmak düşündürücü bir adım. Elon Musk’ın ilerleyen zamanda kadronun geliştirilmesi ve personel yönetimi konusunda twitterda yeni adımlar atması bekleniyor.  Hukuki olarak ise işten çıkartılan personele yasal hakların üstünde tazminat ödemeleri yapılıyor, bazı personellere 3 aylık maaşları tazminat olarak veriliyor. Şimdiye kadar Twitter’a işten çıkartmalarla ilgili bir dava açılmadı.”