İzmir ‘Mesleki Eğitim Zirvesi’ne ev sahipliği yaptı

İzmir Ticaret Odası (İZTO) toplantı salonunda Milliyet Gazetesi öncülüğünde, yazar Abbas Güçlü moderatörlüğünde 'Mesleki Eğitim Zirvesi' düzenlendi. Milliyet Gazetesi'nin ilkini düzenlediği zirvenin açılışında konuşan Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Özay Şendir, İzmir’deki iş çevresi ve eğitim potansiyeli ile temas halinde olduklarını belirterek uzmanları buluşturup bir araya getirmek istediklerini kaydetti. Türkiye’nin bütün sorunlarının temelindeki meselenin eğitim olduğunu ifade eden Şendir, "Eğitimi hallettiğimizde birçok sorunu çözebiliriz. Bugün bu zirvenin ilkini düzenliyoruz. İzmir’den sonra Türkiye’nin başka şehirlerinde de bu zirve toplantılarını düzenlemeye devam edeceğiz. Çünkü Türkiye’nin kanayan yarası mesleki eğitimdir" dedi. Milliyet Gazetesi olarak eğitim konusundaki haberleri sıklıkla manşete taşıdıklarını anlatan Şendir, şöyle devam etti:

"Bir gazetenin görevi sadece haber vermek değildir. Aynı zamanda sosyal farkındalık da yaratmaktır. Sosyal farkındalık yaratmak bu zemini düzenlemekten geçiyor. Eğitimde inovasyon hiç konuşulmayan konulardan biridir. Finlandiya’'da öğretmenler haftanın 4 günü ders verirler, bir gün meslek içi eğitime giderler. Eğitim servisimiz çalışıyor, yerel yönetimlerle temas halindeyiz. Meslek odaları ile konuşuyoruz. Konuşulmaya değer herkesin hazır olduğu noktada zirveyi düzenliyoruz. İzmir’den sonra gideceğimiz yerlerden biri ihracat şehri Gaziantep'tir. Bu şekilde devam edeceğiz."

'MESLEKİ EĞİTİMİ GÜÇLENDİRMEMİZ GEREKİYOR'

Zirvenin moderatörlüğünü üstlenen Milliyet Gazetesi yazarlarından Abbas Güçlü de konuşmasında Türkiye gibi genç nüfusu çok olan bir ülkede eğitimsiz bir kitlenin düşünülemeyeceğini vurguladı. Ülkelerin zenginliğinin yetişmiş insan gücüyle ölçülebildiğini anlatan Güçlü, "Ne kadar iyi yetişmiş insan gücünüz varsa o kadar güçlüsünüz demektir. Tekerlek olmadan bir arabanın yürümesi düşünülemez. Mesleki eğitimi de güçlendirmemiz gerekiyor. Dünyanın en gelişmiş ülkelerine bakıldığında mesleki eğitime çok önem veren ülkelerdir. Almanya, Fransa, Kanada ya da Hollanda’da mesleki eğitim çok güçlü. Öğrencilerin yüzde 60-70’i mesleki eğitime yönlendirilirken, bizim ülkemizde öğrencilerimizin tümüne anaokula başladıktan sonra, mesleki eğitim versek de tek hedef olarak üniversite sınavı gösteriliyor. Üniversite sınavını da kazanamıyorlar çünkü meslek lisesinde gördükleri eğitimden sınavda soru çıkmıyor. Fen lisesine göre ayarlanan bir sınavda, öğrenci başarısız olunca meslek liseleri için başarısız bir okul algısı yaratılıyor ki, bu da çok yanlıştır" ifadelerini kullandı. Türkiye’de meslek yelpazesinin kısıtlı olduğunu savunan Abbas Güçlü, tanımlanmış eğitim yapılan meslek çeşitliliğinin sınırlı olduğunu belirtti.

