ABD, İngiltere ve Avustralya’dan AUKUS projesi kapsamında anlaşma
ABD Başkanı Joe Biden, Avustralya Başbakanı Anthony Albanese ve İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, Kaliforniya eyaletindeki Point Loma Deniz Üssü’nde bir araya geldi. Üç ülke, AUKUS nükleer denizaltı projesi konusunda anlaşma sağladı.
Üç ülkenin üzerinde anlaşma sağladığı AUKUS projesi kapsamında nükleer denizaltı filosu kurulması öngörülüyor. Söz konusu filonun, Hint-Pasifik Okyanusu’nda Çin’in ‘artan nüfuzunun’ kontrol altına alınmasına yönelik kurulduğu aktarıldı. ABD Başkanı Biden, projeye yönelik varılan anlaşmayla ilgili yaptığı açıklamada, “Avustralya, ABD, Birleşik Krallık ortaklığı AUKUS'u ilerletmede bir sonraki kritik adımı atarken, ikinizi de Amerika Birleşik Devletleri'nde ağırlamaktan onur duyuyorum. Alışılmadık bir isim, ‘AUKUS’ ama güçlü bir ortaklık. Ülkelerimiz 18 ay önce AUKUS'u ilk kez açıkladığında, birlikte ne kadar ilerleme kaydedebileceğimize ve bunu ne kadar çabuk başaracağımıza kimse inanamazdı” dedi.
AVUSTRALYA, FRANSA İLE OLAN ANLAŞMADAN CAYMIŞTI
Avustralya ve Fransa, ortak denizatlı üretimi kapsamında 35 milyar euroluk anlaşma imzalamıştı. Ancak daha sonra Avustralya bu anlaşmadan çekildiğini duyurmuş, İngiltere ve ABD ile AUKUS projesinde anlaşma yapmıştı. Haziran 2022’de Avustralya, anlaşmadan çekilmesinin bir sonucu olarak Fransa Naval Group’a 555 milyon euro tazminat ödemesini öngören anlaşmasını imzaladı. Söz konusu durum, Avustralya ve Fransa’nın yanı sıra Avrupa Birliği (AB)-Avustralya arasında da krize neden olmuştu.
ÇİN, IAEA’DA TEPKİ GÖSTERDİ
Çin'in Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın (IAEA) daimi temsilcisi Li Song, 10 Mart’ta ajansın Yönetim Kurulu toplantısında yaptığı açıklamada, AUKUS nükleer denizaltı işbirliğinin ciddi nükleer yayılma riskleri oluşturduğunu, uluslararası nükleer silahların yayılmasını önleme girişimlerini baltaladığını, silahlanma yarışını teşvik ettiğini söyledi. Projenin Asya-Pasifik bölgesinin barış ve istikrarını tehdit ettiğini dile getiren Song, AUKUS nükleer denizaltı işbirliğinin ortaya çıkardığı yayılma risklerini ele almak için IAEA'da açık, şeffaf, kapsayıcı ve sürdürülebilir hükümetlerarası tartışmayı ilerletme çağrısında bulundu.