Bakan Özhaseki: 45,5 milyon ton atık ekonomiye kazandırıldı
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, "45,5 milyon ton atık olarak dışarıya attığımız çöp diye tarif ettiğimiz o nesneler ekonomiye kazandırılmış vaziyette. Ben rakam olarak çıkarmaya çalıştım, 4 milyar dolara yakın ediyor arkadaşlar, 7 sene içerisinde. Bu bile ciddi bir şey, 4 milyar dolar az para mı? 43 milyon ağaç kesilmekten kurtulmuş. Sadece bu bile başlı başına bizim sıfır atığı benimsememiz için bir sebep" dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Erciyes Kültür Merkezi'nde düzenlenen 'Türkiye Yüzyılında Yeşil Dönüşüm Zirvesi' programına katıldı. Burada konuşan Bakan Özhaseki, "Filistin meselesi var, içimizi yakıyor. Orada zalim bir kavim var. Arkasına aldığı süper güçlerle beraber zulmünde sınır tanımadan devam ediyor. Karşılığında ne yazık ki mazlumları temsil eden grupların darma dağınık olması ve her birinin başka başka alemlerde, başka başka dertlerde olmuş olması o mazlumları da ne yazık ki şu anda çile çekmeye devam etmelerini sağlıyor. Böyle bir ortamda zihnimizi toplayarak böyle bir konuya gelebilmek de kolay değil. Ama ne yapalım? Hayat da böyle. Şurada çocuk ölüyor, doğuyor. Bir başka yerde öğlen gidiyoruz, bir cenaze kaldırıyoruz. Bir haber alıyoruz, çok seviniyoruz, gülüyoruz, neşeleniyoruz. 20 saniye geçmiyor aradan, bir haber veriyorlar. Moralimiz bozuluyor, ağlamaya başlıyoruz. Hayatta böyle. Şimdi bu akan hayatta işlerimizi göreceğiz inşallah" diye konuştu.
'DÜNYAYI KİRLETEN ÜLKELER SIRALAMASINDA TÜRKİYE ÇOK GERİLERDE'
Yeşil dönüşümü sağlamanın tercih değil bir zorunluluk olduğunu aktaran Bakan Özhaseki, "Bir taraftan yasaların, bir taraftan da inancımız itibarıyla ikisi içinde mutlaka ve mutlaka bu yeşil dönüşümü doğru, zamanında ve en uygun biçimde sağlamak durumundayız. Son günlerde bol bol haberler var. Bir taraftan mevsim geçişlerinde seller oluyor. Yazın hepimizi ürküten, biraz yüreğimizi burkan, yangınlar oluyor. Bir müsilaj belası çıkıyor. Bir başka yerden kuraklık haberleri gelmeye başlıyor. Bu çok şiddetli bir şekilde devam ediyor. Niye böyle oluyor? Sebebi nedir bunun? Çok net. İnsanoğlu eskiden doğa içerisinde doğayla uyumlu bir şekilde yaşarken bir denge üzerine yaratılmış olan bu doğada yerini alırken özellikle sanayi devrimiyle birlikte büyük şehirleşmeye doğru gitti. Kalabalıklar, milyonlarca insan belli yerlerde kümeleşmeye başladı. Aşırı üretim başladı. Dünyada büyük bir çaba var. Ülkemizde büyük bir çaba var. Biz doğrusu Türkiye olarak üzerimize düşeni yapıyoruz. Dünyayı kirleten ülkeler sıralamasına bakıldığı zaman Türkiye çok gerilerde. En çok da bunu sloganlaştırıp bağıranların kirlettiğini görüyoruz. Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa Birliği ülkeleri, Hindistan, Çin ve Afrika ülkeleri gibi. Dünya o kadar çok kirletiyorlar ki bir tarafta da bağırmaya devam ediyorlar. Böyle bir karşılıklı zıt anlayışla da iç içeyiz" ifadelerini kullandı.
'MİLLET BAHÇELERİ 80 MİLYON METREKAREYE ULAŞTI'
Sözlerini sürdüren Bakan Özhaseki, şöyle konuştu:
"Ülke içinde bizim, özel gayretlerimiz var. Mesela bunlardan birisi de Sayın Cumhurbaşkanımızın başlattığı nihayetinde 'Millet Bahçesi' olarak ifade edilen yeşil alanların çoğaltılması. Şu anda 80 milyon metrekareye yaklaştı. Kayseri'de bile bakanlık olarak takip ettiğimiz 3 ayrı millet bahçesinin toplamı 2 milyon metrekareye yaklaştı. Hedefimiz net 100 milyon metrekare yeşil alana ulaşmak. Bunu ülke olarak takip ediyoruz. Bir taraftan sıfır atık 2017'de başladı. Şu anda dünyaya mal oldu. Ülkemizde başlayıp dünyaya mal olan bir marka haline geldi adeta. Sadece bir ekonomik döngü değil. Küresel bir döngü olarak görmemek lazım. Sıfır atığın manasına, ruhuna uygun davrandığınızda emin olun Müslüman'ca bir yaşam tarzı ortaya koymuş olursunuz. Lazım olduğu kadar kullanırsınız. Fazladan hiçbir şey kullanıp israf etmezsiniz ve dışarıya bırakmak zorunda olduklarınızı da tabiat içerisinde yok olmasını sağlayacak bir ortam hazırlarsınız. 45,5 milyon ton atık olarak dışarıya attığımız çöp diye tarif ettiğimiz o nesneler ekonomiye kazandırılmış vaziyette. Ben rakam olarak çıkarmaya çalıştım, 4 milyar dolara yakın ediyor arkadaşlar 7 sene içerisinde. Bu bile ciddi bir şey, 4 milyar dolar az para mı? 43 milyon ağaç kesilmekten kurtulmuş. Sadece bu bile başlı başına bizim sıfır atığı benimsememiz için bir sebep. Bunun yanı sıra düzenli depolamaların yapılması, yeni yutak alanlarının çıkarılması, yine denizlerde mavi plajların oluşturulması, mavi bayraklı plaj çalışması ki şu anda dünya üçüncüsüyüz. 450'den fazla bizim plajımız mavi bayrak sertifikası aldı ve devam ediyor."