Gelişmiş ülkelerde tanımlanmış meslek çeşitliliğinin daha fazla olduğunu söyleyen Güçlü şöyle devam etti:

"Meslek yelpazesinin olabildiğince geliştirilmesi gerekiyor. Mesleki eğitimin güncel meslekler doğrultusunda yaygınlaştırılması gerekiyor. Her mesleğin onurlu olduğu söylenmeli. Her mesleğe girenlerin ara insan gücü olarak diğerleri kadar önemli olduğu anlatılmalı. Yani bir arabayı kullanmak için mühendis onu tasarlıyor ama sürmek için de şoföre ihtiyaç var. Bir doktor, cerrah çok önemli ama yanında diğer meslek erbabları olmadan başarılı olması mümkün değil. Yani meslek yelpazesini dünya ölçeğinde geliştirip çocukları geleceğe hazırlamak gerekiyor. Eskiden bir meslek için 'altın bilezik' ifadesi kullanılırdı. Eğer bir mesleğin varsa dünyada ayakta kalabilirsiniz. Bugün Avrupa’da ara insan gücü denilen mavi yakalılar, beyaz yakalılar ile aynı yere tatile gidip eşit statülere sahip olabiliyorsa bizim de bunu sağlamamız gerekir."

'ARA İNSAN GÜCÜ, GÜÇLÜ İNSAN GÜCÜDÜR'

Mesleki eğitim öneminin her koşulda anlatılması gerektiğini ifade eden Abbas Güçlü, mesleki eğitimi ciddiye alan ülkelerin üretimi ciddiye alan ülkeler olduğunu kaydetti. Güçlü, "Meslek insanları yetiştirmeden katma değeri yüksek ürünler üretilmesi mümkün değildir. Eğer Türkiye’nin bir turizm ülkesi olmasını istiyorsak binlerce turizm lisesi olması lazım. 60 milyon, 100 milyon turist ağırlayacaksak kalifiye eleman gereklidir. Tarım ülkesi olmak istiyorsak yüzlerce tarım lisesi olması lazım. Türkiye inşaatta daha büyük ivme kazanmak istiyorsa yine kaliteli ustalarla bu iş olur. Hemen her alanda ara insan gücüne ihtiyacımız var. Ara insan gücü yedek insan gücü değil, güçlü insan gücüdür. En az, ana insan gücü kadar önemlidir. Bunu başarırsak ileriye özgüvenle yol alabiliriz" ifadelerini kullandı.

'İZMİR’İN POTANSİYELİ DEĞERLENDİRİLMELİ'

İzmir’in çok farklı kimliklere sahip bir kent olduğunun altını çizen Güçlü, şöyle devam eti:

"İzmir’in mesleki eğitimin geliştirilmesi konusunda önemli bir potansiyeli var. İzmir bir şeyleri istiyorsa başarabilir. İzmir’in farklı kimlikleri nedeniyle meslek yelpazesi diğer kentlere göre 30 kat artabilir. Rol model ve laboratuvar olarak İzmir’i kullanıp Türkiye’nin dört bir yanında yaygınlaştırabiliriz. İzmir Türkiye’nin bir özetidir. İzmir yeniliklere açıktır. Bunları burada deneyemezsek hiçbir yerde deneyemeyiz. Burada öğrenciler farklı bir alanda staj yapmak istiyorlarsa eğitim ile uygulamanın iç içe olması lazım. İzmir’de bütün bu farklılıkları görebilir. Tarım, sanayi, turizm ve ticarette olduğu gibi, İzmir mesleki eğitimin geliştirilmesi konusunda doğru bir yerdir. Bu potansiyeli değerlendirmek gerekir."