OKUL AÇILIŞINA KATILDI
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Erciyes Kültür Merkezi'nde düzenlenen 'Türkiye Yüzyılında Yeşil Dönüşüm Zirvesi' programının ardından İbrahim Kendiroğlu İlkokulu açılışına katıldı. Burada konuşan Bakan Özhaseki, "Bugün bir hayırseverimizin yapmış olduğu okula şahitlik ediyoruz. Kendilerinden Allah razı olsun. Kayserimiz, bolca hayırseverlerin olduğu, kendine ait olan paradan başkalarını istifade ettirerek, onların duasını almaya çalışanların kentidir. Bu kadar hayırseverin olduğu başka bir memleket yok. Allah kendilerinden razı olsun. Çok geçici bir dünyada yaşıyoruz. Eskiler hep 'üç günlük dünya canım' derdi. Çocukken aklımız ermezdi ama yaşlanınca gördük ki üç günlük değil, üç saniyelik bir dünya. Geriye doğru bakıldığı zaman kaç nesil insanlar yaşadı ki? Peki onlardan geriye ne kaldı? Hayır işi işleyenler kaldı. Onun dışında emin olun hepsi unutuluyor. Yapılan hayırların en önemlisi okul ve eğitim olsa gerek. Çünkü eğitimli toplumla, eğitimsiz toplum arasında dağlar kadar fark var. İnşallah bu yavrularımız okuyacaklar, eğitimlerini alacaklar, güzel bir meslek sahibi olacaklar sonra da vatana millete hizmet edecekler" dedi.
'EĞİTİME YAPILAN YATIRIM BAMBAŞKADIR'
Bakan Özhaseki daha sonra Murat Kantarcı Bilim ve Sanat Merkezi-Süheyla Kantarcı Aile Sağlığı Merkezi açılışına katıldı. Burada yaptığı konuşmada eğitime yapılan hayra değinen Bakan Özhaseki, "Yapılan işlerin içerisinde de herhalde en güzel hayır, elbette insanın gönlünden ne koparsa odur ama eğitime yapılan olsa gerek. Çünkü eğitime yapılan bu yatırımların her birinin karşılığı var. Bilime ve eğitime yapılan yatırımı ben şöyle görüyorum; Bileşik kaplar düşünün. Hepimiz liselerde okuduk, gördük bunu. Bi taraftan suyu dökersiniz, eşit miktarda diğer taraflara yayılır. Eğer eğitime emek vererek o kaba suyu döküyorsanız karşılığında iyilik, nezaket, güzellik, kalkınma olarak gelir. Eğer buradan cehalet dökülüyorsa bela olarak, şer olarak, pasaklılık olarak, kötülük olarak gelir. Eğitimli bir toplumun İslami anlayışıyla eğitimsiz bir toplumun İslami anlayışı arasında bile dağlar kadar fark vardır. O yüzden eğitime yapılan yatırım bambaşkadır. Yıllardır da bizler hükümet olarak eğitim noktasında çok ciddi bir emeğimiz var. 2002-2003 yıllarında düşünüyorum, 10 milyar TL civarında bütçe varken 2022 yılında 275 milyar TL civarında bir bütçeyle geldik. 750 milyarın üzerinde de yatırım yapıldı. Yapılan eğitim tesisleri, okullardaki yapılan bu tür iyileştirmeleri de sürdürmeye devam ediyoruz. İnşallah bundan sonra da eğitim alanında yatırım yapmaya da devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
'ÖNÜMÜZDEKİ AYDAN İTİBAREN 50 BİNE YAKIN KONUTUMUZ HAZIR'
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Murat Kantarcı Bilim ve Sanat Merkezi-Süheyla Kantarcı Aile Sağlığı Merkezi açılışının ardından Ali Dağı Mesire Alanı Yenileme ve Genişletme Çalışmalarını inceledi. Burada konuşan Bakan Özhaseki, "Bundan birkaç ay kadar önce arada 'asrın felaketi' dense de şahsi naçizane benim kanaatim, bin yıllık Anadolu medeniyetinin başına gelebilecek en büyük felaketle karşı karşıya kaldık. Çünkü 9 saat arayla neredeyse 3 dakika kadar süren 7.6 ve 7.7 şiddetinde bir deprem. Yeryüzüne çok yakın. 18 vilayeti doğrudan ve dolaylı etkiliyor. 14 milyon insan bundan zarar görüyor. 680 bin civarında konut, 170 bin kadar da iş yeri, depo vesaire yıkılıyor veyahut da yıkılacak. 50 binden fazla canımızı toprağa veriyoruz. Böyle bir felaketle bin yıllık Anadolu medeniyetimizde hiç Karşılaşmamıştık. O günlerde bütün bir millet ayaktaydı. Cumhurbaşkanımız, tüm bakan arkadaşlarımızı o bölgelerde görevlendirdi. Bütün millet elinden ne geliyorsa yaptı" dedi.
'50 BİNE YAKIN KONUTUMUZ HAZIR'
Deprem kapsamında yapılan konutlara değinen Bakan Özhaseki, "Şimdi 200 bin kadar konutun ihalesini yaptık. Zaten önümüzdeki aydan itibaren 50 bine yakın konutumuz hazır, hak sahiplerine dağıtacağız. Sonra 2-3 ay içerisinde diğerlerini de dağıtmaya devam edeceğiz. 222 bin kadar vatandaşımız da 'biz yerinde dönüşüm istiyoruz, evlerimizi kendimiz yaparız, siz bize destek verin' dediler. Onlar da o kapsamda evlerini dönüştürecekler. Bugün çalışmamızın bir bölümü de çelik evler nasıl olur? Kayseri'de bunu imal edenler varmış. Onları ziyaret ettik. İnşallah 50-60 bin kadar çelik evi de birkaç ay içerisinde o bölgelerde köylerimizde kuracağız. Vatandaşlarımızın hizmetine sunacağız" ifadelerini kullandı.
'TÜRKİYE'DEKİ YAPI STOĞUMUZU GÜÇLÜ HALE GETİRMEK İSTİYORUZ'
Kentsel dönüşüm hakkında konuşan Bakan Özhaseki, "Bir taraftan da şimdi büyük bir mücadele var. Kentsel dönüşüm. Bu ülkenin deprem ülkesi olduğunu hepimiz bilelim. Yüzyıllardır aynı hatlarda bu çizgilerde kırılmalar devam ediyor. Birisi, Van Gölü civarından başlıyor, Karadeniz'in yüz kilometre altından Marmara'ya doğru uzanıyor. İkinci hat yine aynı bölgede doğudan çıkıyor, Akdeniz'e doğru uzanıyor ki geçtiğimiz günlerde kırılan hat da buydu. Üçüncü bölgede Ege Bölgesi. Tabiat orada kendine göre has, o kurallarını işletiyor. Hiç değişmiyor. Yüzyıllardır devam ediyor. Siz bu ilahi kurala karşı onunla savaşmak yerine onu anlayıp ona uygun davranırsanız akıllı hareket etmiş oluyorsunuz. Biz şimdi Türkiye'deki yapı stoğumuzu güçlü hale getirmek istiyoruz. Onun için de çabalıyoruz. 2012 yılında Sayın Cumhurbaşkanımız talimat verir. Kentsel dönüşüm yasası çıkar. O günden bu tarafa 2 milyondan fazla yapı değişir, dönüşür. Ama bu bize yetmiyor. Şimdi yeni yasaları hazırladık. Meclise sevk ettik. Önümüzdeki günlerde inşallah çıkaracağız. Çok hızlı vaziyette bütün illerimizi elden geçirerek konutlarımızı, iş yerlerimizi sağlıklı hale getireceğiz. Deprem olduğunda inşallah sağlıklı bir vaziyette, güvenli bir vaziyette evlerimizde, konutlarımızda, iş yerlerimizde hayatımıza devam edeceğiz. Yoksa her seferinde o gelip yıkacak, dizimize vuracağız, ağlayacağız. Sonra yeniden başlayıp bir daha yapmaya çalışacağız" diye konuştu.
'BÖYLE BİR COĞRAFYADA GÜÇLÜ OLMAK MECBURİYETTİR'
Bakan Özhaseki sözlerine şöyle devam etti: "Zor bir coğrafyada yaşıyoruz. Böyle bir coğrafya güçlü olmak bir mecburiyettir. Bunu hepimiz bilelim. Çünkü 3 tarafı denizlerle ama 4 bir tarafında Türkiye'yi sevmeyen, Türkiye'nin değerlerine çok dost olmayan insanların bulunduğu bir ortamda yaşadığımızı görüyoruz. Böyle bir ortamda çok net bir vaziyette bizler bir taraftan ülkemizi büyüteceğiz, ekonomik olarak kalkındıracağız, güçlü hale getireceğiz. Ama bir taraftan da şehirlerimizi hazırlayacağız ve önümüze bakarak yol almaya devam edeceğiz."