'35 ALAN VE 215 FARKLI BRANŞTA KURS FAALİYETİ'

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay da konuşmasında, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin meslek fabrikası çatısı altında çalışma yürüttüğüne dikkati çekip, "Meslek fabrikası mesleki ve teknik eğitim birimi istihdamı geliştirme ve destekleme birimi, proje geliştirme ve uygulama birimi olarak 3 bölümden oluşuyor. 19 ilçe, 33 kurs merkezinde, kurs merkezinin olmadığı yerlerde de genel hizmet binalarında iş birliği protokolü imzalayan meslek liselerinde ve meslek yüksek okullarında 35 alan ve 215 farklı branşta kurs faaliyeti yürütülüyor. Bugüne kadar 120 binin üzerinde kursiyer meslek fabrikasından yararlandı" diye konuştu. Belediye olarak eğitime katkı vermeye çalıştıklarını ifade eden Başkan Tugay, "İzmir’de Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’nin içindeki meslek lisesini ziyaret etmeyen varsa gidip görsün. Nitelikli ve başarılı bir lise. Mezunları kapışılıyor. Meslek liselerine ihtiyacımız var. Üniversite mezunu olup da iş bulamayan gençler en büyük sorunumuz. Daha erken yaşlarda meslek sahibi yapmak için bu liseleri yaygınlaştırmak mı gerekir, bu konu uzun süredir konuşuluyor. Mesleki eğitim, meslek sahibi yapmak için gereklidir. Ben plastik cerrahım. Usta cerrahların yanında yetiştim. Okudum, sınavları geçtim, ama sizi usta yapan şey çırak olarak ustanın yanında yetişmektir. Meslek içi ve sürekli eğitim tüm kurumlarda gözetilmesi gereken bir çalışma. Bunun zorunlu olması gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu.

'İHTİSASLAŞMIŞ MESLEK OKULLARI İHTİYACI'

İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Emre Kızılgüneşler ise toplantıda yaptığı konuşmada iş dünyası olarak nitelikli çalışan bulma sorunu ile karşı karşıya olduklarını dile getirip, "Odamız bünyesinde faaliyet gösteren Meslek Komitelerimizden de en çok duyduğumuz konuların başında nitelikli eleman ihtiyacı geliyor. Özellikle mobilya, kuyumculuk, döküm gibi daha birçok alanda eski ustalar gibi maharetli ve yeniliğe açık kişilerin yeterli seviyede yetişmediğini görüyoruz. Günün ihtiyaçları ve sektörün ihtiyaçları ile örtüşen nitelikli mesleki ve teknik liselerin sayısının artırılması, OSB’lerde ihtiyaçlar doğrultusunda ilgili alanlarda meslek liseleri açılmasının önemli olduğu kanısındayız. Bu noktada, ihtisaslaşmış meslek okullarına ihtiyacımız var" dedi.

Teknolojideki hızlı dönüşüm düşünüldüğünde günün şartlarına uygun atölye ve laboratuvarlar konusunda iş dünyası ile okullar daha çok iş birliği gerçekleştirilmesi gerektiğini savunan Kızılgüneşler, "İzmir’de pilot okul olan Çınarlı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin Protokol Yürütme Kurulu üyeliğini yürütüyoruz. Okulumuzun yönetiminde, kentimizin oda ve borsaları olarak İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz koordinasyonunda; gençlerimizin teknik donanımının ve eğitim alt yapısının iş dünyasının değişen ve dönüşen ihtiyaçlarına uygun olarak güncellenmesi konularında çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Meslek liselerinde okuyan gençlerimizin daha sıralarında otururken işlerine kavuşmaları ve o alanda uzmanlaşmalarını sağlamanın önemli olduğuna inanıyoruz" ifadelerini kullandı.

İKİ FARKLI OTURUM YAPILDI

Konuşmaların ardından Mesleki Eğitim Zirvesi’nde farklı konuşmacıların bulunduğu oturumlar düzenlendi. Zirvenin ilk oturumunda Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, Batı Anadolu Sağlık ve Eğitim Kurumları (BASEK) Yönetim Kurulu Başkanı Op. Dr. Özer Gürbüz ve İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rektörü Prof. Dr. Yusuf Baran konuştu. İkinci oturumda ise Ege Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sibel Zorlu, İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Cenk Karace ile Güzelbahçe Koleji Kurucusu Ali Taner İçyer görüş alışverişinde bulundu. Zirveye katılanlar daha sonra izleyicilerin sorularını yanıtladı.